Değil mi tatlım traduction Français
633 traduction parallèle
Kahramanlar pek konuşmaz, değil mi tatlım?
Les héros ne parlent pas beaucoup, n'est-ce pas?
Orta Çağ'ı seversin, değil mi tatlım?
Tu adores le Moyen-Âge, non?
- Harikulade. Sence de öyle değil mi tatlım?
Merveilleux, n'est-ce pas chérie?
Çok tatlısın, ama aklın hep başka yerde. Belki de başka birinde. Değil mi tatlım?
Mais vous semblez toujours penser à autre chose... ou quelqu'un d'autre.
Bayan Bradford'du. Bana öyle demiştin değil mi tatlım?
C'est une demoiselle Bradford.
Üzgün değilsin, değil mi tatlım?
Tu n'es pas fâché d'être venu, hein chéri?
Ivy bunu gördü. Değil mi tatlım?
Ivy a trouvé cela charmant...
Düşünebilecekleri tüm sigortaları yaptırırsak, ödemekten meteliksiz kalırız değil mi tatlım?
Et ensuite vous m'assurerez contre les séismes, la foudre, la grêle... Toutes ces assurances nous ruineraient, chéri.
Beni besliyor, eğelendiriyor, yaralarımı sarıyor ayrıca benimle evlenmeyi de reddediyor, değil mi tatlım?
elle me nourrit, me réconforte... et refuse de m'épouser.
Söyleyeceksin, değil mi tatlım?
Tu veux bien, n'est-ce pas?
Hızlı düşünüyorsun, değil mi tatlım?
Vous pensez vite!
Değil mi tatlım?
Mon poussin.
Ama gemide hep posta vardır, öyle değil mi tatlım?
C'est lui qui transporte le courrier?
- Değil mi tatlım?
- N'est-ce pas?
Değil mi tatlım?
Pas vrai chérie?
- Kalabilir. Çok naziksin. Ne kadar nazik bir bey değil mi tatlım?
Tu as vu comme il était gentil, le monsieur?
Değil mi tatlım?
Pas vrai, trésor?
Bir tane de sende var, değil mi tatlım? Nerede June?
Vous en avez une, June?
Değil mi tatlım?
- Je crois que...
Balo güzeldi, değil mi tatlım?
Jolie soirée, n'est-ce pas?
Değil mi tatlım?
N'est-ce pas ma chérie?
Evleneli tam bir yıl oldu, değil mi tatlım?
Depuis un an, maintenant, pas vrai, chérie?
Kötü bir şaka gibi, değil mi tatlım?
Elle est bien bonne, hein, chéri?
- Bizce de, değil mi tatlım?
N'est-ce pas, chéri?
Tatlım, tüm bu kabusları unutacağız ve daha güzel şeyler düşüneceğiz, değil mi?
Chérie, oublions tous ces mauvais rêves et pensons à quelque chose de plus gai, d'accord?
- İşte tatlım. - Sağ ol. Çok güzel değil mi, Audrey?
Mais tu en recevras aussi un jour.
Tatlım, bu akşam sinemaya yalnız gideceksin değil mi?
Tu vas au cinéma toute seule?
Kadınlar için deli oluyorsun, değil mi tatlım?
Il les tombe toutes!
Frenchy, tatlım, o mavi elbiseyi biliyorsun değil mi?
Mlle Frenchy? Chérie, vous savez, la robe bleue... vous ne pouvez plus la porter.
Tatlım, herşey çok hoş görünüyor, değil mi?
Oh, mon Dieu, n ´ est-ce pas ravissant?
Biraz kilo almışsın, değil mi, tatlım?
Vous n'auriez pas un peu grossi?
Değil mi tatlım?
Pas vous?
Eski şehir değişmiş, öyle değil mi, tatlım? Evet.
Tu parles de notre ville, n'est-ce pas?
- Ne tatlı çocuklarım var değil mi?
- mes enfants te plaisent?
Çok ilginç bir tip. Ne yazık, değil mi efendim... Ne yazık, değil mi peder, böyle tatlı bir ailenin bir deliyle uğraşmak zorunda olması?
Quel dommage, M. le Pasteur... qu'il y ait un dingo dans une telle famille!
Değil mi, tatlım?
N'est-ce pas, ma chérie?
Sen de beni sevdin değil mi, Tatlım?
Tu m'aimes bien toi aussi, hein?
Bu tatlı patatesli mısır ekmeği olamaz, değil mi?
C'est un gâteau à la patate douce? - Oui.
- Nancy gidecek. Değil mi, tatlım?
Nancy, tu veux bien y aller?
Tatlım, bu biraz abartı değil mi sence?
Un peu voyante, ta fraternisation, tu ne crois pas?
Bu bir meslek mi? Bu özel bir banka, Louis, tatlım. Parayla değil, hisselerle iş görüyorlar.
Cela ne consiste pas nécessairement à se tenir derrière un guichet.
Tatlım, hani şu sigaralarımızdan içmenin tam zamanı değil mi?
Ma puce, tu te souviens de ces cigares que j'ai rangés? J'en fumerais bien un.
Beni ele veremezsin değil mi, tatlım?
Tu ne vas pas me laisser tomber, hein, ma puce?
Gideli çok fazla olmadı, değil mi tatlı Polly? Tatlım.
Je ne suis pas sortie longtemps.
- İyi düşünmüşsün, tatlım. Bugün okul için çok üzücü bir gün oldu, değil mi Bayan Penmark?
C'est effrayant ce qui s'est passé à l'école, Madame.
Claude düştüğünde yanında sen vardın öyle değil mi, tatlım?
Tu étais avec Claude au moment de l'accident, n'est-ce pas, chérie?
Benim tatlılığım değil mi?
Tu trouves pas ça gentil?
Tatlım, beni istiyorsun, değil mi?
Chérie, tu tiens à moi, non?
- Kibar mı? ! - Ne tatlı kız, değil mi?
Elle est gentille, cette petite.
Pek konuşkan biri değilsin, değil mi, tatlım?
Pas très bavard, mon cher?
- Verirsin, değil mi, tatlım?
- Tu le feras?
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25