English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ H ] / Hırsız var

Hırsız var traduction Français

282 traduction parallèle
O zaman misafirler arasında hırsız var demektir.
Il doit y avoir des voleurs à cette fête.
Bu dünyada tanıdığım iki hırsız var.
Il y a au monde deux malfrats. Gop tiritiri boom biha!
Hırsız var, hırsız!
Au voleur!
Mösyö, opera binasında bir hırsız var.
Monsieur, il y a un voleur dans l'opéra.
Orada bolca soyguncu ve hırsız var.
Il y a eu plusieurs vols et Maman s'inquiète un peu.
Ona bir kez bakın ve söyleyin, "Burada dürüst bir hırsız var".
"Voila un voleur honnete!"
Kaç hırsız var?
Combien sont-ils?
Hırsız var!
- Oh non!
İmdaat, imdaat! . Hırsız var!
Au voleur!
Hırsız var!
Au voleur!
Hırsız var!
- Au voleur!
Dua et de, eşeğin yüküne gözümü dikmedim. Hırsız var!
Sois heureux que je n'aie pas pris la charge de ton âne.
Hayalet kadar akıllı, çok az hırsız var.
Peu de voleurs sont aussi intelligents que lui.
Dağlarda bir sürü haydut ve hırsız var.
Les collines pullulent de bandits et d'assassins.
Hırsız var!
Au voleur! Au voleur!
- Hırsız var galiba.
- Ecoutez... - Presque voleurs, je crois.
Aşağıda hırsız var.
Il y a un cambrioleur.
Aşağıda hırsız var!
II y a un cambrioleur.
- Hırsız var.
- Un cambrioleur.
Hırsız, hırsız var. Katil, cani!
" Au voleur, au voleur, à l'assassin, au meurtrier!
Hırsız, hırsız var, cani, katil var.
" Au voleur, au voleur, à l'assassin, au meurtrier!
Hırsız, hırsız var, cani, katil var. Adalet, Tanrım!
" Au voleur, au voleur, à l'assassin, au meurtrier!
Hırsız var. Hırsız var.
" Au voleur, au voleur, au meurtrier, à l'assassin!
Hırsız var! Hırsız var! Cani var!
" Au voleur, au voleur, à l'assassin, au meurtrier!
Aramızda bir hırsız var, burada bizimle birlikte oturuyor.
Il y a un voleur, et il est assis parmi nous.
Aramızda bir hırsız var.
Il y a un voleur parmi nous.
Evet, bu gemide bir hırsız var. Bu çok yazık, çünkü dürüst biri için darlık ne demek, biliyorsunuz.
Oui, il y a un voleur à bord, ce qui est fâcheux, car c'est une plaie pour les honnêtes hommes.
Dışarıda bir sürü küçük hırsız var. Birinin evine girebilirler.
Le quartier est plein de petits voleurs qui pourraient entrer ici...
- Efendim, şu tutukladığımız Noel Baba, hırsız var ya.
- Monsieur, c'est au sujet du père... Au sujet du voleur qu'on a arrêté.
- Valiz hırsızına benzer bir halim mi var?
Est-ce que je ressemble à une voleuse de valise?
Ek olarak otomatik hırsız alarmımız, çok sayıda silahlı güvenlikçimiz var laf arasında, hepsi mükemmel nişancıdır.
En plus des alarmes anti-vol, nos gardiens armés nous protègent, sans compter que ce sont d'excellents tireurs d'élite.
Şimdi sırada o hırsızı bulup, mallarımızı geri almak var.
Il faut retrouver ce voleur et récupérer nos biens.
Hepsi de kendince saygın bir hayat sürdürüyorlar ama... kendince sorunları var, ve içlerinde küçük bir hırsız yaşıyor.
Ils vivent tous des vies apparemment normales, décentes... mais ils ont leurs problèmes, et ils ont tous un peu de larcin en eux.
Bu evde hırsız mı var ki kapılar kilitleniyor?
Vous voulez vous protéger des voleurs?
Adi bir hırsız mıydı acaba? Gerçi efendisi olmayan birçok samuray var.
Décidément... ily a beaucoup de samourais sans maître ces temps-ci.
Hırsız var!
Tient le voleur.
At hırsızı ekibinle kasabayı terk etmek için bu akşam 5'e kadar süren var.
Toi et ton clan de voleurs de chevaux avez jusqu'à 17h00 pour dégager d'ici.
Bu işleri iyi bilirler. Peki benim neyim var? Bir yığın tavuk hırsızından başka bir şeyim yok üstelik bunu bile beceremezler.
Ils savent de quoi il retourne, que je n'ai avec moi qu'une bande de rats et moins de 60 cartouches.
Ne demeye böyle bir şey istesin? Babasının tren hırsızı olduğunu düşünerek büyümesini istemiyor. Bir oğulları var.
Pourquoi diable?
- Hırsız mı var Fawlty?
- Des cambrioleurs, Fawlty?
- Hırsız mı var?
- Oui. - Il y a des cambrioleurs?
Deneyimli bir hırsızımız var.
Nous disposons d'un cambrioleur expert.
Önce görünmez hırsızı bulmalıyım. Doğru. Oraya gitmek isteyenlerin bir "işarete" ihtiyacı var.
Ainsi, je dois au préalable trouver ce voleur.
Trendeki şu hırsız, Henry. Altını çalmasına imkân var mıydı?
Et ce voleur dans le train, Henry, pouvait-il réussir à voler l'or?
Hırsız var!
[Autoroute bruyante]
Elsa Manny, 12 adet mağaza hırsızlığı vakanız var.
Elsa Manni, 12 condamnations pour vols dans les magasins.
Başkan olma hırsınız var mı?
Avez-vous des ambitions présidentielles?
Siz merhametli birisiniz. Hapse girmek istemiyorum. Orada hırsız ve tecavüzcüler var.
Vous êtes bon, charitable, et je ne veux pas aller en prison à cause... des voleurs violeurs et des violeurs de voleurs.
Bay Cubitt'i sağ salim bulmayı ümit ederek, hırsız ya da yangın var mı diye kollayarak indik- -
Je pensais voir monsieur Cubitt chassant des cambrioleurs, - où la maison en flammes.
Bir hırsızın bu bankayı soymasını gerektirecek özel bir neden var mı?
Rien de particulier... Quelque chose survenue ces derniers mois?
dışarısı karışı orada 100 kadar, dağ hırsızı var.
Ils sont plus de cent.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]