Işe yaramazlar traduction Français
211 traduction parallèle
- Hiçbir işe yaramazlar. - Size katılıyorum majesteleri.
Je partage votre avis, Majesté.
Haydi, işe yaramazlar! Sokağa koşun Üçünüz etrafını çevirin.
Filez au bois!
Zenginler gelirler ve ölürler, sonra çocukları bir işe yaramazlar ve ölürler.
Les riches naissent, ils meurent, leurs enfants n'ont pas la force.
Gözünüzü açın, işe yaramazlar!
Du nerf, bande de loques!
Pekala, işe yaramazlar, yukarı!
Allez, bande de vauriens! Dans la mâture!
Üzgünüm, Bayan Jeffries, ama sadece bir grup işe yaramazlar işte.
Je m'excuse, ils n'ont aucun talent.
Bu silahları atın gitsin, hiç bir işe yaramazlar.
Ces revolvers ne vous serviront à rien.
Aslında hiç bir işe yaramazlar.
En fait, ça ne sert à rien.
Zaten artık işe yaramazlar, Kid.
Et puis, ça ne vaut plus rien.
Sizi işe yaramazlar!
Bons à rien!
Size gösteririm ben, haylaz işe yaramazlar!
Je vais vous apprendre à feignasser!
Bize zaman kaybettirmekten başka işe yaramazlar.
Il ne reste plus rien dans le village à part les femmes... et De Toro.
Bunun gibi işe yaramazları bu hücreye atıp... açlıktan ölmeye terk ediyoruz.
Dans cette cage, nous jetons celles inutilisables et nous les laissons mourir de faim.
Şöyle dediğini, duyar gibiyim : "Çıkın ve şu işe yaramazlar takımını vurun. " Onlara dürüst adam muamelesi yaparsan, olacağı budur. "
Je l'entends dire : "Ça vous apprendra à traiter les Blancs de la sorte."
Sizin işe yaramazlar iki kişi daha arttı yani.
Deux coquins de notre tribu ont rejoint les coquins de chez vous.
Ne yazıkki, sadece karımın eşyalarıyla dolu. Bok dolu, bir işe yaramazlar.
Malheureusement, j'avais repêché la valise de ma femme plein de saloperies que cette canaille avait emmené avec elle.
- Yani işe yaramazlar?
- Il est donc inutile?
Şunlara bak. Hiç bir işe yaramazlar.
Regardez, ils ne valent rien.
Sadece hiçbir işe yaramazlar, o kadar.
C'est juste qu'ils sont... inutiles.
Evet, bu adamlar gerçekten işe yaramazlar.
Oui. Ce sont vraiment des losers.
Başka işe yaramazlar mı?
Elle ne sert qu'à ça?
Deliler hep işe yaramazları alır değil mi?
Les gens sains ont toute la chance, hein?
Yaşayamazlarsa hiçbir işe yaramazlar.
Ils sont inutiles s'ils ne survivent pas.
Başarıları kafada çok muhteşemdir, ancak gerçek hayatta işe yaramazlar.
Leurs réussites sont grandes ici mais là, où cela compte, c'est loin d'être le cas.
Değiş tokuş olmayacak. Hiçbir işe yaramazlar.
Pas d'échange, ça marche jamais.
Bende asla işe yaramazlar.
- Ça ne marche pas avec moi.
Ve yaşlılar işe yaramazlar.
Et les vieux ne servent à rien.
Gerçek şu ki domuzlar bir işe yaramazlar.
Eh bien, les cochons ne servent à rien.
Bütün işe yaramazların Fransa'da savaşta olmaları iyi olmaz mıydı?
Ne faudrait-il pas que tous soient sur les champs de bataille français?
İçmekten başka bir işe yaramazlar zaten.
Ils ne sont bons qu'à ça.
- "Ama" işe yaramazlar içindir.
- Il n'y a pas de mais.
Onlar da bir işe yaramazlar korumasız EPS kanallarının bunca paraziti arasında.
Ils ne fonctionneront pas avec les interférences des câbles EPS qui ne sont pas isolés.
- Gündüz, işe yaramazlar.
Ça marche pas le jour!
Rick Thieson ve şu işe yaramazlar gibi.
Il y a beaucoup d'éléments subversifs ici à Carver, comme Rick Thiessen ou Speck Kevin et ces excités.
- Pek işe yaramazlar.
A pas grand-chose.
İnsanların direniş olmazsa hiç bir işe yaramazlar.
Ton peuple n'aura rien s'ils ne persistent pas.
Kara koyunlar! İşe yaramazlar!
Des propres à rien, des enfants perdus!
İşe yaramazlar!
Elles valent rien.
Daha dönemedim! İşe yaramazlar sürüsü!
Je n'ai pas mis les gaz à fond.
Büyük bir sanat dostu, koleksiyoner ve yatırımcı. İşe yaramazların şahı demek istiyorsunuz.
Et le dernier des paltoquets, vous oubliez de le dire
İşe yaramazlar.
Elles sont inutiles.
İşe yaramazlar. Ya malım ne olacak?
Et ma marchandise?
İşe yaramazlar, Chang Pao-chai kaçtı bile
Tu parles! Il est déjà loin.
İşe yaramazlar.
Vous êtes nuls.
Biz işe yaramazlarız.
Vieux!
İşe yaramazlar.
Pas moins!
İşe yaramazlar.
Lambins.
Soğukkanlı olduklarını yazan kitapları yırtıp atabiliriz. İşe yaramazlar.
On peut ignorer le livre sur les animaux à sang froid.
İşe yaramazlar.
J'ai bien peur que ce soit inutile.
Bir şey yapmıyorlar. İşe yaramazlar.
C'est des merdes!
- Onlar işe yaramazlar.
- Elles ratissent, bordel.
işe yaradı 291
işe yaramaz 340
işe yarar 73
işe yarar mı 34
işe yaramıyor 223
işe yaramayacak 101
işe yarıyor 218
işe yaramadı 112
işe yarayacak mı 29
işe yarıyor mu 48
işe yaramaz 340
işe yarar 73
işe yarar mı 34
işe yaramıyor 223
işe yaramayacak 101
işe yarıyor 218
işe yaramadı 112
işe yarayacak mı 29
işe yarıyor mu 48