Kendi kendime traduction Français
2,167 traduction parallèle
Kendi kendime düsünüyorum...
Et je me suis dit :
Kendi kendime "ah." dedigimi hatirliyorum.
Je me rappelle m'être dit : "Oh."
Bana ne olduğunu biliyordum ve kendi kendime diyordum ki,
Je sais ce qui m'arrive et je me dis :
Ama kendi kendime düşündüm ki, eğer senin yıpratıcı hücumlarına...,... analitik hadım etmenin sana özel...
Mais, tu vois, j'ai pensé que si je pouvais supporter... tes attaques corrosives, ton sens particulier...
Seni seçtim, kendi kendime düşündüm :
Je t'ai choisie parce que je me suis dit :
Ve kendi kendime gidip onu öpmem gerektigini söylüyordum.
Et je lui ai dit que... que je voulais l'embrasser.
Ve ben kendi kendime diyorum ki :
Et je me demande :
Beni aradığını düşündüğün için kızmadan- - kızmadan önce, kendi kendime
Tout à l'heure, quand tu t'es emportée, quand tu as cru qu'elle m'avait appelé, je me suis dit :
Bu sorunu bence kendi kendime çözmeliyim.
J'ai besoin de réfléchir... à tout ça, et je dois le faire seule.
Kendi kendime çok konuşurdum.
Je parlais souvent tout seul.
Ve kendi kendime soruyorum :
Et je me dis :
Her zaman kendi kendime sormuşumdur,
Je me demande toujours :
Kendi kendime soruyorum bu biraz hızlı olmadı mı diye, tabi eğer kestirmeden gitmediysen.
Je me demande si ce n'est pas un peu rapide, si vous n'avez pas pris un raccourci.
Hayır Alex, sadece kendi kendime, o ihtiyar adamda sana babanı
Je me demandais ce qui, chez ce vieil homme,
Kendi kendime...
Et je me disais...
Buraya geldiğinde kendi kendime hayatında birinin kuralları çiğnediğini söyledim.
Quand tu es arrivée, je me suis dit... que quelqu'un n'avait pas respecté les règles.
Tamam, o zaman bu konuşmayı kendi kendime tamamlarım..
D'accord, alors je réaliserai cette formalité toute seule.
Ver bana, kendi kendime yaparım.
Je le changerai moi-même.
Dedim ki kendi kendime "Mies van der Rohe mobilyalarını, Corbusier'i ve ton balıklı sashimiyi seven kadın, benim için doğru kadındır."
Je me suis dit, une fille qui aime les meubles Mies van der Rohe, Corbusier et les sashimis au thon est forcément faite pour moi.
Kendi kendime... akrabaların evinden eşya taşırken.
Je me suis coupé pendant le déménagement d'un proche.
Kendi kendime bile yetemiyordum. Onun kırık kalbini nasıl onaracaktım?
Comment étais-je supposée réparer son cœur brisé?
Düşündüm de o dışarıda olduğu sürece, kendi kendime bir çift oynamaya çalışırım.
Pendant son absence, je vais en jouer un ou deux.
Kendi kendime dedim ki neden bir apartman katı alıyorum.
Je me disais : " Pourquoi j'achète un appartement?
Hepsinin yanlış olduğunu söylüyorum kendi kendime.
Je me dis que ce sont des faux.
Çünkü geçen sefer babamla yüz yüze gelmek için ayağa kalktığınızda kendi kendime söyledim...
Parce que le jour où vous avez affronté mon père, face à face, je me suis dit :
Ben de elime neşteri her alışımda acaba sağken kendi kendime otopsi uygulayabilir miyim diye düşünürüm.
C'est comme quand je prends un scalpel, je me demande si je serais capable de me faire une autopsie vivante.
Kendi kendime yavaşlamam gerektiğini söylediğimi hatırlıyorum.
Et je me souviens m'être dis de ralentir...
Kendi kendime yolda gidiyordum.
J'étais au volant. Je roulais tranquille.
Kendi kendime, "Bunu sahnede nasıl yapacağım?" diye sordum.
J'ai pensé : "Comment je vais faire en concert?"
Pekala, birşeyler söyle çünkü, diyet yemekler hakkında kendi kendime konuşmaktan sıkıldım.
Dis quelque chose, je n'en peux plus de mon monologue sur la diététique. Quoi? C'est bon.
Bende kendi kendime bunu söyleyip duruyorum.
C'est effectivement incroyable, je l'avoue.
- Kendi kendime konuşuyordum.
Je parlais tout seul.
Onları tanıyordunuz ve onlar da sizi tanıyordu ve kendi kendime dedim ki... "Böyle bir şey nasıl mümkün olabilir?"
Tu les connais, et ils te connaissent, et je me suis demandé comment cela était possible.
Ölü adamlarla konuşmam. Kendi kendime konuşuyorum. Şansa burada...
Il n'a jamais vraiment voulu m'épouser.
Kendi kendime, "Embiryo nakli için neden burası seçildi?" diye soruyordum.
Je n'arrêtais pas de me demander, "pourquoi choisir de faire l'implantation de l'embryon ici?"
Kendi kendime çok düşündüm.
Je lui en ai beaucoup parlé.
Ben büyüğüm pratik olarak sadece çocuğum sadece benim de beynim var kendi kendime düşünebilirim demek istiyorsun.
Je suis plus vieux, presque un enfant unique. Tu as juste envie de dire : Eh, j'ai un cerveau, je peux penser par moi-même.
Müzik kutusunun orada hip hop dansı * yapan genç adama bakıyorum, ve kendi kendime düşünüyorum da... Bilirsiniz, belki de Stella doğru olanı yapmıştır. Acıdı!
Je regarde ce jeune homme qui sautille et se dirige tout droit vers le juke-box, et je me dis, tu sais... peut-être que Stella a pris la bonne décision.
Bunu kendi kendime bitirmem gerekebilir.
D'ici là, je me serai déjà fini tout seul.
Kusura bakma ama altı yaşımdan beri kendi kendime karar veriyorum.
Désolée, mais je fais mes propres choix depuis l'âge de 6 ans.
kafamda sürekli canlanıyor tekrar tekrar düşünmeye başlıyorum kendi kendime acaba mı diye soruyorum
Mon cerveau me joue des tours et je n'arrête pas de me repasser la scène en me disant et si seulement...
ama bir şey vardı ve onu devamlı kendi kendime soruyordum.
Mais il y avait cette chose dont je... je continuais toujours à me demander.
Ve şimdi geri döndün, ve bütün günümü muhtemelen kendi kendime konuşarak geçiriyorum.
Tu es revenu, et je suis dans cette pièce toute la journée, à parler toute seule, sans doute!
Şu anda kendi kendime kalmalıyım.
En ce moment, j'ai besoin de rester seule.
Seni yargıladığım için değil, fakat sadece kendi kendime düşündüm.
Pas parce que je te jugeais, mais... parce que je savais, tu sais, quel gros problême cette décision pouvait être pour toi.
Kendi kendime konuşuyordum. Anladım.
Je parlais toute seule.
Yaşlanıp yerimden kalkamadığımda ve kendi kendime bara gidemediğimde, beni öldürür müsün?
Quand je serai un vieux croulant et que je pourrai plus aller au pub, tu m'achèveras?
Kendi kendime düşündüm ki :
J'ai pensé :
Kendi ayaklarımın üzerinde durabilmek için cehennemin dibinden kendime yol açtım kendi başıma yaptım.
Je suis passé par l'enfer pour rester debout.
Kendi kendime yeter artık dedim.
Assez.
Bu yüzden her gün kendi kendime " Sakın şüpheye düşme,
Ne cède pas au doute.
kendi kendime dedim ki 46
kendime 92
kendime bakabilirim 23
kendime dedim ki 24
kendime engel olamıyorum 18
kendime geldiğimde 16
kendime engel olamadım 27
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendime 92
kendime bakabilirim 23
kendime dedim ki 24
kendime engel olamıyorum 18
kendime geldiğimde 16
kendime engel olamadım 27
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendini bırak 36
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendini bırak 36