Onun hatası değil traduction Français
259 traduction parallèle
Bu onun hatası değil.
Est-ce sa faute?
Ama, bazen elimizde olmayan şeyler yaşanır. Ama bu onun hatası değil. O...
Mais... il ne peut pas toujours tenir ses promesses.
Susan'ın sosyal çevresinde ben bir kareyim. Bu onun hatası değil, sanırım.
Je suis un carré dans le cercle social de Susan, ce n'est pas de sa faute.
Herkes dayını garip bulsa da 0 hala benim küçük kardeşim. - Bu onun hatası değil.
Même s'il y a des gens qui trouvent ton oncle bizarre... c'est mon petit frère, et ce n'est pas sa faute.
- Bu onun hatası değil.
- Ce n'est pas sa faute!
Hayır, artık seni sevmemesi onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute s'il ne t'aime plus.
Bu, onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute.
Elini suçlama. Bu onun hatası değil.
Ne t'en prends pas â la main, elle n'y est pour rien.
- Onun hatası değil, Lucy.
- Ce n'est pas de sa faute.
- Bu onun hatası değil.
Ne la blâmez pas.
Bu gerçekten onun hatası değil.
Ce n'est pas vraiment sa faute.
Onun hatası değil. Ne dediğini bilmiyor.
Ce n'est pas de sa faute, elle ne sait pas ce qu'elle dit.
Kardeşim daha iyisini karşılayamıyor. Ama bu onun hatası değil.
Mon frère n'a pas d'argent.
- Onun hatası değil.
- Ce n'est pas de sa faute.
- Tam olarak onun hatası değil.
C'est pas vraiment sa faute.
Ama tümüyle onun hatası değildi bu, biliyorsun, değil mi?
Mais ce n'est pas entièrement sa faute, tu le sais.
Bu onun hatası değil!
Ce n'est pas sa faute!
Onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute.
Onun hatası değil. Her pilotun başına gelebilir.
Cela aurait pu arriver à n'importe qui.
Bu onun hatası değil.
Ne lui mets rien sur le dos.
Bu onun hatası değil. Onu suçlamıyorum.
Ce n'est pas sa faute.
Anne, lütfen. Bu onun hatası değil.
Je t'en prie, c'est pas sa faute.
Avustralyalılar, kadınlar. Bu onun hatası değil.
Des australiens, des femmes.
Onun hatası değil, senin de... hatan değil. Kader.
C'est pas de sa faute, ni de ta faute, c'est la fatalité.
Benim sana taptığım kadar artık o seni... sevemiyorsa bu onun hatası değil.
Et ce n'est pas de sa faute s'il ne peut pas t'aimer... Tout comme ce n'est pas de ma faute si je t'adore.
O da sulu gözü yüzünden ama bu, onun hatası değil.
Mais ce n'est pas sa faute.
Claudio'nun başı belada ama onun hatası değil.
Claudio a des ennuis et ce n'est pas de sa faute.
Kendisi kötü bir dönemde. Ama bu onun hatası değil.
Il traverse une mauvaise passe en ce moment mais ce n'est pas sa faute.
- Onun hatası değil.
Ce n'est pas de sa faute.
Hedy! - Onun hatası değil.
- Hedy n'y est pour rien.
Isis beni ısırdı. Onun hatası değil.
lsis m'a mordue mais ce n'est pas de sa faute.
Bu onun hatası değil, biliyorsun.
C'était pas de sa faute, tu sais.
- Onun hatası değil bu, böyle garip düşünceleri var.
C'est pas sa faute. Il a des idées bizarres.
- Onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute!
Bu onun hatası değil. Kızını etkilemek için mutlu çocukluk yıllarından bahsetmiş olabilir.
Il n'y peut rien, je te signale, et il s'invente une enfance heureuse pour impressionner une nana.
Hayır, yanan evimden gelen annemin çığlıklarını her gece rüyamda görmem hiç de onun hatası değil!
Ce n'est pas du tout sa faute si toutes les nuits, je rêve des cris de ma mère venant de la maison en feu.
- Bu onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute.
Anne, bu onun hatası değil.
Non, maman, c'est pas de sa faute.
bu onun hatası değil.
Ce n'est pas de sa faute.
- Pısırık olması onun hatası değil.
- Il n'est pas peureux sans raison.
Onu rahat bırak! Durdurulamaz bir ölüm makinası olması onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute si c'est une insatiable machine à tuer.
Onun hatası değil.
C'est pas sa faute.
Eğer birini öldürdüysem bu onun hatası yüzünden değil ki. Evet, kesinlikle.
C'est tout de même pas de sa faute si j'ai tué un mec.
Onun hatasıydı, benim değil.
C'est de sa faute, pas de la mienne.
Bu onun hatası değil.
- Allô?
Henüz değil, Kelly. Bu, babanın hatası olduğu için bence onun eşyalarından başlamalıyız.
80 dollars pour réparer une chose énorme qui sert à rien et 20 $ pour en épouser une.
Bu onun hatası değil.
Ce n'est pas sa faute
- Hepsi benim hatam. - Hayır, değil. Onun hatası..
Ca me manque de ne pas me plaindre de ma journée à toi.
Bu onun hatası değil, tatlım.
C'est pas sa faute.
Senin hatan değil, onun hatası da değil.
Ce n'est pas votre faute et ce n'est pas la sienne.
Michael bu onun hatası değil.
C'est pas sa faute.
onun hatası değildi 18
onun hatası 16
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
onun hatası 16
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi ya 25
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi ya 25