Yolumuz uzun traduction Français
219 traduction parallèle
Yolumuz uzun, yiyecek ve suyun her zerresi bize lazım.
On a de la route à faire. Chaque goutte d'eau est vitale.
Gitsek iyi olur. Yolumuz uzun ve geç kalmak istemiyorum.
Partons, c'est loin et je n'aime pas être en retard.
Yolumuz uzun. Biraz uyumayı deneyin.
Essayez de dormir un peu.
Yolumuz uzun.
On est loin d'avoir fini.
Hazırlanın artık, yolumuz uzun!
Ramassez vos choses. Nous avons une longue route devant nous.
- Oysa daha yolumuz uzun.
Et il reste pas mal de route.
- Bir içki. Yolumuz uzun.
Il te faudra aller loin et vite!
Haydi gidelim! Yolumuz uzun.
Allons-y, il y a du chemin à faire.
Daha yolumuz uzun.
Le chemin est encore long.
Yolumuz uzun ve ben de ortak ilgi alanları bulabileceğimizi ummuştum.
C'est un long voyage et j'espère que nous converserons agréablement.
Haydi gidelim, yolumuz uzun.
Allons-y, la route est longue.
Yolumuz uzun.
Nous avons une longue route à faire.
Bakın beyler, yolumuz uzun.
On a encore un long voyage à faire...
Buradan Sugarland'e yolumuz uzun. Daha denemediğimiz yöntemler var.
Sugarland n'est pas la porte à côté, et on n'a pas encore tout essayé.
Yolumuz uzun ve yapacak çok şeyimiz var. Neden?
Nous avons une longue route à faire.
Yolumuz uzun.
C'est loin.
Gidilecek uzun bir yolumuz var.
Vite, on a du chemin à faire.
Gidecek çok uzun bir yolumuz var.
Il nous reste un long chemin.
Korkarım eve kadar tepecek uzun bir yolumuz var sevgilim.
Nous avons une longue marche devant nous.
Günışığında gidemeyiz. Gece yolumuz epey uzun olacak.
On ne peut pas se déplacer en plein jour et la route va être longue.
Haydi gelin, gidilecek uzun bir yolumuz var.
Venez, notre route sera longue.
- Uzun bir yolumuz var.
- Le voyage va être long.
Yüklenip dönecek uzun bir yolumuz var.
Le retour sera long.
Yolumuz uzun.
On est loin du but.
Bu kadar uzun yolumuz varken söylemek doğru olmazdı efendim.
Je n'ai pas voulu, avant cette longue route.
- Ve gidecek çok uzun bir yolumuz var.
- Il nous reste beaucoup à faire.
Gel buraya, Uzun bir yolumuz var.
On va faire de la mécanique.
Hadi Barbara, çok uzun yolumuz var.
Allez, Barbara, on a de la route à faire.
Anton, aşağı uzun yolumuz var.
Maintenant, Anton, la descente est longue.
Yarın uzun bir yolumuz var.
Nous avons une longue marche demain!
Nefesini tut, gidecek uzun yolumuz var.
Fais ta prière. On a encore du chemin à faire.
Daha uzun bir yolumuz var ve at başa bela olur. Eğer atlarι istiyorsan, sana satarιm.
Le voyage sera long et avec les chevaux, on a toujours des problèmes, alors, si vous les voulez... je vous les vends!
Hadi, yolumuz uzun!
Dépêchons-nous, la route est longue.
Yürü haydi Penn! Yolumuz uzun.
On n'y est pas.
Gidecek uzun bir yolumuz var.
La route est longue.
Uzun bir yolumuz var, Peder.
La route est longue.
Yolumuz o kadar uzun değil, Doktor.
C'est plus très loin, Doc.
Tam umduğumuz gibi gidiyor ama hâlâ önümüzde çok uzun bir yolumuz var.
Tout marche bien, mais le chemin est encore long.
Uzun bir yolumuz var.
Il reste beaucoup à voir.
Yollar ıslak, bizim de yolumuz uzun.
La route est longue et il a plu.
Yolumuz epey uzun.
C'est bon.
Uzun bir yolumuz var bayan.
La route sera longue.
Yolumuz çok uzun mu Mr. Habişon?
On est encore loin?
- Söylesene, daha yolumuz uzun mu?
C'est encore loin?
Yolumuz ormanın içinden geçiyor ve oldukça da uzun ama merak etme gün ışığında güvendeyiz.
La route est longue, à travers bois, mais elle est sûre pendant la journée.
Uzun yolumuz var.
Nous avons très long voyage.
Yolumuz çok uzun.
C'est loin.
Bu ikimizi kapsamıyor. Uzun bir yolumuz var!
Quoi qu'on fasse, il faut le faire proprement ou pas du tout.
Uzun bir yolumuz olacak.
On part tôt. 'nuit, les petits!
Sezon sonuna kadar çok uzun bir yolumuz var.
La saison sera longue.
Senin gelmene gerek yok, değil mi tatlım? Hayır, yolumuz çok uzun.
La maison est juste au coin... il n'est pas nécessaire de faire marche arrière, chérie... quand nous avons une si longue route à faire.
uzun hikaye 160
uzun hikâye 43
uzun 291
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun mu 25
uzun hikâye 43
uzun 291
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun mu 25
uzun bir zaman 22
uzun zaman önce 180
üzüntü 18
uzun bir gündü 31
uzun zaman 39
uzun zamandır 69
uzun süre 24
uzun bir süre 39
uzun yıllar önce 20
uzun bir yolculuktu 18
uzun zaman önce 180
üzüntü 18
uzun bir gündü 31
uzun zaman 39
uzun zamandır 69
uzun süre 24
uzun bir süre 39
uzun yıllar önce 20
uzun bir yolculuktu 18