English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ A ] / Ama nasıl olur

Ama nasıl olur traduction Portugais

326 traduction parallèle
- Ama nasıl olur, hiç görmediyse?
Mas como? Se nunca os vê!
Ama nasıl olur da...
Mas como podes fazê-lo se...
Ama nasıl olur da altı milyon kişinin katili için..... olayları görmezden gelmemi istersin?
Mas, por Deus, como posso olhar para o outro lado... ante o assassinato de seis milhões de pessoas?
Ama nasıl olur?
Claro que sim.
Gelirlerimizin hayır işlerine dayalı olduğunu biliyorum ama nasıl olur da Vakıf, motor yarışları gibi zorlu bir spor dalına sponsor olur?
Eu sei que os lucros são para beneficência, mas como é que a Fundação se envolveu num desporto tão duro como as corridas de motos?
- Ama nasıl olur da?
Mas como é que...?
- Ama nasıl olur Fred?
- Porquê?
- Pot kırmadım değil mi? - Ama nasıl olur?
Falei de mais, foi?
Gelmeden önce üç dört tane içtim, ama etkisi geçiyor, nasıl olur bilirsiniz.
Bebi três ou quatro antes de vir, mas já estão a passar. Sabe como é.
Ama kriket gibi bir şey nasıl olur da gördüğünüz insanı unutturur?
Não percebo como é que uma coisa como o críquete o pode fazer esquecer.
- Ama bu nasıl olur?
- Bem. - Bem, e como é que o fez?
Ama Barry nasıl bu işin içinde olur?
Mas como está o Barry envolvido nisso?
Ama sonra Charles gitti, ben evlendim. Nasıl olur bilirsiniz.
Mas o Charles partiu, eu casei, e depois... sabem como é.
Ama bir gelin nasıl, hem yeni, hem de tecrübeli olur, bilmiyorum.
Mas não sei como é que uma noiva pode ser nova e ter experiência.
Ben okula falan gitmedim ama iyi hikaye nasıl olur bilirim.
Eu não fui a nenhuma universidade, mas sei o que faz uma boa história.
Ama bu nasıl olur?
Mas como?
Konuyu değiştirmiş gibi olmayayım, ama bir kız nasıl el ilanına konu olur?
Não para mudar de assunto, mas como é que uma rapariga aparece num cartaz?
Olur ama acele et baksana zavallı kız nasıl da titriyor.
Sim, mas depressa. Vê como está a tremer.
- Ama nasıl olur, Therese.
Chamo-me Thérèse.
Evet. Ama nasıl benim olur?
Sim, mas o que é que isso tem a ver comigo?
Ama baba, nasıl olur da sen götürmezsin?
Mas, pai, o projeto também é seu como é que não vai fazer isso?
Nasıl olur bilmiyorum ama gidebiliriz belki.
Não sei como, mas talvez pudéssemos ir.
- Ama nasıl olur?
- Como é que isso pode ser?
- İyi olur ama nasıl?
Quem me dera...
Ama bu nasıl olur, Sonny?
Como pode ser...? Sonny...
Ama, nasıl olur?
Todos eles!
- Ama nasıl olur?
- Mas como?
Karışmak istemediğini biliyorum. Ama en azından onunla konuşsan, nasıl olur?
Sim eu sei, mas, pelo menos, falas com ele?
Ama bir deneme pilotunun eşi nasıl korkusuz olur... bunu öğretmek için tek kuruş harcamıyor.
Mas não gastam um tostão a ensinar-nos a ser... as mulheres destemidas dos pilotos.
Ama kaptan nasıl olur?
Mas capitão, como aconteceu?
Bu işleri becerebildiğimi pek sanmıyorum ama... bazı eşyalarımı burada seninle bıraksam nasıl olur?
Não sei se serei bom nisto... mas o que acha de eu deixar algumas coisas aqui consigo?
Nasıl bilmem ama bir yolunu bulsak iyi olur.
Não sei como, mas precisamos pensar em alguma coisa.
Nasıl olur da onu sevmezsin?
Como podes não ama-lo?
Nan, nasıl olur bilmem ama onu tutacak bir yol bulabiliriz.
Nan, não sei como mas devemos pensar numa forma de conservá-lo.
Ama eğer bir şey doğruysa, nasıl zaman kaybı olur?
Mas se uma coisa está certa, por que é que é uma perda de tempo?
Evet, ama... Senin şöhretine nasıl bir etkisi olur, bir düşün.
Sim, mas... pensa no que fará à tua reputação.
Peki o zaman yeni elbisemi görmek ister misiniz? Tabi, anne kesinlikle, ama önce besin hakkında konuşsak nasıl olur.
Peggy, espero que isto não te estrague a reunião.
Freud çocukluk yıllarının bilinçaltını nasıl etkilediğini göstermiştir... ama bu bizim kendimizi düşünmemize yardımcı olur.
Freud mostrou como a infância molda a nossa mente... embora isto nos ajude a pensar por nós mesmos.
Ama nasıl olur bilirsin.
Era para ter um encontro com a rapariga da capa da Harper " s Bazaar, mas... sabe como é.
Ama anlamam mümkün değil nasıl olur da, yerini bildiğiniz halde kaçırabilirsiniz?
Agora o que não percebo é como o deixaram escapar, sabendo onde ele estava?
Ama nasıl olur?
- Como não?
Bu nasıl olur bilemiyorum ama, onların yerlerini belirleyemiyorum.
Não sei de que é que estas criaturas roxas são feitas, mas não as consigo capturar.
- Ama nasıl olur?
De que forma?
Ama bunu şimdilik bir kenara bıraksak nasıl olur?
Mas deixemos isso de lado por agora, está bem?
Nasıl olduğunu garanti edemem.. ... ama genelde, birisini öldürdükten sonra oldukça mutlu olur.
Não te garanto o seu estado de espírito mas ele fica muito feliz depois de matar alguém.
- Evet, ama, bakın... Şu anda önümde değiller, fakslasam nasıl olur?
Eu envio-lhe uma cópia por fax.
Ama McBride'ın yaptıklarının hapisteki birinin hayatını nasıl etkilediğini gösterebilirsek bir hikâye çıkmış olur.
Mas se mostrarmos como as reformas de McBride afectam um preso - um dia na vida de - temos reportagem.
Ama mahkemesi ve idamı burası yerine anavatanında yapılırsa nasıl olur?
Mas e se nós fizéssemos o julgamento e a execução dele... no seu planeta natal em vez de aqui?
Ama senin gibi birisinden nasıl benim gibi bir oğul olur?
Mas como é que um tipo como o senhor tem um filho como eu?
Kuantum dinamiğinin hiçbir alakası yokmuş. Ama bu nasıl olur?
Dinâmicas quânticas não têm nada a ver, como poderiam?
Ziyal ile nasıl hastalıklı bir oyun oynuyorsunuz bilmem ama buna son versen hatta hemen son versen iyi olur.
Não sei que jogo doentio está a fazer com a Ziyal, mas é bom que pare imediatamente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]