English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Ben söyleyeyim

Ben söyleyeyim traduction Portugais

1,383 traduction parallèle
Ben söyleyeyim.
Eu digo-lhe porquê.
O zaman bırakın ben söyleyeyim.
Então, deixe-me dizer-lhe.
Nedenini ben söyleyeyim.
Eu digo-lhe porquê.
Ben söyleyeyim.
Tudo bem, eu digo.
- Evet, ama sana nedenini ben söyleyeyim.
Mas deixa-me dizer-te porquê.
- Bebeğim, ben söyleyeyim.
- Querida, eu então.
- Bana sapık deme ama. - Ben söyleyeyim. Jina.
Devem achar-me louco, mas vou dizer-vos.
Ben söyleyeyim!
- Cada vez está pior! - Eu disse à minha mulher...
Tamam ben söyleyeyim.
Está bem eu digo-vos.
- Sadece beş dakika için ayrıldım. Mason şimdiye dek söylemediyse ben söyleyeyim. Ruth'un kapısını çaldım ve çok ciddi bir şekilde bağrıştık.
Excepto durante cinco minutos, se é que a Mason não contou já, em que bati à porta da Ruth e tivemos uma discussão.
Pekala, bırakın ben söyleyeyim.
Certo, deixa-me ver se entendo.
- Ben söyleyeyim. Kirli bombalar yapıyorlar.
Estão a fazer bombas nucleares.
Karısına siz mi söyleyeceksiniz, yoksa ben söyleyeyim mi?
Conta o senhor à mulher dele ou conto eu?
Ben söyleyeyim.
Eu confesso.
Ben söyleyeyim.
Eu que o diga.
O zaman ben söyleyeyim.
Então, digo eu.
Danny fiyatını söylemeyecek kadar kibar olduğundan ben söyleyeyim.
O Danny é, provavelmente, muito educado para lhe dizer quanto custou por isso digo eu.
Tamam, ama bırak ben söyleyeyim.
- Muito bem. Mas deixa-me ser eu a contar.
Ben kimi çağıracağımı söyleyeyim.
Eu digo-vos quem vou chamar.
Kadınlarda garantisi yoktur ama şu kadarını söyleyeyim, ben de çok işe yaradı, üstelik çok kadın için düştüm.
- Com mulheres, nada é garantido. Mas já funcionou para mim. Olha que já fiquei caído por muitas.
Ben de size bir şey söyleyeyim :
vou te dizer uma coisa também
Bunu onlara sen mi söylersin ben mi söyleyeyim?
Queres ser tu a dizer-Ihes ou digo eu?
- Ben mi söyleyeyim? Zincirleri kırmak için fazla güçsüzüm.
- Não tenho força para me afastar.
Sana bir şey söyleyeyim, ben olmadan sen bir hiçsin.
Você não é nada sem mim.
Ve size bir şey söyleyeyim, ben de öyle sanıyordum.
E digo-te mais, eu também penso o mesmo.
Annene söyler misin, ben mi söyleyeyim?
Vais tu contar à minha irmã ou vou eu?
Ben de işimi yaparken öğrendiğim şeyi sana söyleyeyim.
Deixa-me contar-te o que eu aprendi a fazer o meu trabalho.
Tamam, ben söyleyeyim.
Cinco?
Ama şöyle söyleyeyim ki ben bir daha güneşlenemeyeceğim.
Sabes, tenho que te dizer, Ricchard.
Öncelikle öncelikle şunu söyleyeyim tatlım ben de senin gibi bir Siyahtin kadınım.
Primeiro, primeiro, querida, deixa-me dizer-te, de uma, negratina para outra...
Bak, ille bilmek istiyorsan söyleyeyim... seni ilk gördüğümde o arabanın içindeydim ben.
Olha... Se precisas de saber... A primeira vez que te vi estava naquele carro.
Sana bir şey söyleyeyim. Ben artık yetişkin bir erkeğim. Tamam mı?
Fica sabendo que já sou crescido.
Sen sor, ben söyleyeyim.
... diga um sítio, que nós estivemos lá.
- Ben sana bir şey söyleyeyim.
- Não, eu vou te falar...
Ona ne söyleyeyim? Ben konuşurum.
- O que é que eu lhes digo?
Beni hapset, ben de Başkan'a Sherek'ı, Bakan Heller kaçırılmadan yarım saat önce yakaladığınızı ve onu öttüremediğinizi söyleyeyim. Ben öttürdüm.
E eu digo ao presidente que teve o Sherek sob custódia meia hora antes do rapto, e não o conseguiu quebrar, fui eu que o fiz.
Sana neyin uygunsuz olduğunu söyleyeyim. Bir zamanlar ben benden on ay küçük ve patronum olmayan bir kadınla çıkmıştım ve o kadın şimdi benim eşim.
Olha uma coisa : já andei com uma mulher dez meses mais nova do que eu e não era minha chefe.
- Ben ne olduğunu söyleyeyim.
Também digo.
Ben sana ne olacağını söyleyeyim.
Ouve tu o que vai acontecer.
Siz bana numarayı söyleyin ben de onun karşılığı harfi söyleyeyim.
Digam-me um número, eu digo uma letra.
Ben sana ne düşündüğü söyleyeyim.
Vou dizer-te o que estavas a pensar.
Şüphelilerin itirafı her zaman kafa karıştırır, ama ben sana, Cavaliere'nın çocuğu korkuttuğunu söyleyeyim.
Os suspeitos são enganados para confessar a todo o momento, mas estou-te a dizer, o Cavaliere intimidou o rapaz.
İpuçları iki anlama da çekilebiliyor. İspatlamak zor. Ama ben kesin olan bir şey söyleyeyim :
Pode ser equívoco, é difícil de provar.
Ben size işin "olurunu" söyleyeyim beyefendi. Bu bilgiyi basına verdiğim anda bir firmanın gündelik olarak hem de bir çalışanı tarafından nasıl aldatıldığını hayret dolu ifadelerle anlatırım.
O que é possível é que, quando eu der esta informação aos media, posso expressar o meu choque por esta empresa, cuja razão de existir é tornar as coisas mais seguras, ter sido enganada pelo seu empregado mais valioso.
Ona siz mi söyleyeceksiniz, yoksa ben mi söyleyeyim.
Você quer dizer-lhe, ou digo eu?
Ben sana bir şey söyleyeyim, sen bana bir şey söyle.
Se eu te disser uma coisa, tu dizes-me uma coisa.
Bundan kurtulmamı sağlayacak bir neden söyle ben de, transseksüel olduğun dedikodusunu kimin yaydığını söyleyeyim.
Dá-me uma razão me escapar a esta, e eu contar-te-ei quem é que começou o boato de tu seres uma transsexual.
Bebeğim, ben ne kadar korkunç şeyler söylersem söyleyeyim, lütfen bir daha yüzüğünü çıkarma.
Querida, por favor, nunca mais tires o anel de noivado de novo, independentemente do quão fantástico eu diga que é.
Ben de sana cinsel sırlarımı söyleyeyim ve ödeşelim
Eu conto-te o meu segredo sexual, assim ficamos quites.
Ben sana daha da önemlisini söyleyeyim.
Mas, eu digo-lhe já, o mais importante.
Onlara sen mi söylersin, yoksa ben mi söyleyeyim?
Pode contar-lhes você ou conto eu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]