English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ E ] / Eve gitme zamanı

Eve gitme zamanı traduction Portugais

173 traduction parallèle
Eve gitme zamanı geldi.
Temos de voltar, agora.
Bu genç aptal eve gitme zamanını bilmiyor mu?
Ele não sabe, jovem insensato, quando é chegada a hora de ir para casa?
İnsanların eve gitme zamanı.
Está na hora das pessoas irem-se embora.
Eve gitme zamanı Mösyö Lautrec.
- Horas de ir para casa.
- Eve gitme zamanı geldi.
- São horas de ir para casa.
Şey, eve gitme zamanı.
Bem, está na hora de ir para casa.
Eve gitme zamanım geldi. Yatağına git, David.
Está na hora de voltar para casa.
Sanırım, artık eve gitme zamanımız geldi, öyle değil mi, sevgilim?
Acho que são horas de irmos para casa, não são, querido?
- Şimdi eve gitme zamanı değil mi? - Evet.
- Não é já tempo de irmos para casa?
Eve gitme zamanı.
E hora de irmos embora.
Eve gitme zamanı.
É melhor ir para casa.
Eve gitme zamanım geldi.
São horas de eu ir para casa.
Eve gitme zamanı.
Está na hora de irmos para casa.
- Hepimizin eve gitme zamanı.
Está na hora de irmos todos para casa.
- Sanırım eve gitme zamanı geldi.
- Acho que está na hora de ir para casa.
Evet. Eve gitme zamanı geldi.
Sim, está na hora de ir para casa.
Eve gitme zamanı.
De ir para casa.
Eve gitme zamanı.
São horas de ir para casa.
Artık eve gitme zamanı geldi. Geç oldu.
Agora vou andando para casa.
- Eve gitme zamanı geldi. - Evet, hep birlikte gidelim.
- Está na hora de voltarmos a casa.
Eve gitme zamanı.
Está na hora de ir para casa.
Eve gitme zamanı geldi.
São horas de ir para casa.
Eve gitme zamanı.
- Hora de ires embora.
- Eve gitme zamanı tatlım.
É hora de ir para casa.
Sanırım, artık eve gitme zamanı.
- Espera. Acho que são horas de ir para casa.
Haydi eve gitme zamanı.
É hora de voltar a casa.
Günün sonunda, tam bir şeyler bildiğinde eve gitme zamanı geliyor.
E aí quando você finalmente aprende, é hora de ir embora.
Amy'nin eve gitme zamanı gelmiş olmalı.
Talvez seja altura da Amy ir para casa.
Eve gitme zamanı.
- São horas de irem para casa.
Şimdi eve gitme zamanı. Sakın çığlık atayım deme.
Está na hora de voltar para a sala de aula.
- Eve gitme zamanı.
- É hora de ires para casa.
Eve gitme zamanı, bu kadar yeter.
Bebeste o suficiente.
Eve gitme zamanı.
Está na hora de voltar para casa.
Ama artık eve gitme zamanı.
Está na hora de voltar para casa.
Pekala evlat, galiba eve gitme zamanı geldi.
Bem, filho, acho que está na hora de voltar para casa.
Eve gitme zamanı, asker!
Hora de ir para casa, soldado!
Pekâlâ dostlar, eve gitme zamanı.
Rapazes, vamos para casa!
Tamam, ders bitti. Eve gitme zamanı.
Pronto, acabou a aula.
Eve gitme zamanı.
Está na altura de ir para casa.
Eve gitme zamanı.
Hora de ir para casa.
Eve gitme zamanı Rebadow.
É hora de ir a casa, Rebadow.
Eve gitme zamanı.
É hora de ir para casa.
- Reese.Dinle.Eve gitme zamanı
Né, Reese. Vamos, terá que ir-se a casa.
Belkide bizim eve gitme zamanımız geldi beyler.
talvez seja hora de nós... É melhor irmos pra casa, homens.
Efendim, eve gitme zamanı.
Senhor.
Her zaman gittiğin yerlere gitme, eve bile.
Não andes pelos sitios habituais. Nem vás a casa.
Üniversiteye gitme zamanı geldiğinde... eve mümkün olduğu kadar uzak olanını seçtim.
Quando tive de ir para a universidade, escolhi a mais longe de casa que pude encontrar.
Eve gitme ve gerisini yerel yetkililere bırakma zamanı.
É altura de ir para casa e entregar isto às autoridades locais.
Betty, eve gitme zamanı geldi. - Betty senin diğer karındı.
George, o que raio se passa?
Ve eve gitme bencil arzunun tekrar çıkacağını anladım, ve seni bu gemiye çekebildim, tamamen asimile edilebileceğini görebiliyorum, ve geri kalan zamanını bir Borg gibi geçireceksin!
E eu sabia que seu desejo egoísta... de voltar para casa viria à tona de novo... que eu poderia atraí-los a esta nave... e arranjar que vocês todos fossem assimilados, e passassem o resto da eternidade como borgs.
- Eve gitme zamanı.
- São horas de voltar... - Com o rabo entre as pernas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]