English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ G ] / Güzellik

Güzellik traduction Portugais

3,193 traduction parallèle
Laura Guerrero yeni güzellik kraliçemiz, Bayan Baja California!
Estamos perante a Laura Guerrero. A nossa nova rainha de beleza Miss Baja Califórnia!
Alkışlarınızı duyalım. Güzellik kraliçemiz için bir alkış daha duyalım.
Um forte e audível aplauso.
Onu aşan bir güzellik göster bana.
Mostra-me uma beleza que a excede.
Merhaba, güzellik.
Olá, querida.
Demek sen ve güzellik kraliçen yılın sevgilileri olmak için yarışıyorsunuz ha?
Então, tu e a rainha de beleza, estão a concorrer a namorado e namorada do ano.
Büyük bir güzellik ve zarafet tarafından karşılanıyorlar. "
"os passageiros são recebidos pela graça e beleza internacionais " conhecidas como assistentes de bordo da Pan Am. "
Güzellik salonu falan mı soydun, yoksa bir güzellik salonu mu açmayı düşünüyorsun?
Roubaste um cabeleireiro ou vais abrir um?
Belki de ihtiyacım olan şey, güzellik salonunda bir gündür.
Talvez estar bonito durante um dia seja apenas o que eu preciso.
Güzellik tutumdan gelir.
Com a beleza vem o mau feitio. Onde é que eu ia?
Dostunuzun güzellik uykusuna ihtiyacı var.
Um tipo tem direito ao seu sono de beleza.
Sekreterim güzellik salonuna gitti, devamlı randevusu var da.
A secretária está no salão de beleza.
günaydın güzellik teşekkürler hımmm bugün havandasın.
Bom dia, linda. - Obrigada. - De nada.
Selam güzellik.
Oi, linda.
Ve yeni aşkım bu güzellik
Agora, o meu novo amor é esta beleza.
Siteminizi yürekten anladığımı göstermek için sizi güzellik ekibimle tanıştırayım!
Por isso, para mostrar que levei a sério a vossa reclamação, apresento-vos a minha equipa de beleza!
Vay canına, burada bir bar için cidden çok fazla ender güzellik varmış
Esta casa de entretenimento tem um bom espírito do caneco.
Güzellik uykumu bölüyorsun küçük kız ve eğer 8 saat uykumu almazsam gerçekten öldürücü olabilirim.
Estás a interromper o meu sono de beleza, miúda. E se não dormir as minhas 8 horas, transformo-me numa assassina.
Güzellik sırlarımdan birini bilmek ister misin?
Querem saber um dos meus segredos de beleza?
Bana neden bir saatlik güzellik uykusundan olduğumu anlatmak ister misin?
- Queres dizer-me porque perdi 1h de sono?
Bunu güzellik uykusundayken hayal etmiş olabilirsin.
Podes querer recuperar-te com um sono de beleza.
Kaybetmekten çok ama çok korkmasına rağmen güzellik yarışmasına katılan küçük bir kızın hikâyesini anlatacağım sana.
Vou-te contar uma história de uma menina... que entrou num concurso de beleza... apesar de estar muito receosa de ir perder.
Güzellik, sence ben kaç yaşındayımdır?
Que idade pensa que tenho?
Antonia, güzellik bozulmaz.
Antónia, a beleza não tem falha.
Günaydın, güzellik.
Bom dia, sua linda!
Sağ tarafta bir güzellik salonu var.
Há um cabeleireiro à direita.
Güzellik salonu.
Cabeleireiro.
Aslında bu gece güzellik kraliçesiyle randevum vardı, ama salla gitsin.
Bem, eu tinha um encontro com uma beldade esta noite, mas esqueçam.
Evet, buza koyar ve alıcının bedenine yerleştirmek için acele edersin ve sonra bu soğuk ve ölü kalbin ısınıp hayata dönmesini umarsın, değil mi? - Ama bu güzellik...
- Sim, fica em gelo e pomo-lo no corpo do recetor e esperamos que esse coração frio e morto aqueça e volte a ter vida, certo?
Sende çekici tasvirlerde görülen saf bir güzellik var. Ve şu ilgi çekici masumiyet de var.
Tens uma beleza pura, pareces ter um corpo fantástico e tens essa inocência interessante.
Biri güzellik salonuna gitmiş.
Alguém foi ao salão de beleza.
Güzellik acıdır, bebeğim.
A beleza magoa, meu bem.
Yok, yok. İrlandalı, bir güzellik yap ve bu adamla yer değiş.
Faz-me um favor, irlandês, troca de lugar com este tipo.
Güzellik bu işte.
Esta é uma beleza.
Kremalı güzellik istiyorsun Dostun benim senin
Se querem uma maravilha cremosa Eu sou o vosso amigo
Güzellik herşey değildir.
A beleza não é tudo.
Macy'nin güzellik merkezinde 5-10 dakika onları kendilerine getirir.
O que foi? Apenas alguns minutos no Macy ´ s e elas ficariam bem melhor...
- Ne güzellik, değil mi?
- Isso não é lindo?
Güzellik bakış açısına göre değişir.
As coisas giras estão nas montras.
NFL, NBA, PGA NCAA Futbol, NCAA Basketbol Tenis, WBNA Küçükler Dünya Serisi Ulusal Heceleme Yarışması Miss America Güzellik Yarışması Coney lsland Hot Dog Yeme Yarışması.
- Posso? - NFL, NBA, a PGA, NCAA Futeboll, NCAA basquetebol, ténis, a WNBA,
Dünya Güzellik yarışması 1976
"Miss Mundo 1976"
Araba bir güzellik şaheseriydi.
Era uma beleza.
Güzellik ve Arılar...
"A Bela e a Mosca"...
Hadi bana bir güzellik yap.
Estamos numa boa, bacano. Vá lá. Só até esta cena ficar...
Güzellik yarışmalarına girmeye başladım, manken seçmeleri, bikini yarışmalarına.
Licenciei-me e comecei a fazer concursos de beleza, pesquisas de modelo e concursos de biquíni.
Kenya, Brezilya ve Rusya'daki güzellik anlayışını değiştirmeye başladık.
Começamos a alterar o conceito de beleza dos consumidores No Quénia, Brasil, e Rússia.
Gecelik Güzellik Kraliçesi
- Obrigada.
Kızkardeşim güzellik kraliçesiydi.
Então alguém entendeu algo ao contrário.
Tam bir güzellik abidesisin, Abby.
Obrigada.
Bu ne güzellik.
Olha para ti.
- Güzellik mi?
- Mas ele...
Bir güzellik yap.
Se voltarem a colocar-te no terreno, avisa-me primeiro. Faz-me um favor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]