Kol traduction Portugais
3,188 traduction parallèle
Yutmanı söylediğimde boğazından aşağı doğru akmasını kanına karışmasını, kol ve bacaklarına gitmesini hissetmeni istiyorum.
Quando eu disser para engolires, quero que a sintas a descer pela garganta, depois a passar para o sangue e para as extremidades.
Binlercesi sokaklarda kol geziyor.
Há mais mil a obstruir as ruas.
Kol düzeni.
Formação, pessoal.
- Kol bacak yığını içinde.
- Uma pilha de braços e pernas.
Kol atardamarın kesildi.
Cortei-te a artéria mediana.
Ön kol kemiği parçalanıp yerinden çıkmış. Dirsek kemiği de kırılmış.
Parece um caso de rádio fragmentado e deslocado e ulna fracturada.
Güçlü kol!
Braço forte!
Bu su birikintisindeki tüm vahşi yaşam, savanada kol gezen tüm tehlikeleri unutarak serinleten çamurdan faydalanıyor.
Toda a fauna selvagem deste lago se aproveita da lama refrescante, sem saber dos perigos à espreita na savana ao redor.
Sıkışıklık, kol ağrısı, baş ağrısı var mı?
Aperto? Dor no braço e na cabeça?
Beyin Cerrahı dışarıda kol gezerken benim için bir tehditken zar zor uyuyabiliyordum.
Quando o neurocirurgião estava à solta e me ameaçava, eu mal conseguia dormir.
Beyin Cerrahı dışarıda kol gezerken sorunumu çözmesi için Dexter'a güvendim. O da çözdü.
Quando o neurocirurgião andava à solta, confiei no Dexter para resolver o problema e ele fê-lo.
Senin olayın şu Arvin, ahkam kesmeye başladığında genellikle büyük el kol hareketleri yapıyorsun.
O que se passa contigo, Arvin, é que quando discursas, normalmente fá-lo com grande gesticulação.
Tamam. Kalp şeklinde kol düğmeleri mi?
Botões-de-punho em formato de coração.
Koltukaltı kasları, kaburga kasları, pazu kasları, kol kasları boyun kasları, karın kasları.
Redondo maior, escaleno médio... romboide maior, braquiorradial... omo-hióideo, iliocostal lombar.
Cora etrafta kol gezerken Henry'i bırakmaya niyetim yok bu yüzden ya ikimiz de geliriz ya da kimse gitmez.
- Não deixo aqui o Henry com a Cora por aí, portanto ou vamos ambos, ou ambos ficamos.
Lütfen fırlatma koltuğu olsun, lütfen fırlatma koltuğu olsun, lütfen fırlatma kol- -
Por favor, que seja um banco ejetável!
Artık bana kol kanat germene gerek olmadığını söyledim.
Eu disse-te. Já não quero ser protegido.
Tedavi Silas ile gömülü. Hani şu kardeşim Kol'un korktuğu asırlık fena adam Silas.
A cura está enterrada com o Silas, aquele ancião malvado do qual o meu irmão Kol tem medo.
Kol.
Kol.
Kol bize saldırdı.
O Kol atacou-nos.
İyi dinle Kol.
Ouve com atenção, Kol.
Kol geldi.
Foi o Kol.
Eğer Kol, Jeremy'i eline geçirseydi...
Se o Kol tivesse levado o Jeremy...
Kol yüzünden.
Foi o Kol.
Kol beni etki altına aldı.
O Kol coagiu-me.
Şu an ben umurunda olmayabilirim biliyorum Stefan ama Kol, Damon'u Jeremy'i öldürmek üzere etki altına almış.
Sei que neste momento podes não querer saber de mim, Stefan, mas o Kol coagiu o Damon a matar o Jeremy.
Kol!
Kol!
İndir onu, Kol.
Baixa isso, Kol.
Hâlâ Kol'un etkisi altındasın. O yüzden senin kilit altında tutulman gerek.
A coação do Kol ainda faz efeito, por isso tens que ficar trancado.
Bizim Kol'un peşine düşüp etkiyi kaldırmaya zorlamamız gerekmiyor mu?
Não devíamos ir atrás do Kol, obrigá-lo a "descoagir-me"?
Belli ki Kol'u tanımıyorsun.
Não conheces o Kol, claramente.
İyi, ama Kol gelince kesinlikle de gelecektir bana haber vermeyi ihmal etmeyin.
Muito bem, mas quando o Kol vier... E ele virá...
Kol'u hançerlemedin.
Não apunhalaste o Kol.
Sonunda kardeşim Kol'un kafayı sıyırdığını düşünüyorum.
Acredito que o meu irmão Kol enlouqueceu finalmente.
Eğer Kol beni öldürmezse Klaus beni daha fazla masum insan öldürmeye zorlayacak.
Se o Kol não me matar primeiro, o Klaus irá obrigar-me a matar mais pessoas inocentes.
Kol, Damon'u seni öldürmesi için etki altına aldı.
O Kol coagiu o Damon a matar-te.
Onun yerine sen Kol'u öldüreceksin.
Vais matar o Kol em vez disso.
Sırlarla dolu ve karanlıkta isimsiz tehlikelerin kol gezdiği tam anlamıyla büyülü bir yere.
Depois da lua aparecer, eles levavam-me para a floresta, um lugar encantado, no sentido literal da palavra, cheio de mistérios e perigos desconhecidos no meio do escuro.
Kol, seni öldürmesi için Damon'u etki altına almış.
O Kol coagiu o Damon a matar-te.
Onun yerine sen Kol'u öldüreceksin.
Em vez disso, vais tu matar o Kol.
Yoksa paranoyak kardeşimiz Kol'un dışarıda elinde Akmeşe kazığıyla cinayet peşinde koştuğunu unuttun mu?
Ou já te esqueceste que o paranóico do Kol anda com uma estaca de carvalho branco, com desejos homicidas?
Kol'un Silas'a olan akıl almaz korkusu onu delirtti.
O medo irracional que o Kol tem do Silas levou-o ao limite.
Kol, geçen gece Jeremy'yi öldürmesi için onu etkilediğinden beri kilit altında.
Ele está preso desde que o Kol o coagiu a matar o Jeremy a noite passada.
Eğer Kol'un serbestçe dolaşmasına müsaade edersen o zaman Jeremy balosunu görecek kadar yaşamayacaktır ve biz de, bizi tedaviye götürecek haritamıza elveda diyebiliriz.
Se deixarmos o Kol em liberdade, o Jeremy não sobreviverá para ir ao baile de finalistas e podemos despedir-nos do nosso mapa para a cura.
Ama Kol'u hançerlememe yardım edersen eğer Damon etkiden kurtulur, Jeremy yaşar ve biz de Elena'yı insan yapmak için kendi mutlu yolumuza döneriz.
Mas se me ajudares a apunhalar o Kol, o Damon deixará de estar coagido, o Jeremy viverá e nós estaremos no bom caminho para transformar a Elena em humana.
Jeremy'yi ev hapsinde tutuyorum çünkü Kol onu öldürmek istiyor.
Tenho o Jeremy em prisão domiciliária porque o Kol o quer matar.
Jeremy'nin Kol'u öldürmesini istiyorum.
Quero que o Jeremy mate o Kol.
Kol'un bağı, aya kadar uzamış olmalı artık.
A linhagem do Kol deve ser imensa.
Eğer Jeremy Kol'u öldürürse onun dönüştürdüğü her vampir ölecektir. Ki hepsinin dönüştürdüğü vampirlerden bahsetmiyorum bile.
Se o Jeremy matar o Kol todos os vampiros que ele criou, sem esquecer os que estes criaram, morrerão.
Kol, biraz önce Bonnie'yi öldürmeye çalıştı.
O Kol acabou de tentar matar a Bonnie.
Onu geri püskürtmeyi başardı ama Kol, o tedaviyi arayan herkesi öldürmeye oldukça niyetli gözüküyor.
Ela conseguiu afastá-lo, mas o Kol parece que pretende matar todos os que procuram a cura.
kolay gelsin 78
köle 53
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolya 59
kolay iş 26
kolay para 20
kolia 24
köle 53
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolya 59
kolay iş 26
kolay para 20
kolia 24
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay mı 24
koltuk 22
kolay değil 104
kola 65
kolay olacak 32
kolay olmadı 40
kolye 27
kolla kendini 45
kolay oldu 39
kolay mı 24
koltuk 22
kolay değil 104
kola 65
kolay olacak 32
kolay olmadı 40
kolye 27
kolla kendini 45
kolka 20
kolum 55
kollarını kaldır 22
kolera 16
kolombiya 38
kolumbo 98
kolunu uzat 22
kolomb 16
kolun 16
köleler 44
kolum 55
kollarını kaldır 22
kolera 16
kolombiya 38
kolumbo 98
kolunu uzat 22
kolomb 16
kolun 16
köleler 44