Konuştum traduction Portugais
9,392 traduction parallèle
Hoşça kal. Polislerle dokuz kere falan konuştum.
Já falei com a polícia umas nove vezes.
Bunu zaten itfaiye departmanıyla konuştum.
- Já falei com os bombeiros.
Önceden aradım ve Mark Bao ile konuştum.
Liguei mais cedo, e falei com o Mark Bao.
Gertrude Cobblepot'ın yaşadığı binadaki kapıcıyla konuştum.
Falei com o senhorio do edifício da Gertrude Cobblepot.
Bu sabah Başkan Galavan'la konuştum.
Falei com o presidente Galavan de manhã. - E?
Dozerman'la konuştum, onu iş yerinde özel hayat konuşmanın yasadışı olduğuna ikna ettim.
Em cheio. Falei com o Dozerman e convenci-o a proibir a conversa pessoal.
Ayrıca Sharon'la konuştum. Başkomiser Holt'la konuştum.
E falei com a Sharon e falei com o Capitão Holt.
- Düğün koçunuzla konuştum... - Doğum koçu.
- Falei com a tua dolly...
- Yedek Doğum koçuyla konuştum ki o da şehirdeymiş.
- Também falei com a doula suplente, que está na cidade.
Tess'le az önce konuştum.
Acabei de falar com a Tess.
Yeterince açık konuştum mu?
Fiz-me entender?
- Aradı mı? - Az önce konuştum onunla.
Estive ao telefone com ela.
İstasyon güvenliğiyle konuştum.
Contactei a autoridade da estação espacial.
Dört ve Altı'yla konuştum, onlar da katılıyor.
Já falei com o "Quatro" e o "Seis" e eles concordaram.
Birkaç ekip arkadaşımla konuştum.
Conversei com alguns dos meus colegas de tripulação.
Fergie'nin ajansı ile konuştum, o da geliyor.
Falei com o agente da Fergie, e ela alinha.
Dışişleri Bakanlığı'ndaki müdürüyle konuştum.
Falei com o supervisor dele no Departamento de Defesa.
Bi'"fıstık" var, konuştum. 18 yaşında, sanki 12 yaşında gözüküyor,
A miúda com quem estou a falar tem 18 anos, mas parece ter 12.
Bunun hakkında onunla çok fazla konuştum.
Digo-lhe isso muitas vezes.
Az önce Higgins ile konuştum...
Então, eu falei com Higgins e ele...
Elia'yla az önce konuştum ; morali çok bozuktu, ama başarabileceğimize ikna ettim. Beni yalancı çıkartmayın. Kablosuz bağlantı kurabildik mi?
O Elia está devastado, mas disse-lhe que conseguíamos.
Peter, doktor Bach ile konuştum.
Peter, falei com a Dra. Bach. O que foi?
İngiliz temsilcileriyle konuştum.
Eu tive conversas com agentes ingleses.
Onunla konuşmamı söyledin. Ben de konuştum.
Ouve, tu disseste-me para falar com ele.
Başrahip ile konuştum ve beni serbest bıraktı.
Falei com o Sumo Sacerdote e ele simplesmente libertou-me.
Beyaz Ev'le konuştum.Dostlarımız zafere giden yolda ilk tekliflerini vermeye başlamışlar.
A Casa Branca entrou, fez o primeiro lance.
Ertesi sabah onunla konuştum.
Falei com ela na manhã seguinte.
Geçen sene şu Donna isimli kızla konuşmaktan korkuyordum ama kampın son günü onunla konuştum ve şimdi sevgiliyiz.
No ano passado, eu tinha medo de falar com a Donna, mas, depois, no último dia do campo, falei com ela e, agora, é minha namorada.
Daha şimdi St. Croix'un avukatıyla konuştum.
Acabei de falar com o advogado do Sr. Croix.
Daha demin narkotikle de konuştum.
Bem, e eu acabei de conversar com o Promotor.
DCF ile konuştum.
Verifiquei com o tribunal de menores.
Patron, New England TeleCard ile konuştum.
Chefe, falei com a New England Telecard.
ATF'teki eski tanıdıklarımdan biriyle konuştum. Montana Birliği için. Ana damara vurduk.
Procurei com os meus velhos contactos na ATF informações sobre a União de Montana e tive sorte.
- Bugün Alvin'nin eski karısıyla konuştum. - Eee?
Falei hoje com a ex-mulher do Alvin.
Neyse geçen mahkemeye gittim ve zabıt katibi ile konuştum.
Enfim, fui ao tribunal, falei com o agente de justiça.
Bugün Laura Edmunds ile konuştum.
Falei com a Laura Edmunds hoje.
- Mutlu olmak istiyorum elbette. Ama daha çok onun için değerli olmak istiyorum. Bulldog Drummond gibi konuştum ama öyle.
Claro que eu quero ser feliz, mas acima de tudo quero ser digno dela e sei que pareço o Bulldog Drummond, mas quero mesmo.
Bayan Pelham ile konuştum, Marigold'u Brancester'a götüreceğim böylece balayından döndüğünde orada olacak.
Falei com Mrs. Pelham e vou levar a Marigold para Brancaster, para ela estar lá quando voltarem da lua-de-mel.
Ben de Lola ile konuştum.
Tive uma conversa parecida com ela. Qual foi sua desculpa?
Polisle daha şimdi konuştum.
Acabei de falar ao telefone com a Polícia.
Ben de Şikago Hastanesi'nden Angie'yle konuştum.
Portanto, falei com a Angie, do Chicago Med.
Telefonunda biriyle konuştum. Evde olduğunu ve dinlendiğini söyledi.
Alguém atendeu o seu telemóvel e disse que estava a descansar.
DiNozzo ve McGee'yle konuştum.
Acabei de saber pelo DiNozzo e pelo McGee.
Tabiple konuştum şimdi.
Falei com o médico legista.
Telefonda Caroline'la konuştum.
Falei com Caroline ao telefone.
Ben onunla konuştum, gidemezsin.
- Já lhe disse que ela não pode ir.
Evet, Onunla konuştum. Ne olmuş yani?
- Sim, eu disse-lhe isso.
Şerif Dickey ile biraz önce konuştum.
Já falei com o Xerife Dickey.
- Ayrıca, Genevieve'nin avukatıyla konuştum.
Também falei com o advogado da Genevieve.
Annem ve Alexis ile konuştum.
Eram a minha mãe e a Alexis.
- Konuştum.
- Falei.
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuş benimle 497
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuş benimle 497
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşuyoruz 54
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabilir miyiz 236
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabilir miyiz 236