Ne düşünüyor traduction Portugais
1,096 traduction parallèle
Majesteleri, ne düşünüyor?
Em que pensa, Vossa Majestade?
Mike, büyükbaban benim hakkımda ne düşünüyor umurumda değil.
Mike, eu não me importo com o que o teu avô pensa de mim, ok?
Babanız hakkınızda ne düşünüyor biliyor musunuz?
O que acham que o vosso pai sente por vocês?
Bu kadın ne düşünüyor?
Em que pensa ela?
- Ne düşünüyor?
- A pensar no quê?
Annen ne düşünüyor?
O que pensa sua mãe?
Yalvarırım söyle, durumumuz için ne düşünüyor?
Que pensa ele sobre nossa situação?
Bakalım kendisi hakkında aslında ne düşünüyor.
Vamos ver o que é que ele pensa de si próprio.
Peki Tommy Molto ne düşünüyor?
E o que pensa o Tommy Molto?
Evet, Mösyö Poirot küçük problemimiz hakkında ne düşünüyor?
E então, o que pensa o senhor do nosso pequeno problema?
Bay Lester kendine geliyor, cesedi görüyor ve ne düşünüyor dersiniz?
Ele acorda, vê o cadáver... O que há-de ele pensar?
- "O ne düşünüyor?"
Como gostava de saber no que estás a pensar.
Yaptıklarınız hakkında aileniz ne düşünüyor?
O que é que os seus pais acham da sua vida?
Romula Hükümeti bu konuda ne düşünüyor, Büyükelçi Nanclus?
Qual é a posição do governo de Romulan?
Ne düşünüyor olabilirim ki?
Em que haveria de estar a pensar?
Pederin söyledikleri hakkında Almanlar ne düşünüyor acaba?
Gostaria de saber o que os alemães pensaram que Pai falava.
Herkes ne düşünüyor biliyor musun? Bunu mesele haline getiriyorsun, çünkü abayı yakmışsın...
Todos pensam que estás a manter o caso porque encontraste uma tipa boa.
Şey, polis ne düşünüyor?
Bem, o que é que a polícia acha?
- Ne düşünüyor?
- Ele o quê?
- Abby ne düşünüyor?
- Que pensa a Abby? - Não lhe contei.
Albay Fremantle ne düşünüyor?
O que acham do Coronel Fremantle?
Ne düşünüyor sun?
O que acha?
- Annen bu konuda ne düşünüyor?
O que é que a tua mãe pensa disso?
Ne düşünüyor?
O que estás a pensar? "
Mitchell soruşturmaya başka bir ekip daha vermeyi düşünüyor. Ne düşünüyor?
Mitchell está falando em colocar outra equipe no caso.
Ya Ajan Mulder, o bu konuda ne düşünüyor?
O agente Mulder.
Şunu söyleyin : Yerli işçiler ne düşünüyor?
Diga-me só uma coisa, o que pensam os operários?
Annenle baban Kardasyalılar hakkında ne düşünüyor?
O que pensam os teus pais dos cardassianos?
Bu kadın senin için ne düşünüyor?
Que acha ela de si?
Ve Sondra, bu kadın hakkında ne düşünüyor?
O que pensa a Sondra dessa mulher?
Ne düşünüyor?
O que é que ele tem na cabeça?
Ne düşünüyor acaba?
O que pensará?
Hava daha soğumaya başladığı ve bizim de ne yazık ki kendi evimiz olmadığı için, kızkardeşim daha yumuşak iklimi olan bir yere gitmemizin iyi olacağını düşünüyor.
"Como os dias vão ficando mais frios agora e não temos, infelizmente, uma casa nossa," "a minha irmã pensa que podemos beneficiar se viajar-mos para um clima mais ameno."
Büyükannem bu toplantılarda ne yaptığını düşünüyor?
O que é que a avó pensa que faz nestas reuniões?
"Hep vücudunu düşünüyor." Bu ne demek?
"Obcecado com o corpo." O que significa isto?
Asker ne cevap verirse versin yanlış olacağını düşünüyor!
Penso que qualquer resposta que eu dê não serve!
Acaba güzel bir şapka olsaydı ne yapardı diye düşünüyor insan.
É caso para pensar de que seria ela capaz se fosse um lindo chapéu.
- Viktor'u bulacağını düşünüyor. - Aman ne hoş!
- Ele acha que vai achar Viktor.
Ne düşünüyor...
O que é que...?
- Herkes senin ne olduğunu düşünüyor?
- Todos pensam que és o quê?
Murchinson Kraliyet Coğrafya Klubü'ne gitmen gerektiğini düşünüyor.
Murchison acredita que deve ir imediatamente à Real Sociedad.
- O ne olduğunu düşünüyor?
Que pensa ele disto?
Ne yapmayı düşünüyor?
Em que poderá estar a pensar?
Her gece kafasında bu düşünce oluyor. Bu işten yakasını sıyırdığı için ne kadar zeki olduğunu düşünüyor.
Vendo, e revendo, e revendo, na cabeça, toda noite pensando que é malandro por ter escapado.
Her gece kafasında bu düşünceler var. Yakasını sıyırdığı için ne kadar zeki olduğunu düşünüyor.
Vendo, e revendo, e revendo, na cabeça, toda noite pensando que é malandro por ter escapado.
Derin mevzulara girmeye çalıştığınız zaman sinir bozucu bir durum olabiliyordu. Çünkü amacının ne olduğunu anlamıyordum. Ama o durmadan kollarını sallıyor ve bir nevî bu şekilde düşünüyor gibiydi.
Isto poderia ser ligeiramente desagradável quando se tenta pensar coisas profundas... porque eu não tinha nenhuma idéia de que se tratavam todos aqueles gestos... mas ele continuamente ondulava os braços... e logo formulava uma idéia e assim por diante.
- Poirot ne yapıyor? - Düşünüyor.
- O que está a fazer o Poirot?
Peki Kardeş Costanza Anne Costanza'ya ne demeyi düşünüyor?
E que tenciona o Irmão Costanza dizer à Mãe Costanza?
Konuyu değiştirebilir miyiz? - Gwen'in onunla bu yüzden ayrıldığını düşünüyor. - Ne?
Podemos mudar de assunto?
- Tam olarak ne olduğunu düşünüyor?
- O que acha ele que se passa?
Pekala, efendim. Şerif buraya gelmeniz gerektiğini düşünüyor. Çünkü, anlarsınız, buraya bir çiftlik çobanı bir sürü... buna ne denir tam bilmiyorum ama,
Bom, senhor, o Xerife acha que talvez devesse vir cá abaixo, porque, sabe, aqui um rancheiro local acabou de trazer um monte de...
ne düşünüyorsun 2039
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne düşünüyorum 55
ne düşünüyordun 70
ne düşünüyordun ki 17
ne düşünüyorum biliyor musun 129
ne düşünüyorum biliyor musunuz 23
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne düşünüyorum 55
ne düşünüyordun 70
ne düşünüyordun ki 17
ne düşünüyorum biliyor musun 129
ne düşünüyorum biliyor musunuz 23
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşünüyor 23
düşünüyordum 129
düşünüyorum ki 20
düşünüyor musun 27
düşünüyorum da 210
düşünüyordum da 309
ne durumdayız 39
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24
düşünüyordum 129
düşünüyorum ki 20
düşünüyor musun 27
düşünüyorum da 210
düşünüyordum da 309
ne durumdayız 39
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24