English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onu bana bırak

Onu bana bırak traduction Portugais

303 traduction parallèle
Onu bana bırak.
Deixa comigo.
Emin misin, Johnny? Sen onu bana bırak.
A primeira vez que apanhei uma e matei um homem senti um certo respeito por mim.
Pekala evlat, onu bana bırakın artık.
Pronto rapazes, larguem.
Onu bana bırakın.
Deixa isso comigo.
Onu bana bırakın. Buradan gitmemiz gerekiyor.
Tirem-na de minhas mãos, e tudo se desfaz.
Onu bana bırakın.
Deixem-no comigo.
Onu bana bırak.
Deixa-ma.
Artık onu bana bırakın.
Deixem-no comigo agora.
- Şimdi, onu bana bırak.
- Me deixe ver.
Onu bana bırakın.
Deixem-no comigo!
- Onu bana bırakın.
- Deixe isso comigo.
Onu bana bırakın!
Ele é meu!
Tamam, artık onu bana bırak.
Deixa-o comigo.
- Onu bana bırakın.
- Tenho uma ideia.
Onu bana bırak.
Deixe-me a mim.
Onu bana bırak.
Deixa-mo.
Onu bana bırakın.
Eu trato disso.
Onu bana bırakın. Ağzından bir şeyler almaya çalışayım.
Deixe-a a meus cuidados, e tentarei extrair isso dela.
- Onu bana bırak.
- Deixa isso comigo.
- Onu bana bırak!
- Deixe isso comigo!
- Onu bana bırak.
Deixe-me levá-lo.
Ama bırakmazlar ki. Onu bana bırak.
Mas eles não me vão deixar ir.
Onu bana bırak, lütfen.
Deixa isto comigo, por favor.
Onu bana bırak...
Deixa-o comigo...
Onu bana bırak.
Deixe-o comigo.
Onu bana bırak ve rahibe iyi muamele et.
Deixem-na comigo e tratem bem o padre.
- Onu bana bırak,.
- Deixa-me levá-lo. Já tem que chegue.
Chungal, onu bana bırak.
Chungal, deixa-o comigo.
Siz onu bana bırakın. Memphis Güzeli benim işim.
Deixe o "Memphis Belle" comigo que fica bem entregue.
Onu bana bırak. İşe yaramayacak.
Não vai funcionar!
Onu bana bırak. Sizi daha ileri götürebilirim.
Confiem em mim, levo-vos aos píncaros.
- Onu bana bırak.
- Eu trato dele.
Onu sadece bana bırak.
Deixa-o comigo.
Bırak şimdi onu da bana bir içki ver.
Pare e dê-me uma bebida. Vamos.
Onu bana ve kanuna bırak.
Deixe-o para mim e para a lei.
Onu bana bırakın.
Deixe comigo.
Kolayca. Benden ayrıldığında, Çocuklarla buluştum Bana verdiğin şu küçük atı serbest bırakıp onu takip ettik, doğru yuvasına döndü.
Quando me deixou, juntei-me com os rapazes... e aí soltámos aquele lindo cavalinho que me deu... e o seguimos até aqui.
Onu bırakın. Peter, bana yardım et!
Peter, ajude-me!
Onu bana bırak Fritz.
Deixa-o comigo, Fritz.
Peder, bırak şimdi duyduklarını, bana bunlar nasıl önlenir onu söyle!
Não me digais isso, frade! Dizei só como evitá-lo!
Üstlerim bana Parral'a saldırma, onu Huerta'ya bırak diyor.
Minhas ordens dizem para eu não atacar Parral, deixar isso para Huerta.
Onu soymamam için harcadığı parayı bana verse, onu soymayı bırakırdım.
Se me pagasse o que está a gastar para evitar que eu o assalte, eu não o assaltava.
Sonra başka eyaletten biri arayıp ona "Hey, Coyle bana bir iyilik yaptı, onu rahat bırak." diyor
E alguém de outro distrito liga e diz... "Hei, Coyle, faz-me um favor. Deixa-o ir".
Onu bana bırak.
Deixem-no comigo.
Onu bana bırak.
Eu apanho essa.
Onu bana verirsen kızı bırakırım.
Traz-mo até mim, e eu liberto a rapariga.
Onu dövmeyi bırakıp bana saldırdılar, eğer demek istediğin buysa.
Eles deixaram-no e bateram em mim, se é o que quer dizer.
Crowe, ver bana şimdi. Bırak onu.
Crowe, eu quero agora.
- Bana ne, rahat bırakın onu.
Ele nos deve 3 pratas, meu.
Onu kimse öldürmesin. Bana bırakın.
Ninguém o mata a não ser eu.
- Ne istersen. - Söz veriyor musun? Çünkü bana yalan söyler ve onu yüz üstü bırakırsan...
Tenho a sua palavra porque se me mentir, vai aparecer a boiar no East-River.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]