Zamana ihtiyacım var traduction Portugais
1,585 traduction parallèle
Güzelleşmek için zamana ihtiyacım var.
A beleza leva tempo.
Benim biraz zamana ihtiyacım var, tamam mı?
Preciso de um minuto, está bem?
Bir ton... Bir ton zamana ihtiyacım var.
Eu precisaria... eu precisaria de montes de tempo.
Aklımı toparlamak için zamana ihtiyacım var tamam mı?
Necessito tempo para aclarar as ideias, Certo?
Biraz daha zamana ihtiyacım var.
Preciso de mais tempo.
Sadece birazcık daha zamana ihtiyacım var.
Só... só preciso de um pouco mais de tempo.
Sadece zamana ihtiyacım var.
Só preciso de tempo para me afirmar.
Düşünmek için biraz zamana ihtiyacım var. Bu arada ağzını sıkı tut.
Mas entretanto, bico calado.
Sana zamana ihtiyacım var mı dedi?
Ela disse que precisava de espaço?
Daha fazla zamana ihtiyacım var.
Preciso de mais tempo.
Sadece biraz zamana ihtiyacım var.
Só preciso de um pouco de tempo.
Bak, parayı toparlamak için daha çok zamana ihtiyacım var.
Ouve, preciso de mais tempo para arranjar o dinheiro.
Daha çok zamana ihtiyacım var.
Preciso de mais tempo.
Hayır. Binbaşı, biraz daha zamana ihtiyacım var.
Major, preciso de mais tempo.
Biraz zamana ihtiyacım var dedi ve bende "Elbette" dedim.
Árvore idiota...
Halen, biraz daha zamana ihtiyacım var.
Ainda preciso de mais tempo.
Sadece biraz daha zamana ihtiyacım var.
Só preciso de mais algum tempo.
Sadece biraz zamana ihtiyacım var.
Preciso de algum tempo. Por favor.
Biraz zamana ihtiyacım var. Lütfen.
Só preciso de tempo, por favor.
Kendimi toparlamak için biraz zamana ihtiyacım var.
Devo precisar de algum tempo para me readaptar.
Biraz zamana ihtiyacım var.
Preciso de um tempo.
Biraz zamana ihtiyacım var.
Preciso de algum tempo.
Bunu düşünmek için zamana ihtiyacım var.
Preciso de tempo para pensar.
Sadece biraz zamana ihtiyacım var.
- Eu... eu só... preciso que me dêem algum espaço.
Sadece biraz zamana ihtiyacım var.
Só preciso de algum tempo.
Biraz daha zamana ihtiyacım var.
- Só preciso de mais tempo.
Flamingolarım için biraz daha zamana ihtiyacım var...
Preciso de mais tempo para os meus Flamingos...
Tüm bunları sindirebilmek için biraz zamana ihtiyacım var, hepsi bu.
Só preciso de tempo para digerir, é tudo.
Zamana ihtiyacım var...
Preciso de tempo para...
- Ayılmak için biraz zamana ihtiyacım var.
Vou precisar de tempo de recuperação.
Sadece yalnız kalıp düşünmek için zamana ihtiyacım var.
Apenas preciso de algum tempo para pensar e estar sozinha.
Biraz zamana ihtiyacım var.
Só preciso de um minuto, percebes?
Düşünmek için zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de algum tempo para pensar.
Benim sadece zamana ihtiyacım var.
Só preciso de tempo.
Biraz zamana ihtiyacım var.
Necessito de algum tempo.
Bunu çözmek için zamana ihtiyacımız var. Öylece çekip gidemezsin.
Precisamos de tempo a sós para resolver isto, sem fugir.
Ama tam tur için zamana ihtiyacımız var.
Precisas de tempo para a volta completa?
- İşte zamana bu nedenle ihtiyacım var.
- É por isso que preciso de mais tempo.
Aceleyle hareket etmeden önce düşünmek ve keşfetmek için zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de tempo para explorar, para pensar, antes de nos precipitarmos e...
Gücümüzü kazanmak için zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de tempo para recuperar forças.
Biraz daha zamana ihtiyacımız var.
Ele precisa de um bocadinho mais de tempo.
Organik hücrelerini onarmasına yardım ettikten sonra kapanmalarını. sağlamam için ufak bir ihtimal var, ama Daha fazla zamana ihtiyacım olacak.
Há uma pequena possibilidade, posso fazer com que eles reparem, células orgânicas e desligarem-se quando acabarem, mas, preciso de mais tempo.
Zamana ihtiyacım var.
- Preciso de mais tempo.
Daha çok zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de mais tempo.
O hazır değil. Yalnız birazcık daha zamana ihtiyacım var.
Não está pronto.
Daha yeni kan nakli yaptım. Biraz zamana ihtiyacı var.
Acabei de lhe fazer a transfusão.
Biraz daha zamana ihtiyacımız var, hepsi bu.
Só precisamos de um pouco mais de tempo.
LJ ve Sara'yı onların elinden kurtarma planları yapabilmek için zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de tempo para analisar o local de troca, para descobrir como tirar a Sara e o LJ de lá, caso eles tentem algo.
Hikâyeyi doğrulamak adına biraz zamana ihtiyacımız var.
Precisamos de tempo para confirmar, a história mediante investigação.
- Biraz daha zamana ihtiyacımız var.
Só precisamos de mais tempo.
Bizim biraz zamana ihtiyacımız var, ve daha sakin düşünebileceğiz.
Vamos dar um tempo, E pensar nas coisas.
ihtiyacım var 85
ihtiyacım vardı 18
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
ihtiyacım vardı 18
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
varsın 16
varım 207
var mısın yok musun 30
vardık 38
varsa 36
varenka 16
varşova 132
var tabii 24
var mıydı 25
varyemez amca 23
varım 207
var mısın yok musun 30
vardık 38
varsa 36
varenka 16
varşova 132
var tabii 24
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamanımız azalıyor 34
zamanım var 22
zamanım olmadı 22
zaman geldi 92
zamanın var 16
zamanı gelince 71
zamanımız tükeniyor 18
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamanımız azalıyor 34
zamanım var 22
zamanım olmadı 22
zaman geldi 92
zamanın var 16
zamanı gelince 71
zamanımız tükeniyor 18