Çok bekledin mi traduction Portugais
53 traduction parallèle
Çok bekledin mi?
Esperaste muito, querido?
- Çok bekledin mi?
- Espera há muito?
- Çok bekledin mi?
Esperou muito?
- Çok bekledin mi?
- Esperaste muito?
- Çok bekledin mi?
- Esperaste muito tempo?
Çok bekledin mi?
Estás à espera há muito tempo?
Çok bekledin mi? - Hayır.
- Esperaste muito tempo?
Günün nasıldı? Çok bekledin mi?
Você estado esperando por muito tempo?
Telefonda çok bekledin mi?
Esperaste muito?
Çok bekledin mi?
Esperaste muito tempo?
- Çok bekledin mi?
Esperaste muito?
- Çok bekledin mi?
- Há muito tempo?
Saatlerce bekletmeden bir mühür basmazlar. - Çok bekledin mi?
Nunca só um carimbo quando podem fazer-nos esperar por 3.
Çok bekledin mi?
Esperaste muito?
Çok bekledin mi?
- Esperaste muito tempo?
Çok bekledin mi?
Estas á espera há muito?
- Merhaba Louise. - Çok bekledin mi?
Estava esperando à muito tempo?
Çok bekledin mi?
- Já chegaste há muito?
- Çok bekledin mi?
- Estás à espera há muito tempo?
Çok bekledin mi?
Você esperou muito?
Çok bekledin mi?
- Esperou muito tempo?
Hey Hank, çok bekledin mi?
Hank? Estás à espera há muito?
Çok bekledin mi? Uçağım gecikti.
Teve que esperar muito?
Faytonu çok bekledin mi?
Tiveste que esperar pelo eléctrico?
Çok bekledin mi?
Esperas-te muito tempo?
Beni çok bekledin mi?
Estás à espera há muito?
Çok bekledin mi?
Já está à espera há muito tempo?
- Çok bekledin mi DiNozzo?
Esperou muito, DiNozzo?
Çok bekledin mi?
Está há muito tempo à espera?
Çok bekledin mi?
Esperaste demais?
- Bunu söylemek için çok bekledin mi?
Esperou muito para falar nisso?
Çok bekledin mi?
Há muito tempo à espera?
Çok bekledin mi?
Estava à espera há muito tempo?
Selam, yakışıklı Çok bekledin mi?
Olá, borracho. Esperaste muito tempo?
Özür dilerim, çok bekledin mi?
Desculpe, esperou muito?
Bu iş beklemez. Çok bekledin mi?
Estavas à espera há muito tempo?
- Üzgünüm, çok bekledin mi?
Desculpa, esperaste muito?
- Çok bekledin mi?
- Estás aí há muito tempo?
Çok bekledin mi?
Porque demoraste tanto?
- Çok bekledin mi?
Estás aqui há muito?
Bunun için çok uzun bir süre bekledin, öyle değil mi? Evet. Neredeyse 20 yıl.
Como pode ver, a área em que estamos interessados está toda coberta de entulho das outras escavações.
Çok bekledin mi?
- Estás há muito tempo à espera?
Ben... daha çok direnç mi bekledin?
- Esperavas mais resistência?
Bunu bana söylemek için çok bekledin, değil mi?
Esperaste muito tempo para me dizer isso, não?
Çok bekledin, değil mi?
Esperaste muito, não foi?