English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ A ] / Anladın

Anladın traduction Russe

20,834 traduction parallèle
Anladın mı beni?
Вкуриваешь?
Anladın mı? O benim himayem altında Aisha.
Она под моей защитой, Аиша.
Anladın mı?
Ясно?
Anladın mı?
Ладно?
Anladın mı?
Поняла?
Ne demek istediğimi anladın.
Ты понимаешь, о чём я.
Bence anladın.
Думаю, понимаете.
Her dediğimi harfiyen yapacaksın, anladın mı?
Ты будешь делать все, что я скажу и когда скажу, ясно?
Her şeyi yanlış anladın ve hepsi benim suçum.
Ты всё неправильно понял, и это всё моя вина.
Anladınız mı? Bu tür muhabbetler işte.
Понимаете?
Yani üzerine düşeni yap ve evliymişiz gibi davran çünkü o seyahati kazanmadan buradan gitmem. Anladın mı?
Так что соберись и сделай вид, что мы женаты, потому что я не уйду отсюда без билета на круиз, ясно?
- Anladın mı?
М : - Поняла?
Her şeyi gördüğün zaman anladın.
Только начал думать, что меня уже ничем не удивить.
Sanırım gergin olduğunu anladın.
Видимо, вы со всем разобрались.
Catherine olduğunu nasıl anladın?
С чего ты взял, что это была Кэтрин?
Anladın mı?
Понимаешь?
Bunun yetmeyeceğini anladınız.
Ты осознаешь что этого не достаточно.
Bu benim suçum, anladınız mı?
Это моя вина, вы понимаете?
Bence anladın beni.
Я думаю, ты меня поняла.
Anladın mı?
Понимаете?
Anladın mı?
- Понял? - Да.
Anladın mı? Lee orada değil.
Ли там нет.
Anladın mı?
Вы поняли?
Nasıl ilerleyeceğini anladın mı?
( обычным голосом ) Вам ясно, как нужно действовать?
Pete senin çocuğun yok, o yüzden... Anladın mı?
Знаешь, Пит, у тебя нет детей, так что... — Может, знаешь...
Dediğimi anladın mı?
Ты понимаешь, что я говорю?
Galiba beni yanlış anladınız.
Знаете, наверно, у нас возникло недопонимание.
Bu hiçbir şey, anladın mı?
Мелочь, ясно?
Anladın mı salak herif?
Ты понимаешь?
Anladın mı beni?
Ни слова.
Ne demek istediğimi anladınız.
Мы пытаемся помочь Дороти.
Şimdi bana anladığını söyle.
Скажи, что поняла.
Ama bir gün tek şansımızın bu olduğunu anladık.
Но однажды, это казалось единственным выходом.
- Epey eşcinseldir tabii. - Evet, orasını anladım.
- Он милый парень.
Mark'ın kızının geleceği için parayı nereden bulduğunu sanırım anladım.
Кажется, я знаю, откуда у Марка деньги для дочери.
Anladım. Biletleri alamadığım için bana kızgınsın. Konuşmuyorsun benimle, öyle mi?
Понимаю, ты расстроена, что я слил тему с билетами, и теперь решила объявить бойкот?
O narsis sonunda aptal kürk paltosunun kendisini korumayacağını anladı mı?
Мистер самовлюбленность наконец понял, что его глупая меховая накидка его не защитит?
Dördüncü adımı anladığını söylemiyorum.
Я не говорю, что он целиком понял суть четвертого шага.
Daha çok anladığımız zaman da zayıflıklarını öğrenmek için daha çok şansımız oluyor, değil mi?
И чем больше мы узнаём, тем больше у нас шансов узнать об их слабостях, верно?
Ondan ne anladıklarını bilmiyoruz.
Нам неизвестно, что они о нём знают.
Gezi planlı yapmış olması, ya dünyanın en büyük tesadüfü ya da Luana peşinde biri olduğunu anladı ve kaçmaya çalıştı.
Это путешествие или самое большое в мире совпадение, или Луана знал, что кто-то хочет его убить, и старался уехать из города.
Gecikme havasında değil ı'm. I Eğer cephanelikte en malzemeleri baskın biliyorum. Rayna kaçtıktan sonra anladım.
Я не в настроение для задержки я знаю, что ты использовал запасы Оружейной понял это, когда Райна сбежала
- Anladın mı?
Он ничто. Понимаешь?
Anladım, anladım, şu yeni telesekreterlerden almışsın.
Я вижу, ты завел один из этих новых автоответчиков.
Ayrıca, bu ofiste ağzı sıkı olmanın önemini anladığını da bilmek zorundayım.
Кроме того, я должна знать, что вы понимаете, как важна дискретность в этом офисе.
Anladın mı beni?
Понял?
Her şeyi anladığını söylemiştin. Ne yapman gerektiğini bildiğini.
Ты сказал, что во всём разобрался, и знаешь, что нужно делать.
- Anladığını sanmıyorum.
- Я так не думаю.
Malware'in denetleyicilerimiz için deneme yaptığını anladık.
Мы выяснили, что червь ищет контроллеры!
Başkan Bush halka açıklayamayacağını anladı halkın karşısına çıkıp İran'ın nükleer silah ürettiğini bildiremezdi. Çünkü o zamanlar daha yeni bir fiyasko yaşanmıştı Irak'ta.
Президент Буш понимал, что он даже не может публично заявить, что иранцы разрабатывают ядерное оружие, т.к. к тому времени он потерпел полное фиаско в Ираке с оружием массового уничтожения.
David Sanger'i takiben arka planı anladım, kimin yaptığını?
Подсюжет понятен. Кто сделал это?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]