English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ B ] / Bakıyorum da

Bakıyorum da traduction Russe

875 traduction parallèle
Şöyle bir bakıyorum da pek de güzel oldun.
когда я смотрю на это... Ты – настоящая красавица.
Bakıyorum da, söylediklerinde gerçek payı var. Müstakbel Bayan Cronin, bakalım ne yapabiliriz?
3наешь, я сейчас посмотрел и, по-моему, понял, о чем ты толкуешь.
Bakıyorum da insanca olmaya başladın.
Ты становишься человеком. Думаю, мы должны благодарить за это вас.
Bakıyorum da, bir bakımdan çok şanslısın.
Я заметил, что в одном отношении вам повезло, месье.
Sana bakıyorum da bir mükemmellik görüyorm.
Я смотрю и не могу представить тебя фермером.
Bakıyorum da bu sefer yumruk falan savurmuyorsun.
Не такой задиристый на этот раз.
Ama bakıyorum da zıplamıyorsun.
Что же ты не пересядешь?
Bakıyorum da...
Мне начинает...
Bakıyorum da buranın müdavimi oldun.
Мне начинает казаться, что ты становишься у нас постоянным клиентом,
- Bir fotoğrafa bakıyorum da.
- Рассматриваю фотографию.
Bakıyorum da kimse benim kaportayla ilgilenmiyor!
Что-то не видно, чтобы кто-то обращал внимание на МОЙ кардан.
Bakıyorum da, sen de her zamanki boyundasın.
У тебя везде свои люди.
Bakıyorum da soruma cevap veremiyorsun.
Месье, это неопровержимое доказательство.
Bakıyorum da evliliğin hakkındaki iyi dileklerim yerini bulmuş.
Я уже поздравила тебя с браком. Теперь поздравляю с этим делом.
Sana bakıyorum da, aynı eski zamanlardaki gibisin, Eiko.
Ох, Эйко, гляжу на тебя и как будто снова возвращаюсь в прошлое.
Bakıyorum da yalnızsın.
Я вижу, вы одни.
Bakıyorum da sonunda dolabını tamir etmişler.
Я смотрю, они наконец починили твой шкафчик, Зик.
Aziz Taya Yortusu. İsmini Taya, Fyokla ve Khavronya'dan alan gün. Bakıyorum da epey kültürlü, eğitimlisin.
И вот уже слегка кружится голова...
Bakıyorum da dost anlayışın değişmemiş.
Вы так и не научились выбирать себе друзей.
Bakıyorum da iyileşmişsin.
Я вижу, что тебе уже лучше.
Size bakıyorum da Bayan Bland elinizi attığınız her işi başaracağınıza şüphe yok.
Ну, глядя на вас, миссис Блэнд, у меня нет никаких сомнений что вы имели бы успех во всём, за что бы ни взялись.
- Günaydın. Bakıyorum da hiç vakit kaybetmiyorsun?
- Доброе утро Вижу, ты не тратишь времени зря?
Bakıyorum da çok saldırgansın..... ama yakında saygılı olmayı öğrenirsin.
А ты прыткий малыш... но ты скоро научишься вести себя почтительнее.
Bakıyorum da keyfin yerinde.
Ну и?
- Bakıyorum da yazmaya yeniden başlamışsın. - Hastaneden çıktığım gün yazmaya yeniden başladım.
Начал, как только выписался из больницы.
Bakıyorum da, iyi anlaşıyorsunuz.
А, вижу, вы поладили.
Ah, bakıyorum da "Rush To Judgement" okuyorsun. ( Acele Hüküm )
Я смотрю, вы взяли "Стремглав к приговору".
Bakıyorum da özel ordunuzla gelmişsiniz, Poirot.
Вижу, прихватили с собой свою частную армию.
Şimdi bakıyorum da, istediğimiz uçağa atlayıp istediğimiz yere gidebiliriz.
Ты и я, мы можем прыгнуть в любой из этих самолетов и улететь туда, куда захотим.
- Bakıyorum da meşgulmüşsünüz.
Я вижу, Вы не теряли времени.
- Bakıyorum da bütün kuralları biliyorsun.
- Я вижу, что ты знаешь правила.
Büyükelçi G'Kar, bakıyorum da küçük keşif gezinden dönmüşsün.
Ааа, посол Гэ'Кар, смотрю, вернулись из своей небольшой экспедиции.
- Eldeki rakamlara bakıyorum da.
- Я перепроверю цифры ещё раз.
Bakıyorum da yeni bir silah edinmişsin.
Вижу, ты нашёл себе новое оружие?
Bakıyorum da, beyaz adamın metal parçalarından birkaç tane daha toplamışsın!
Ты продолжаешь собирать металл белого человека?
Bakıyorum da yakanda bir yıldız daha var.
Смотрю, у тебя добавилось пипов на воротнике.
Bakıyorum aynı zamanda burada Seattle'- da da çok hoş isabette bulunmuşsun.
Слыхал, что здесь, в Сиэттле, ты не скучаешь.
Artık etrafımdaki sıradan, basit ama hayatın zorluklarına göğüs gerebilen insanlara daha da sevgiyle bakıyorum.
С растущей любовью Я смотрел вокруг себя на простых, обыденных людей людей, которые могли порвать все связи.
Ama şimdi bakıyorum da, hayat hiç de öyle kolay değilmiş.
А теперь, я понимаю, что все не так просто.
Bakıyorum da yalnızsın.
- Да.
... ve ayrıca hayvanların bakımından da anlıyorum.
И даже львов!
- Bakıyorum da yerimi almışsın.
- Я смотрю, ты можешь меня подменить.
Bebek bakıcılığı yapıyorum da.
Я присматриваю за ней сегодня.
Olaya farklı bakıyorum ve buradaki pek çok kişi de aynı kanıda.
Я уверена, что моя точка зрения отражает мнение многих.
Neden bakıyorum, çünkü baktığım da birşey göremiyor muyum?
К чему поиски, которые ничего не дают?
Gelecek yıl Philly, bak buraya yazıyorum, Carnegie Hall'da çalacak.
В следующем году, Филли, с божьей помощью, она выступит в Карнеги-Холле.
Bakıyorum da, Nursie harika olmuş.
О, да.
Kafamı, kaldırıyorum, o da bakıyor.
Посмотрел вверх а она смотрит на это.
Aslında, bir bakıma katılıyorum da.
Вообще-то я с ней даже согласен.
- Davaya da ben bakıyorum.
- я веду его дело.
Oh, bakıyorum elmalı turta da var.
O, вижу у них есть яблочный пирог.
david 2467
davıd 24
darling 44
daddy 17
danny 1357
daniel 570
dana 196
dante 84
dash 20
data 848
daphne 369
dale 159
daria 27
daisy 193
dave 763
dane 24
dani 91
danke 21
dallas 215
daniela 44

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]