Bir yıldız traduction Russe
3,620 traduction parallèle
Bir yıldız olabileceğini kimse düşünmüyor.
Он никакая не звезда.
Hatırlatmak gerekirse, bu video seni bir yıldız yapacak.
Если мне не изменят память, это видео сделает тебя звездой.
Çünkü bir yıldız gemisi, sizin Asylum'a çarptı ve içinde biri var.
Потому что Звездолет врезался в ваше Убежище, и кто-то проник внутрь
Glee kulübünde Marley adında yeni bir kız var ve yeni bir yıldız olabilir.
В Хоре появилась новая девушка Марли, и она может стать новой звездой.
Stephanie artık büyük bir yıldız.
Стефани крупная кинозвезда теперь.
Bu şekilde bir yıldız olacağım.
Да! Моя результативность увеличивается на 40 %!
- Buraya bir yıldızı takip ederek geldik.
Мы прибыли сюда, следуя за звездой.
Bunun anlamı başka bir yıldızın daha olduğu.
Это значит, там должна быть ещё одна звезда.
Annem için bir yıldız o.
Это звезда... для мамы.
Herkes benim parlayıp sönen bir yıldız olduğumu düşünüyor.
Все считали, что я только однодневка.
İşte doğudan bir yıldız.
Звезда зажглась на востоке.
Ben bir yıldızım.
Чувак, я рок-звезда.
Constance'ın bir yıldızı varsa o da Blair Waldorf'tur.
Если в Констанс и есть звезда, то это Блэр Уолдорф.
Onu bir yıldız yapacaktım.
Я собирался сделать из нее звезду.
Seni Grace Kelly kadar büyük bir yıldız yapacaktım.
Я мог сделать из тебя звезду масштабов Грейс Келли.
Bir yıldız gemisini okyanusun dibine saklamanın ne kadar saçma bir fikir olduğunun farkında mısın?
Вы хоть понимаете, насколько нелепо прятать космолёт на дне океана.
Akabinde daha tekerleği bile yeni icat etmiş bir medeniyet okyanusun içinden yükselen bir yıldız gemisini görmüşler.
При этом цивилизация, которая едва изобрела колесо, увидела взлетающий из океана космический корабль!
Bir saat önce, bir Yıldız Filosu subayından saldırıyı üstlendiğine dair bir mesaj aldım.
Час назад я получил сообщение от офицера Звёздного флота, который признался в осуществлении этого взрыва.
Neden bir Yıldız Filosu Amirali 300 yaşındaki donmuş bir adamdan yardım istesin ki?
Зачем адмиралу обращаться к человеку, пролежавшему в заморозке 300 лет, за помощью?
Bu kasabada bir şeylere alışman gerek : Monoraylar, NASCAR yıldızı Jeff Gordon.
ох, вы знаете, в этом городе ты учишься приспосабливаться к таким вещам монорейке, звезде NASCAR-а Джеффу Гордону
Doğru ama meclis üyeliğinden senatörlüğe doğru politikanın yükselen yıldızı olduğundan fark etti ki böyle bir skandalın ortaya çıkmayacağından emin olması gerek.
Верно, но как только его политическая звезда взошла от конгрессмена до сенатора, он понял... что должен сделать всё, чтобы скандал никогда не всплыл.
- Üç evlilik yapmış yıldız gibi bu kedi de kalıcı bir yuvadan mahrum.
Это как трижды женатая восходящая звезда, этого кота лишили постоянного дома.
Çocuk yıldız, akranlarının ötesinde bir yetenek.
Ребенок-актер, уравновешенная не по годам?
O bir yıldız!
Она-звезда!
Savcılığın yıldız tanığı olabileceğin bir askeri mahkemeye çıkmam için bizi eve götürmeme yardım edeceksin.
Ты поможешь мне вернуться домой, к военно-полевому суду, Где ты будешь выступать в роли свидетеля обвинения.
Bence başarısız biri ve çok iyi bir Rock yıldızı.
Я думаю, что он неудачник и сумасшедшая рок-звезда.
"Biz, halk" ı paramparça eden bayraktaki yıldız ve çizgileri yok eden bir şey!
Всё. Это рвет на части наши конституционные права. Это удаляет звезды и полосы на флаге.
Burada Middle'da eğer yıldız bir sporcuysanız keyfiniz gıcırdır.
Здесь, на Среднем западе, если ты талантливый спортсмен, перед тобой открыты все двери.
Biz seni gerçekten bir gecede yıldız yapacağız.
Ты сам станешь такой звездой.
Söyleyemem çünkü söylersem onu bulup öldürürsünüz... Böylece yıldız tanığımdan olurum. Çünkü onunla işim bittiğinde seni, senin için çalışan şu iki palyaçoyu ve hayatın boyunca iş yaptığın herkesi uzun bir süre için hapse gönderecek, anladın mı?
Не могу тебе сказать, потому что если скажу, вы его найдете и убьете, а он мой лучший свидетель, потому что когда я его расколю, он отправит тебя и тех 2 клоунов, которые на тебя работают,
Kanada'da ergen bir pop yıldızıymışsın.
Ты была подростковой поп звездой в Канаде.
Millet, üzerinde yıldız olan bir şey bulun.
Народ, ищём что-нибудь, что выглядит как звезда.
Yahudi yıldızı şeklini bulamadım ben de normal bir kurabiye aldım parçalara ayırarak yıldız haline getirdim.
В магазине не было еврейской звезды, поэтому я купил тебе обычное печенье и сделал звезду сам, отломав кусочки.
Samimi bir takma ad ile hitap ediyorsun ama bir buçuk yıldır konuşmamışsınız.
Возможно потому, что вы поссорились. Вы обращаетесь к ней по привычному прозвищу, но все же вы не общались около полутора лет.
Bunca yıldır babasının ahlaksız bir ihtiyar olduğunu sandı şimdiyse tümörden kaynaklandığını kişiliğiyle alakası olmadığını biliyor ama çok geç ve- -
Она провела все эти годы думая, что он всего лишь грязный старик, а сейчас, она знает, что это опухоль и это не то, кто он, и так поздно, и....
Eski porno yıldızıyla karaoke yapmak isminden çok daha sıkıcı bir şeymiş.
Караоке с порно-звездой в отставке звучит интереснее, чем оказалось на самом деле.
Gayet cesur şekilde kel kalan bir sürü Hollywood yıldızı var.
Знаешь, куча голливудских знаменитостей носят свою лысину с достоинством.
Elimde eski bir Çin yıldız bıçağı var ve bilginiz olsun birçok insanın filmlerde bunu fırlattığını gördüm.
Это настоящий китайский сюрикен, и я вынужден предупредить тебя, я много раз видел, как их метают в фильмах.
İki yıl önce bir film yıldızına saldırmaktan tutuklanmış.
Проверка показала, что ее арестовывали 2 года назад за нападение на актрису.
ve siz üçünüz bir sonraki reyaliti şovun yıldızları olacaksınız,
Вы трое станете звездами следующего грандиозного реалити-шоу.
Orada benim için de bir yıldız var mı?
Говорил, там есть и моя звезда.
Bir yıldır olay yaşamadınız.
Вы целый год прожили без происшествий.
Burası ilk başta ünlü bir rock yıldızına ayarlanmış.
Здесь изначально должна была жить знаменитая рок-звезда.
Bir Gümüş Yıldız.
"Cepeбpянaя звeздa".
Yale'de birlikte okurken bir spor yıldızıydı.
Когда мы учились вместе в Йельском университете, он был звездой спорта.
Bunca şeyi beş yıldır görmediği bir kız için yaptı.
Всё ради девушки, которую он не видел пять лет.
Hedef : Yıldız Filosu veri arşivi. Artık yerle bir olmuş durumda.
Целью был архив данных Звёздного флота.
Gerçekten Yıldız Filosu'na zarar vermek isteseydi... - Bu sadece bir başlangıç.
Если он хотел нанести урон Звёздному флоту, то это может быть только началом.
Efendim, bir saldırı durumunda protokole göre Kıdemli Komutanlar'ın görevi ; Kaptanları ve İkinci Kaptanları Yıldız Filosu Karargahında, yani burada bu odada toplamaktır.
Сэр, в случае нападения, протокол требует, чтобы командование флота собрало капитанов и первых помощников именно здесь, в штабе Звёздного флота,
Ama Vulcan'ın yok edilmesinin sonucu olarak... Yıldız Filosu saldırgan bir tavırla uzayda araştırma yapmaya başladı.
Однако, после уничтожения Вулкана, ваш флот начал исследовать дальний космос и мой корабль был найден.
Bir oda dolusu silahsız Yıldız Filosu subayına ateş açtığını gördüm.
Ты на моих глазах открыл огонь по безоружным офицерам Звёздного флота.
yıldız 71
yıldızlar 59
yıldız gemisi atılgan 28
yıldız geçidi 34
yıldız tarihi 31
yıldız gemisi enterprise 86
yıldız filosu 141
yıldızfilosu 99
yıldızgemisi atılgan 46
yıldız filosu komutanlığı 17
yıldızlar 59
yıldız gemisi atılgan 28
yıldız geçidi 34
yıldız tarihi 31
yıldız gemisi enterprise 86
yıldız filosu 141
yıldızfilosu 99
yıldızgemisi atılgan 46
yıldız filosu komutanlığı 17
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yolunu buluruz 32
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yıl sonra 30
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yolunu buluruz 32
bir yere gitmiyoruz 22