Bir yolu var traduction Russe
1,850 traduction parallèle
Hakikate ulaşmanın sadece bir yolu var ve bu hiçbir şey ummamaktır.
Есть только один способ. Добраться до самой сути. но не ожидать ничего.
Bana göre yol alabilmemizin tek bir yolu var.
Ну, с моей колокольни вариант развития событий только один.
Bu işten sıyrılmanın bir yolu var.
Есть способ вылезти.
Baba olmanın bir yolu var, Robbie.
Малышом можно побыть только раз в жизни.
Bunu öğrenmenin yalnızca bir yolu var.
Есть только один способ узнать.
Ne kadar zarar verebileceğim hakkında hiçbir fikrin yok ve beni durdurmanın tek bir yolu var.
Вы даже не представляете, сколько хаоса это может вызвать, и есть только один способ меня остановить.
Tüm o e-postaları okuyup içindekileri iyi yönde kullanmanın bir yolu var mı bakacağım.
Я собираюсь проверить всю электронную переписку и посмотреть, есть ли что-то полезное для меня, чтоб можно было это использовать.
Tek bir yolu var.
Один.
Sanırım bunu öğrenmenin tek bir yolu var, değil mi?
Мне кажется, есть только один способ выяснить, так?
Ama yarattığım kötülüğü geri almanın bir yolu var.
Но есть ли способ для меня, чтобы отменить зло, которое я создала.
Tamam, sizinle bağ kurmasını engellemenin bir yolu var mı?
А есть какой-нибудь способ, чтобы прекратить ее связь с тобой?
Ölü kalmasını sağlamanın başka bir yolu var mı?
У вас есть способ получше убить её?
Marcus Salter'ın, kapalı bir hücreden kaçabilmesinin sadece tek bir yolu var.
Маркус Солтер мог сбежать из камеры только одним способом.
Nader'ı halletmenin bir yolu var mı diye soruyor. *
Хочет знать, нет ли какого способа обскакать Нэйдера?
Bu sorunu çözmenin bir yolu var.
Это один из способов решить проблему.
Tamam bunu yinede yapabilmemizin, bir yolu var fakat bizimle çalışman gerekecek.
Ладно, мы все еще можем это сделать, но ты должен работать с нами.
O zaman bunu anlamanın sadece bir yolu var.
Есть лишь один способ это выяснить.
Bunu bulmanın tek bir yolu var.
Ну, есть только один способ это узнать.
Astrid, Jones'un yerini saptamanın bir yolu var mı?
Астрид, вы можете настроиться только на Джонса?
Bir yolu var.
Есть один способ.
Ona ulaşabilmemin bir yolu var mı?
Как я могу до него дозвониться?
Başka bir yolu var mı?
А ты видишь другой выход?
Seni yaşatmanın tek bir yolu var.
Ты выживешь только так.
Ayrıca Chuck, Bilgisayar silme aletini yapmanın bir yolu var sanırım.
Она не будет реагировать, если не будет видеть Чак, ты можешь сделать устройство - подавитель
Aslında bir yolu var.
Как мы можем отплатить вам? есть способ.
Onu durdurmanın bir yolu var mı?
Можно ли как-то ему помешать?
Ne yapıyorlar? Revire gitmenin başka bir yolu var mı?
Есть другой путь в лазарет?
Alan, bu oylama konusunda beraberce hareket etmemizin bir yolu var mı?
Алан, есть ли какой-нибудь способ обдумать это голосование?
Ölümü aldatmanın tek bir yolu var.
Есть только один способ обмануть смерть.
Baba, bunun gerçekten sadece bir yolu var.
Пап, ну тут же только один смысл
Onları yok etmenin bir yolu var.
Есть единственный способ от них избавиться.
Bir tür operasyon dönüyor. - Plakaları bulmanın bir yolu var mı?
Ты можешь прогнать номера?
- Öğrenmenin de tek bir yolu var.
Да, что ж, есть только один способ выяснить это.
Onun yerine, kilometrelerce kesişen patika ve toprak yolu ve Taş Koyu'ndan günde iki kere kalkan bir feribotu var.
Но зато на многие километры переплетаются дорожки и тропинки, и паром приходит дважды в день из Стоун Коув.
Bir çıkış yolu var.
Тут есть дверь?
Benim bir dükkânım var. Marsha Yolu'nun orada bir tamirhane.
У меня лавка, мастерская на Вошаут Роуд.
Durun. Bir yolu daha var.
Ах да, есть другой способ
Sana gerçekten güvenebileceğimi kanıtlamanın bir tek yolu var.
Есть только один реальный способ для тебя доказать, что я могу тебе доверять.
Ve bunu yapmanın sadece bir tek yolu var.
И есть единственная возможность сделать это.
İyileşme yolu diye bir şey var ve biz o yolun üzerindeyiz.
Ты встал на путь исцеления, и теперь нужно идти по нему.
Leviathan'ı öldürmenin tek yolu üç düşmüşün kanı, düşmüş bir meleğin kanı bir Alpha'nın kanını ve düşmüş insanlığa hükmeden kişinin kanına ihtiyacınız var.
Убить левиафана можно только костью, омытой в крови трех падших. Кровь ангела. Кровь Альфы, кровь того, кто правит падшими людьми.
Kadınlar konusunda talihsiz kararlarınız oldu, ama başka bir yolu da var.
Слушайте, я знаю что у вас депрессия. Приняли плохие решения насчет женщин, но есть другой путь.
Tek bir kurtuluş yolu var : Erkek olmanın gereğini yerine getirmek.
Тут только один выход - я должен вести себя как мужчина.
Ocağın yukarısında bir şantiye yolu var.
Над карьером пролегает подъездная дорога.
Gus'la benim hiç fark edilmeden araştırma yapabilmemizin tek yolu var. Bir değil tam iki değişikliğimiz var, işte onlar.
У нас не один, но два поворота, и вот они.
Biliyor musun. Artemisteki herkesin sana iyi ve güzel bir şekilde bakma yolu var.
Ты знаешь, все в Артемиде, у них у всех такой хороший взгляд.
Bir yolu daha var.
Есть другой способ.
Ancak Güney Afrikalıların arasından bir grup müzisyen, söz yazarı ortaya çıktı,... ve onlar için, Rodriguez'i dinlediklerinde, tıpkı bir sesin onlara "Çocuklar, bir çıkış yolu var." demesi gibiydi.
Но из сообщества африкаанс выросла группа африкаанс музыкантов, поэтов и для них, когда они слышали Родригеза, как будто голос говорил с ними : "Ребята, есть выход. Выход есть".
Bu işin tek bir çıkar yolu var. O yüzden ikinizi de terk ediyorum.
Я вижу только один выход, я должна уйти от вас обоих.
Bunun bir tek yolu var.
Остается один выход.
Ama onu yenmenin bir yolu daha var.
Но есть другой способ победить его!
bir yolunu buluruz 32
bir yolunu bulurum 26
bir yolunu bulacağız 18
bir yolu olmalı 48
bir yolunu bulacağım 26
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
bir yolunu bulurum 26
bir yolunu bulacağız 18
bir yolu olmalı 48
bir yolunu bulacağım 26
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
varsın 16
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
var mısın 123
var ya 32
varsın 16
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir yazar 32
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yıl sonra 30
bir yere gitmiyorum 43
bir yere gidemezsin 16
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22
bir yıl önce 51
bir yere ayrılma 38
bir yere kaybolma 21
bir yere gitmiyorsun 28
bir yere gitmiyorum 43
bir yere gidemezsin 16
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yudum 17
bir yere gitmiyoruz 22
bir yıl önce 51
bir yere ayrılma 38
bir yere kaybolma 21
bir yere gitmiyorsun 28