Dışarı çıkacağım traduction Russe
268 traduction parallèle
Dışarı çıkacağım.
Я пойду на встречу.
Dışarı çıkacağımı söyledim.
- Я ухожу.
Bu gece dışarı çıkacağım zaten.
Значит, вечером я занята.
Dışarı çıkacağım zaman, Maruso ve Donton içerim.
А когда их нет, то марузо и донтон.
Dışarı çıkacağım.
Выйти, я хочу выйти.
Sadece burada birkaç saat oturacağım ve sonra dışarı çıkacağım.
Я буду ждать там несколько часов, а потом уйду.
Bazıları bunu anons etme ihtiyacı duyar. "Dışarı çıkacağım, çünkü bunu hak ediyorum." "Sarhoş olacağım, çünkü bunu hak ediyorum."
Но некоторые заявляют : меня будет не остановить!
Yemek yemeliyim. Sonra da dışarı çıkacağım.
Так, пожалуй, я поем, потом мне надо уйти.
- * Dışarı çıkacağım!
- * Мне надо выпутаться!
Elbiselerimi çıkarmak için dışarı çıkacağım.
Мне надо выпутаться из моей одежды.
Malzemeler için dışarı çıkacağım.
Пойду займусь припасами.
- Kirkland'le dışarı çıkacağım.
- У меня свидание с Киркланд.
Önce ben dışarı çıkacağım.
- ¬ ыведите его из зала. - ƒа, сэр.
Ben giymeyeceksem benimkini alacağını söyledi ve ben de alabileceğini, bir dakika içinde dışarı çıkacağımı söyledim.
Я согласилась и крикнула, что спущусь через минуту. И когда я...
Bana dışarı çıkacağımıza dair söz vermişti.
Я думала, Мануэль сделает меня ведущей. Он обещал.
Dışarı çıkacağım. - Yapma.
Всё в порядке.
Dışarı çıkacağım.
Мне нужно идти.
- Şu soytarılarla biraz dışarı çıkacağım.
- Я собираюсь ненадолго выйти с этими клоунами.
Dışarı çıkacağımızı sanıyordum.
Я думал, мы с тобой куда-нибудь сходим.
- Dışarı çıkacağım. - Dışarı mı çıkacaksın?
- Ты выберешься наружу?
Dışarı çıkacağım ve bunu sana ispat edeceğim... Tüm inancım ve duaların kayboldu!
Что вся ваша вера и все ваши молитвы беспочвенны!
Açın şu kapıyı, yoksa onu kırıp dışarı çıkacağım ve sizi yakalayacağım.
Откройте дверь, или я ее сломаю и схвачу вас!
Dışarı çıkacağım.
Выйти.
- Bak, dışarı çıkacağım.
Я пойду. Сожалею.
Tamam, bak, Okuldan sonra arkadaşlarımla dışarı çıkacağım.
После школы я иду гулять с друзями.
Sadece evde olduğumu haber vermek istedim... ve bu gece bir randevum, yani dışarı çıkacağım.
Я только хотел сказать, что пришел. А вечером у меня встреча.
Ben dışarı çıkacağımızı düşünmüştüm, o yüzden böyle giyiniverdim.
Я думала, мы куда-нибудь пойдем, вот и нарядилась.
Artık nasıl dışarı çıkacağım?
И как мне после этого на улицу выходить?
Ve sonra dışarı çıkacağım.
И потом я выйду отсюда.
Ben cuma gecesi dışarı çıkacağım.
Меня в пятницу не будет.
- Baba, dışarı çıkacağımı söylemiştim.
- Папа, я ведь говорила, что ухожу.
Kızlarla birlikte dışarı çıkacağım seninle sonra görüşürüz.
Я выйду прогуляться с девушками. Так что, наверно, увидимся позже.
Dışarı çıkacağım.
Идем. Мне жарко.
Aslına bakarsan ona bu akşam dışarı çıkacağımı söylemedim.
Вообще-то, я не сказал ей, что пойду.
Bu gece dışarı çıkacağım.
- Я иду гулять вечером. - Не в таком же виде.
Bu aksam dışarı çıkacağım. Akşam bunları yer misin?
Неужели ты не устаёшь слушать его целый день напролёт?
Sayım bitene kadar dışarı çıkacağını aklından bile geçirme.
Она уже сбилась со счета.
Ben biraz dışarıya çıkacağım, anne.
Мама, пойду прогуляюсь.
Gerçekten dışarıya çıkacağını mı düşünüyorsun?
Ты действительно думаешь, что она придет?
Bundan sonra çıkacağım kişiyi evden bile dışarı çıkarmayacağım.
Я собираюсь кое с кем на свидание, а я с ней еще никуда не выходил из дома.
Caroline ve Mrs Hurst dışarı çıkacağından pek fazla kalamadım.
Мой визит был недолгим, Кэролайн и миссис Хэрст куда-то спешили.
Kanun kaçağıyım, dışarıya çıkamam.
Я скрываюсь от закона и я не могу даже по улице пройтись.
Bu yüzden ben... ne bileyim çıkacağım. Dışarı.
Свалю куда-нибудь.
Bay Meyer park etmesi mi gerektiğini yoksa dışarı mı çıkacağınızı sordu.
Господин Майер спрашивает, парковаться ли ему, или вы сейчас выйдите?
Yani Trish daha sonra mı dışarı çıkacağız?
Итак, Триш, вечером встретимся?
Billy, Ally ve ben bu akşam dışarı çıkacağız. Bir çeşit kızlar toplantısı. Tamam mı?
Билли, мы с Элли сегодня планируем ночную девичью прогулку.
Dışarı mı çıkacağız?
На улицу?
Kendimi dışarı atmaya karar verdim "Asla bilemezsin" teorisinden yola çıkarak, mümkün olan her erkekle çıkacağım.
Я решила выйти в люди. Я собираюсь встречаться со всеми подряд под лозунгом "А вдруг".
Kim, Nick ve ben dışarı çıkacağız. Amcamın koca kıçlı Cadillac'ını alacağım.
О, я, Ким и Ник собираемся покататься, позаимствовав машину моего дяди, и..
Diyelim ki bunları yaptık. Hiç durdurulmadan 150 milyon dolarla dışarı mı çıkacağız?
Допустим, мы всё это сделаем и что же, мы потом выйдем оттуда со 150 миллионами и нас никто не остановит?
Yola ne diyorsun, tesadüfen geçenler olmaz mı? O kadar şanslı olduğunu düşünüyor musun bu gece birilerinin dışarı çıkacağını?
И кто, по-твоему, ходил бы тут живым ночью?
çıkacağım 19
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarda 41
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı gel 90
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarda 41
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarı mı 28
dışarıda bekleyin 38
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarı mı 28
dışarıda bekleyin 38
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32