Kay traduction Russe
36,703 traduction parallèle
Kimse kayıp birini bildirmedi.
Никто не заявлял о пропаже человека.
Yakıt aktarıcın kayıp.
Тут нет топливного реле.
Pekâlâ, telefon kayıtları elimde.
Так, я вычислил его звонки.
Cipher hâlâ kayıp.
Сайфер до сих пор в бегах.
Elini kaldırmış olan kişinin sözleri kayıtlarda yer almayacak.
Слова, сказанные при поднятой руке, записываться не будут.
Ayrıca Sör Stuart ilişkilendirmek tuhaf olsa da, kayıtlar bir zamanlar alayınızda olduğunu gösteriyor.
И, что странно, сэр Стюарт, в документах сказано, что он некоторое время находился под вашим командованием.
Bay Pettifer umarım ki, Afrika şubesinin malumatı da kayıt ofisinden Bay Wilton'ın malumatı kadar kapsamlıdır.
Мистер Питтифер, надеюсь, отчёт из Африки так же подробен, как и отчёт мистер Уилтона.
Tüzük kayıtlarına göre, Cornwallis isimli gemiye binerek Cabinda'ya gitmiş. Sonra da Antigua'ya gitmek üzere Influence isimli gemiye binmiş.
По судовым бумагам, он отправился в Кабинду на борту корабля "Корнуоллис", затем пересел на корабль "Инфлуэнс" и сошёл на берег в Антигуа.
Gemi kayıtlarını kontrol ettim ve İspanyollar gemiyi satın almadan önce gemi, saygıdeğer Doğu Hindistan Şirketi'ne aitmiş.
Я проверил судовой журнал и до того, как его изъяли у испанцев, оно принадлежало уважаемой Ост-Индской компании.
Kayıp güherçile hakkında kovuşturma açmalıyız.
Надо выдвинуть обвинение по факту пропажи селитры.
Kayıp koyun bu sabah sürüye döndü.
Этим утром заблудшая овца вернулась в кошару.
Aynı zamanda kayıkçım da olabilirsin. Yolları kullanamam.
Еще можешь быть моим паромщиком, мне нельзя передвигаться по дорогам.
Kayınbiraderim olur.
Это мой зять.
Londra'daki Lloyd's aracılığıyla Delaney Ticaret Şirketi'ni kayıt ettirdim.
Я зарегистрировал Торговую компанию Делейни в обществе "Ллойд" и оснащаю свой корабль.
Ben dışarı çıkayım Lucy.
Я выйду, Люси.
Annesinin, kızı kayıp olan bir arkadaşını ziyarete gelmiş.
Она приехала сюда к подруге матери, у которой дочь пропала.
Gecenin bu saatinde bunları bırakıp nasıl seninle çıkayım?
Как я все это брошу и уйду на ночь глядя?
O sihirli kürene iki gündür kayıp olan Billy'nin yerini de sorsana lan!
Ну спроси тогда свой шар, где носит Билли, которого нет уже два дня?
Kendisi kayıp bir FBI ajanıymış.
Он – пропавший агент ФБР.
Laura Palmer'ın günlüğündeki birkaç kayıp sayfada iki tane Cooper olduğuna işaret ediyor olabilir.
Недостающие страницы из дневника некоей Лоры Палмер. Они указывают на двух Куперов.
Sivil kayıplar çatışmanın yan ürünü olarak görülemezler.
Жертвы среди граждан - это не неудачный побочный эффект войны.
Sizin bulunduğunuz yerdeki seçim sandığında 367 kayıtlı seçmen varken 1.200 oy sayılmış.
Кабинка для голосования, та, которая у вас там установлена... 367 зарегистрированных избирателя. 1200 подсчитанных голоса.
Kayıplar vereceğiz.
Мы потеряем бойцов.
Kayıplar olacak.
Потери будут.
Sivil kayıplar var.
Есть гражданские потери.
Kentin güney doğu köşesinde sivil kayıplar var. Üçüncü takım.
Гражданские потери, юго-восточный угол города, третий взвод.
Koalisyon kuvvetleri adına bugün yaşadığınız kayıptan dolayı özür dilemek istiyorum.
От лица войск коалиции, хочу извиниться за потерю, которую вы пережили сегодня.
İkisi de kayıp gidiyor sanki.
- Мне кажется, что они от меня ускользают.
Bu bir kayıttır.
Это запись.
- Scott. - Bu bir kayıttır.
Скотт.
Kayıp parçalar ya da hasarlı kısımlar ile.
У всех из нас недостающие части или поврежденные детали.
Adımızı lekelediğin... Bu kayıp kız için bana meydan okuyacak kadar aşağılık mı olacaksın şimdi de?
И теперь ты поведешь себя настолько мелочно, что будешь требовать у меня этих потерянных девочек?
Büyük bir kayıptı.
Это была большая потеря.
Sokakları tıkayın.
Загородите улицы!
Ama kayıp.
Забытое.
200'den fazla adamım kayıp.
Я потерял больше двух сотен человек.
Teach ve Revenge kayıp.
- Мы не знаем, что с Тэтчем и "Местью".
Yana kay bakayım.
- Подвинься.
Neyse, Justin hâlâ kayıp mı?
Так что, Джастин до сих пор не нашёлся?
Kayıp falan değil.
Да он и не терялся.
Sıradaki kayıtta çok ama çok sessiz olmalısın.
В этот раз тебе стоит быть гораздо, гораздо тише.
Sıradaki bu kayıtta çok ama çok sessiz olmalısın.
При прослушивании следующей кассеты, ты должен быть очень тихим.
Kayıt kâğıdı dönüyor.
Вот листик, где вы можете записаться.
Sanırım kayıt listesinde ilk sırada Linda var.
И первая в нашем списке сегодня Линда.
Okuldan çıkıp kayıplara karışmış.
Он ушёл из школы и пропал.
Eminim kayıplara karışmamıştır.
Уверен, он не пропал.
Oğlumuz kayıp Matt!
Он пропал, Мэтт!
Kayıp falan değil.
Он не пропал.
Durun, ben de oynamak istiyorum! Kenara kayın.
Подожди, подожди, я хочу поиграть!
Kayıtları ele geçirirlerse biteriz.
Серьёзно, если доберутся до наших смс, нам конец.
Parayı kayıp mı ettin?
Потеряла?
kaya 48
kaybettim 177
kayıp 73
kaybettin 183
kayıt 59
kaybettik 72
kaybetmek 19
kaybol 495
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybettim 177
kayıp 73
kaybettin 183
kayıt 59
kaybettik 72
kaybetmek 19
kaybol 495
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybetti 30
kaynak 30
kaybeden 20
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybedersem 24
kaybolduk 72
kaybettiniz 25
kaynak 30
kaybeden 20
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybedersem 24
kaybolduk 72
kaybettiniz 25