Onlara traduction Russe
32,972 traduction parallèle
Söyle onlara.
Скажи им.
- Doğrudan değil ama şartların onlara zararlı olduğunu delil olarak gösterebilirler.
- Не напрямую, но условия труда не помогали выживать.
Bütün bu insanlar, onlara bir şeyler alan sevenleri olmadığı için buradalar bugün. Mürekkepli birayla onlara bunu hatırlatmasak olmaz mı?
Все эти люди пришли, потому что им некого любить и дарить всякое барахло.
Ve onlara çocuklarımın işi devralacağını söyleyeceğim.
И я скажу ему, что во главе дела встанут мои мальчики.
- Yeniden ayarlayacağım. Onlara sorarım.
Сейчас попробую перенести.
Bu sınıftaki hiçkimse onlara izin verilmeden konuşmaz.
В этом классе никто не говорит, пока его не спросят.
Onlara yardım edebilirim.
Я могла бы помочь им.
- Onlara yardım etmeliyiz.
Нужно помочь этим людям.
Ama onlara zorla kullandırmadım.
Но я не заставлял их использовать его.
O zaman söyle onlara...
Так что, скажите им...
Onlara bakıyordum ve...
Я смотрела на них и...
Onlara yaklaşıyoruz.
Мы приближаемся к ним.
Toretto onlara yolu açtı.
Торетто расчистил им путь.
Hazır olmadığımı söyle onlara.
Скажите им, что я не готов.
Onlara planları söylemeni istemiyorum.
Я не хочу, чтобы ты рассказывал им о планах.
Düşmanları kışkırtıyorsun James. Onlara ihtiyacın olacak evlat.
С твоими талантами наживать врагов, Джеймс, они тебе понадобятся, мой мальчик.
Onlara karşı koyan Londra'nın tüm iyi erkekleri Tilbury'de kıyıya vurdu.
Всех хорошие люди в Лондоне, которые противостояли им, умыли в Тилбери.
Bu yüzden meseleyle sen ilgilenecek ve onlara inanmıyormuş gibi görüşeceksin.
Поэтому ты с этим разберешься. Пригрози им недоверием.
Onlara neden barut satayım?
Так с чего бы мне продавать его им?
Onlara savaşın şimdi başladığını söyle.
Теперь докладывай. Началась война.
Onlara barutu verdiğiniz yer.
Местонахождение пороха, которые вы им дали.
Onlara yardım etmek için seçildiği insanlara ihanet edenlerin ağzına sıçayım!
Пошли вы, те, кто предал людей, которым вы должны были помочь!
Onları, Bay Jones'un kardeşlere kafayı taktığına ve onlara kişisel bir garezi olduğuna ikna edeceksin. Sonra arkamıza yaslanıp Mitchum kardeşlerin Bay Jones sorunumuzu çözmesini izleyeceğiz.
Убедишь их, что мистер Джонс сделал это из-за вендетты против братьев, а потом мы сядем ровно и будем наблюдать, как братья Митчем решают проблему мистера Джонса.
Onlara yardım etmek için seçildiği insanlara ihanet edenlerin ağzına sıçayım.
Идите в жопу, предатели тех, кто вас избрал!
- Anlaşmamız gereğince onlara bire bir tarifimi verdim fakat tarife uyduklarını sanmıyorum.
– По нашему договору я дала точные рецепты, но, по-моему, их не соблюдают.
Biz onlara karşı duracağız.
Мы ведь... должны бороться с ними.
Ölmeden önce onlara şöyle diyor :
Она обращает к ним свои последние слова :
Bazı generallerin savaşı bu kadar sevmesi sadece savaşta onlara gerçekten iş düştüğü içindir belki.
Вы можете сказать, что главная причина, по которой некоторые генералы так любят войну, заключается в том... что только на войне, они чувствуют себя действительно значимыми.
Onlara bakmak için burada olmayacaksam senin baktığını bilmem gerek.
- Когда меня нет рядом, мне важно знать, что ты можешь их защитить.
Monterey'de 30 bin insan var ama onlara rastlamadan yoga seansına bile gidemiyorum.
В Монтерее тридцать тысяч человек, а я не могу сходить на йогу, чтобы не столкнуться с ними!
Hayatımı bir nevi onlara borçluyum özellikle de TSSB'den sonra. Ben de bir bağış gecesi düzenleyip giderlerine katkıda bulunmak, hastaneyi açık tutmak istiyorum. Perry ile gelebilseniz harika olurdu.
Я много занималась и ветеранами, и особенно посттравматиками, поэтому затеяла тут небольшой благотворительный ужин, чтобы больницу не закрыли, и было бы просто здорово, если бы вы с Перри пришли!
Peki elektriği kontrol edebiliyorlarsa, onlara nasıl engel oluruz?
А если они контролируют молнию, как их остановить?
Onlara Hayalet Sürücüler diyoruz.
Их называют Призрачными Всадниками.
Onlara yardım ettiğimi düşünüyorsun çünkü ölü oğlumu geri getirdiler.
Думаешь, я помогла им, потому что они вернули моего мёртвого сына.
Onlara hala ihtiyacımız var.
Нам они ещё нужны.
Bence onlara gerçekte kim olduğunu söylemen gerek.
Может, расскажешь им, кто ты на самом деле?
Korkularını ellerinden aldım. Onlara acısını unutturmak için haşhaş sütü verdim ve sonra onları savaşmak için gönderdim. Ve hiçbiri geri dönmedi.
Я забрала у них страх дав им испить опийного молока, они забывали свою боль и затем я посылала их на бой никто из них не вернулся
Onlara verdiğin adlar bunlar mı?
Как мило.
- Onlara ne oldu?
Что с ними произошло?
Ama Dorothy, belki sen onlara yardımcı olabilirsin.
Но, Дороти, возможно ты можешь им помочь.
- Glinda onlara yardım edeceğini düşünmüştü.
Глинда думала, что ты сможешь им помочь.
Onlara silahlarını bırakmalarını ve bize katılmalarını söyle.
Прикажи им сложить оружие и присоединиться к нам.
Söyle onlara yoksa ölürsün.
Давай же, или умрёшь.
Şayet insanlar bizi ben adamların yerine eşleriyle oturduğumda daha iyi anlayacaksa eğer dünya onlara böyle daha mantıklı gelecek ve bu sayede otoriten artacaksa hatta rahatsız edici olsa bile seninle anlaşma yapmak istiyorum.
Если люди желают, чтобы я сидела с жёнами ваших солдат, если это успокаивает их и к тому же укрепляет ваш авторитет, то как бы ни было тяжело, я готова пойти на компромисс.
Şayet bir gün yine İngiltere'yle karşılaşırsak bence onlara verecek bir cevabımız olacaktır.
Однажды, если нам суждено увидеть Англию, нам придётся за это ответить.
Onlara kalacak yer ayarlarsanız memnun olurum, evet.
- Я был бы рад, если бы вы на это согласились.
Batıdaki çiftliklere yaptığımız baskınlarda onlara liderlik eden sen değildin.
Не ты вместе с ними грабил плантации среди ночи.
Bundan sonra ne olacağı konusunda da onlara cevap verecek kişi ben olacağım, sen değil.
И ответ дам им я, а не ты.
Erken gelmişler, onlara daha sonra gelmelerini...
- Нет. - Они рано, скажи им, чтоб пришли...
Ve sen evime gelip onlara saygısızlık ediyorsun.
А ты заявляешься сюда и оскорбляешь их?
Bu yüzden onlarla savaşmak için bahara ihtiyacımız var. Onlara kim olduğumuzu göstermek için.
Нам нужна весна, чтобы сражаться с ними, показать им, кто мы такие.
onlara sor 23
onlara bak 32
onlara dokunma 16
onlara iyi bak 17
onlara ne oldu 39
onlara ne olacak 28
onlara de ki 17
onlara ihtiyacım var 20
onlara dikkat et 20
onlara ne söyledin 20
onlara bak 32
onlara dokunma 16
onlara iyi bak 17
onlara ne oldu 39
onlara ne olacak 28
onlara de ki 17
onlara ihtiyacım var 20
onlara dikkat et 20
onlara ne söyledin 20
onlara söyledim 22
onlara ne diyeceğim 18
onlara söyle 45
onlara ihtiyacım yok 16
onlara güvenmiyorum 16
onlara yardım et 17
onlara ihtiyacımız yok 18
onlara söyleyeceğim 18
onlara göstereceğim 22
onlara göre 26
onlara ne diyeceğim 18
onlara söyle 45
onlara ihtiyacım yok 16
onlara güvenmiyorum 16
onlara yardım et 17
onlara ihtiyacımız yok 18
onlara söyleyeceğim 18
onlara göstereceğim 22
onlara göre 26
onları 229
onların 83
onlar 1179
onlar kim 116
onları seviyorum 37
onlar iyi 36
onlardan biri 72
onlar benim 87
onlar da ne 21
onlar da 64
onların 83
onlar 1179
onlar kim 116
onları seviyorum 37
onlar iyi 36
onlardan biri 72
onlar benim 87
onlar da ne 21
onlar da 64