Önce ben traduction Russe
5,987 traduction parallèle
Önce ben girerim.
Я пойду первой.
Ben de bir süre önce benzer bir şey yaşadım.
Не так давно со мной тоже такое было.
Önce ben mi hapları vereceğim?
Типа сначала я передаю таблетки?
- Önce ben seni görmezsem.
- Всенепременно.
- Önce ben seni görmezsem.
- Без всяких сомнений.
Bak. Düşman takımlarda olabiliriz ama bundan önce ben de bir kadınım ve bu savaşı tüm kadınların adına verdiğine inanıyorum.
Слушай, может, мы и участники хоров - противников, но я прежде всего женщина, и мне кажется, что ты сейчас борешься за всех девушек.
Parayı Tyler'dan önce ben aldığım için teşekkür ediyor olmalısın.
О, да ты меня благодарить должен за то, что я добрался до них раньше Тайлера.
Ve neyse ki raporunu herkesten önce ben gördüm.
К счастью, я увидела отчет о тебе раньше остальных.
Sen devralmadan önce ben sistem yazılım paketlerini güncelliyordum.
Я поступил бы так же, будь я на твоем месте. До того, как ты начал тут рулить, я занимался обновлением пакетов системного ПО.
Önce ben sordum.
Я спросил первым.
Waller'ı önce ben bulacağım.
Я первым найду Уоллер.
Önce ben bulmam lazım onu. Telefonuna bakmıyor.
Ее ищут, я должен найти первым.
Dizimi sakatlamadan önce ben de St. John'da basketbol oynardım.
Я играл за "Сэнт-Джонс", пока не получил травму.
Lütfen bırak da ben konuşayım önce.
Позволь мне начать, пожалуйста.
Çoktan bildiğin gibi Blaine ve ben bir kaç güne New York'a gideceğiz ama gitmeden önce bizi bir araya getirdiğin için sana teşekkür etmek istedik.
Мы бы хотели с тобой поговорить. Как ты уже знаешь, через пару дней мы с Блейном уезжаем в Нью-Йорк, но перед этим нам хотелось поблагодарить тебя, что свела нас вместе.
Yoksa önce onlar parayı verecek, sonra ben hapları mı vereceğim?
Или сначала они дают деньги, и тогда я отдаю таблетки?
Posta kutusuna koymadan önce telefonumu hep kapatırım ben.
Я всегда выключаю телефон перед тем, как положить его в ящик.
Toplanmadan önce bilirsin işte, ben hallettiğimizden senin kadar emin değilim.
Эй, слушай, пока ты не ушёл, знаешь, я не настолько уверен, как ты, в том, что эта песня идеальна.
Endişelenme, "çocuklar önce gelir" durumuna alışığım ben.
Не переживай, я сам привыкаю к тому, что дети важнее всего.
Ama ben yarın şehir dışına çıkıyorum, çıkmadan önce ona veda etmek istedim.
Но меня завтра не будет в городе, а я хотела попрощаться.
Eğer başka birisi olmayı bu kadar arzu ediyorsan neden "ben" olmuyorsun? Ama önce şu diğer 1000 kâğıdı ver.
И если ты так сильно хочешь быть другим, почему не мной?
Her şeyden önce, ben seninle oldum demedim.
Во-первых, не думаю, что подкатываю к тебе.
Açıkçası ben daha önce bunları yaptım.
Мы же все это делали раньше.
- Önce ben.
- Я первый.
Ben... Tamam. Önce sen konuşmak istiyorsan, bu da gayet iyi.
Я не должен был... ладно...
Ben.. Böyle bir şeyi daha önce hiç...
Признаюсь, я впервые в таком заведении.
Ben... Ben daha önce hiç görmedim.
Я его раньше не видел.
Peki, Danielle, ben buraya bir saat önce sipariş ettiğim belgeleri almaya geldim, ve 15 saniye içinde vermezsen, bugün son günün olacak.
Я здесь, чтобы забрать документы, которые заказала час назад, и если я не получу их через пятнадцать секунд, вы завтра отсюда вылетите.
Ben doğmadan önce bile vardı.
Блин, это был старый афоре я родился.
Ben daha önce hiç kar görmedim.
Я никогда не видела снега!
Ama havuza girmeden önce, duş alman gerekiyordu. O yüzden ben de alırdım ama mayo ve tişörtümle birlikte.
Но перед бассейном надо принять душ, я так и делала, но я была в плавках и футболке.
Şimdi işime yeni işler eklendiği için ihtiyacım olan yalnızlığı bulacağım ön odayı geçen yıl olduğu gibi yine ben alacağım çünkü Virginia az önce okula geri döneceğini söyledi.
Я займу ту же гостиную, что и в прошлом году, чтобы в одиночестве выполнить ту дополнительную работу, которая у меня появилась с момента, как Вирджиния решила вернуться в университет.
- Ne dedim ben sana az önce?
- Я что только что сказал?
Ben diyorum ki önce biz bulalım.
Предлагаю опередить их.
Ben buraya gelmeden önce olanları bilmiyorum ama hislerini tahmin edebiliyorum evlat.
Может я и не знаю всего, что случилось до того, как я сюда попал, но я знаю что ты чувствуешь, сын.
Ben Başkan Wallace, az önce on adamımı öldürenlerle konuşuyorum.
Это президент Уоллес говорит с людьми, которые убили его десять человек.
Cevap vermeden önce, hatırlamanızı isterim ki, ben sizi asla yüzüstü bırakmam.
И прежде, чем вы ответите, вспомните, я никогда вас не подводил.
Müfettiş Harris, ben McKinley'nin müdürü olmadan önce öğrencilerimizin Alabama'nın birinci sınıflarından daha aptal olduklarını herkes biliyor.
Управляющий Харрис, не секрет, что до того, как я стала директором МакКинли, наши ученики были тупее, чем первоклассники в Алабаме.
Hepinizi bugün buraya topladım çünkü Blaine, Kurt ve ben konuşuyorduk ve. birkaç dakika önce The Warblers'ı rakibimiz olarak görsek de,... artık onları arkadaşlarımız ve müttefiklerimiz olarak görmemizin zamanı geldi.
Я собрал вас здесь сегодня, потому мы с Куртом и Блейном поговорили, и, хотя раньше Соловьи были нашими соперниками, пришло время принять их как друга и союзника.
Plan şu. Britt ve ben düğünden önce birbirimizi gelinlikle görmek istemiyoruz.
Бритт и я не хотим видеть друга друга в подвенечных платьях до свадьбы.
Tamam, evet, ben birkaç gün önce bir şey duydum ben. Bilmeniz, adam kaçırma aranan olmak, ama hakkında o benim suçum değil.
Ладно, пару дней назад я подслушал, что тебя разыскивают за похищение, но это не моя вина.
Ben mi yanlış görüyorum yoksa Nik az önce babamızla bilgi alışverişi mi yaptı?
У меня начались слуховые галлюцинации, или же Ник просто поговорил с нашим отцом?
Şişeyi ben almadan önce değiştirmiş olmalı.
Она наверно заменила ампулы до того, как я её взял. Масео!
- Çünkü fark ettim ki her günü dolu dolu yaşamalıyız. Ben de sana ölmeden önce yapılacaklar listemizden bir şey aldım.
- Потому что я осознала, что мы должны проживать каждый день на полную, поэтому я дарю тебе кое-что из твоего листа предсмертных желаний.
Ben daha önce bu lanet prosedürü hiç yaşamadım.
Я не проводила такую процедуру раньше.
- Ben gitmeden önce söylediğin...
- То, что ты сказала перед моим уходом...
Ben önce babanın kucaklamasını bekle dedim.
Я сказала подождать, пока папа сам тебя не обнимет.
Bırak ilk önce onunla ben konuşayım, lütfen.
Прошу, дай мне с ним сначала поговорить.
Aslında, Ben daha önce hiç k-l-i-t-o...
Более того, я никогда не говорила о моём ка-эль-и-те-о...
Keşke önce arayıp haber verseydiniz, ben de tam çıkıyordum çünkü.
Надо было вам позвонить. Просто хотела задать вопрос лично, не по телефону. Я ухожу.
Çocuk doğmadan önce baş başa seyahate çıkacaktık. Sadece o ve ben.
Попутешествовать вдвоём, только она и я, перед рождением ребёнка.
önce ben sordum 18
önce ben geldim 22
önce ben gördüm 23
beni 794
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
önce ben geldim 22
önce ben gördüm 23
beni 794
benoit 19
benjamin 230
bender 52
benedict 20
benny 335
bennett 94
bentley 21
ben seni seviyorum 69
benes 21
bennet 26
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
ben seni seviyorum 69
benes 21
bennet 26
benson 89
benton 317
benito 18
ben öldüm 53
ben oldum 16
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
ben seni istiyorum 18
ben de seni seviyorum 508
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
bence 1190
bende seni seviyorum 38
beni bırakma 249
ben seni istiyorum 18
ben de seni seviyorum 508
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
bence 1190
bende seni seviyorum 38
beni bırakma 249