Benim için fark etmez traduction Russe
182 traduction parallèle
İster git, ister kal, benim için fark etmez.
Мне безразлично,.. ... останешься ты или нет.
Şahsen Binbaşı, ne olursa olsun, benim için fark etmez.
Лично я, майор, приму то, что будет!
Benim kimsem yok, o yüzden benim için fark etmez.
У меня нет никого, так что решать не мне.
- Ne? - Benim için fark etmez.
Мне это безразлично.
Benim için fark etmez sonuçta iki kamyonda gidecek.
Какой смысл, если мы все равно поедем?
- Benim için fark etmez.
- Мне все равно кому.
Benim için fark etmez.
Весьма уместно.
Benim için fark etmez.
Ну, я не возражаю.
Benim için fark etmez... çıplak bir kılıç.
Он был такой же, как я.
Benim için fark etmez.
Неплохая идея!
Benim için fark etmez. Yasuke!
Я не против.
Benim için fark etmez.
- Правда это или нет, мне всё равно.
Benim için fark etmez.
Мне абсолютно всё равно.
Benim için fark etmez. Sizi temin ederim, burada enfes bir akşam yemeği yiyeceksiniz.
Уверяю, дамы и господа, что ужин будет великолепный.
Benim için fark etmez.
А по-моему, все одно и тоже.
- Benim için fark etmez.
Мне все равно.
Bu gece ne yapmak istersin? Benim için fark etmez.
Что будем делать ночью?
Benim için fark etmez.
Мне все равно, куда ехать.
Benim için fark etmez.
Для меня это не имеет значения.
Benim için fark etmez. İstediğini yap.
Мне всё равно, делай что хочешь!
Benim için fark etmez. Ben payımı alırım.
Мне неважно, свою долю я имею
Benim için fark etmez. Ne olursa olsun güzel bir kadınsın.
Так или иначе по-моему, вы - прелестная женщина.
Korumaya alınması benim için fark etmez.
Эта oхpана нихуя для меня не значит.
Olur, benim için fark etmez.
Конечно, я не против.
- Benim için fark etmez.
- Ну и что.
Benim için fark etmez zaten ne zaman açar bilmem ben.
А мне все равно. Я не знаю, когда он открывается.
Benim için fark etmez.
Чего вы хотите на ужин? Мне все равно.
Bak, kal ya da gel, uyu ya da uyuma, benim için fark etmez.
Послушай, идти или не идти, спать или не спать - мне все равно.
Benim için fark etmez.
А мне как-то без разницы.
Bütün Cheapside'ı dolduracak kadar dayıları olsa da benim için fark etmez.
Хоть весь Чипсайд засели их дядями, девушки-то все равно милые.
- Benim için fark etmez.
- Мне все равно.
Benim için fark etmez.
Мне всё равно.
Peki, efendim. Federal yasaları çiğnemek, benim için fark etmez.
Хорошо, сэр, если вы хотите неприятностей, пусть будет так.
Benim için fark etmez.
Меня это не заботит.
Benim için fark etmez.
Я курю все.
Benim için fark etmez.
Мне это не важно.
Benim için fark etmez.
Лично я не против.
Benim için hiç fark etmez.
Огорчаться я не буду.
- Ne düşündüğüm fark etmez. - Benim için eder.
- Что я думаю, не имеет значения.
Benim için fark etmez.
Мне все равно.
Benim için hiç fark etmez.
Я убью и вас, мне это безразлично.
- Çok pişmiş olmasın mı? - Benim için fark etmez.
- Вам корочку?
Benim için hiç fark etmez.
А мне наплевать.
Buna bahane de denebilir. Benim için fark etmez.
Это же разумно.
Hiç fark etmez benim için.
Думаете, мне не всё равно.
Benim için fark etmez, ben annen için söylüyorum.
Мне всё равно. Я это говорю из-за твоей матери.
- Tamam, içme. Benim için hiç fark etmez.
- Не хочешь - не надо.
Aranızda halledin. Hangisi olduğu benim için fark etmez.
Сами, ребята, решайте, кто останется.
Benim için fark etmez.
Можешь ее трахнуть, мне все равно.
Benim için fark etmez!
Мне всё равно!
İsrailli, İngiliz... benim için pek fark etmez.
Израильтяне, британцы... мне без особой разницы.
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için 458
benim için yap 39
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için 458
benim için yap 39