Been waiting long tradutor Turco
984 parallel translation
Been waiting long?
Çok beklediniz mi?
- Been waiting long?
- Uzun zamandır mı bekliyorsunuz?
Have you been waiting long?
Çok bekledin mi?
Have you been waiting long?
Çok mu bekledin?
- Have you been waiting long?
- Bekleyeli çok oldu mu?
You've been waiting long.
Uzun süredir bekliyorsunuz.
- Been waiting long?
- Çok bekledin mi?
Have you been waiting long?
Çok mu beklettim?
- Have you been waiting long?
- Uzun süredir mi bekliyorsun?
- You been waiting long?
- Uzun zamandır mı bekliyorsun?
- Have you been waiting long?
- Çok mu beklettim? - Hayır.
I've been waiting so long for you.
Seni ne zamandan beri bekliyordum.
I've been waiting so long for him.
Onu uzun zamandır bekliyorum.
- I been waiting a long time.
Uzun zamandan beri bekliyorum.
They've been waiting a long while.
Uzun süredir bekliyorlar.
The grandfather's been waiting for me... such a long time.
Büyükbabam çok uzun süredir beni bekliyor.
I guess I was a little too stunned to say thank you... but you know how it is when you've been waiting for something for a long time.
Yaşadığım şoktan teşekkür etmeyi unutmuş olabilirim ama bir şeyi bu kadar bekledikten sonra işler nasıl bir hâl alır bilirsiniz.
I've been waiting such a long time, and I haven't seen a thing.
Uzun zamandır bekliyorum, hiçbir şey görmedim.
How long you've been waiting?
Ne kadar vakittir bekliyordun?
He ought to know better than that, when I've been waiting so long...
Onu görmek için sabırsız bir şekilde uzun süredir beklediğimi...
How long have you been waiting for this submarine?
Ne kadar zamandır denizaltıyı bekliyorsunuz?
He'd been waiting there a long time for the job.
İş için uzun zamandır orada bekliyormuş.
Everything's getting cold, and you know how long we've been waiting for you.
Her şey soğuyor. - Sizi bekliyoruz.
I've been waiting a long time for that kiss.
Uzun zamandır bu öpücüğü bekliyorum.
The dinner's been waiting a long time.
Akşam yemeği uzun süredir bekletiliyor.
I've been waiting so long for things to be like this.
Böyle olması için öyle uzun zaman bekledim ki.
Oh.. I've been waiting a long time to hear you say that.
Bunu söylemeni ne zamandır bekliyorum.
We been waiting a long time for this.
Bunu görmek için çok uzun zamandır bekliyorduk.
I've been waiting for a chance like this for a long time...
Hep bu anı bekledim...
I know you've been kept waiting a long time but the drawings you submitted for our building are so unusual that we find it difficult to decide.
Sizi uzun süredir beklettiğimizin farkındayım ama bankamız için verdiğiniz çizimler o kadar farklı ki karar vermekte zorlanıyoruz.
It seems my father's been waiting a long time to get at T.C.
Öyle görünüyor ki babam T.C.'yi ele geçirmek için uzun süredir bekliyor.
It's been a long hour waiting.
Dakikalar saat kadar uzun Aleta.
We've been waiting for this moment for a long time.
Bu anı uzun zamandır bekliyorduk.
I've been... waiting for you a long time.
Seni uzun süredir bekliyordum.
I've been hanging around this Godforsaken place for two long years waiting for you.
Tam iki koca yıl boyunca seni bekleyerek bu Allah'ın çölünde oyalandım durdum.
How long you been waiting up there?
Burada ne kadar zamandır bekliyordun?
You've been waiting so long now.
Çok uzun zamandır bekliyorsun.
How long have you been waiting?
Ne kadar oldu?
How long have you been waiting?
Ne zamandır bekliyorsun?
- I've been waiting a long time.
- Çok bekledim.
You've been waiting a long time for this, eh?
Bunun için uzun süre bekledim ha?
Margaret, my dear, we have been waiting a very long time.
Margaret, canım, çok uzun bir süredir bekliyorduk.
- Have you been waiting long?
- Çok oldu mu geleli?
I think you've been waiting a long time for it.
Bunu çoktan beri bekliyordunuz sanırım.
That's how long I've been waiting for you.
Ne kadar zamandır bekliyorum biliyor musunuz?
The poor thing has been waiting so long for this trip with her boyfriend.
Uzun zamandır nişanlısıyla bu yolculuğa çıkmayı bekliyor.
Mr. Brtko has been waiting quite long already.
Bay Brtko, epeydir bekliyor zaten.
I've been waiting for this moment since a long time.
Uzun süredir bu anı bekliyordum.
I've been waiting a long time to meet you.
Uzun zamandır sizinle tanışmayı bekliyordum.
You been waiting tables as long as I have, you get to know the types.
Benim kadar uzun servis yapsan, sen de bu tipleri tanırsın.
Have you been waiting for me long?
Çok beklettim mi?
long 842
long island 52
longer 83
longing 24
longinus 18
longmire 43
longo 16
longitude 31
long live the king 168
long live the queen 48
long island 52
longer 83
longing 24
longinus 18
longmire 43
longo 16
longitude 31
long live the king 168
long live the queen 48
long night 48
long time no see 414
long time 721
long hair 55
long may she reign 18
long legs 25
long live the emperor 20
long john 18
long hours 24
long story short 168
long time no see 414
long time 721
long hair 55
long may she reign 18
long legs 25
long live the emperor 20
long john 18
long hours 24
long story short 168
long day 136
long live 36
long life 29
long live liberty 21
long overdue 19
long way 22
long gone 44
long enough 113
long time ago 200
long shot 24
long live 36
long life 29
long live liberty 21
long overdue 19
long way 22
long gone 44
long enough 113
long time ago 200
long shot 24