Crossed us tradutor Turco
148 parallel translation
Who crossed us up on the stage today?
Bugün arabada işimize taş koyan kimdi?
A tornado that double-crossed us and went to Texas.
Üzerimizden iki kez geçip Teksas'a ilerleyen bir kasırga.
HE'S CROSSED US.
Bize karşı geldi.
- That old man of yours crossed us.
- Senin ihtiyar bizi aldattı.
The little rat double-crossed us.
Küçük sıçan bize 2 tur bindirdi.
But our big brother has double-crossed us to get all the reward for himself.
Ama büyük kardeşimiz ödülü tek başına almak için ikili oynadı.
Neyron double-crossed us.
Neyron ikili oynadı.
Bitch, you double crossed us!
Orospu, ikili oynadın!
Jelly Roll is the one who double-crossed us, not Joe.
Jelly Roll bizi tuzağa düşürdü, Joe değil.
I don't think Yueh-hsin has double crossed us
Yueh-hsin'nin 2 taraflı oynadığını sanmıyorum
She double crossed us, we can fight this.
Bizi iki kere aldattı. Bununla mücadele edebiliriz.
Look, Michael double-crossed us.
Michael bize kahpelik yaptı.
The CIA have double-crossed us.
CIA bizi aldattı.
- Dodge double-crossed us.
- Thomas bizi tuzağa düşürdü.
Then he double-crossed us.
Sonra bize ihanet etti.
Well, if it isn't our little buddies who double-crossed us!
Bize ihanet edenler küçük dostlarımız olmasa neyse!
We should've killed her the first time she crossed us.
Bize ilk kazık attığında onu öldürmeliydik.
Miss Crock double-crossed us!
Bayan Crock bizi aldatmış!
She double-crossed us.
Bizi aldattı.
He double-crossed us with that Chinaman from the damn train!
Çinli adamla bir olarak o kahrolası trende bizi kandırdı!
- Looks like Lydecker double-crossed us.
- Görünüşe bakılırsa Lydecker ikinci kez kazık attı.
They double-crossed us and you were killed.
Anlaşmayı bozdular, ve seni öldürdüler.
If it wasn't him that double-crossed us, then who?
Eğer ihanet eden o değilse kimdi?
That bitch double crossed us.
Sürtük bizi dolandırdı.
You double-crossed us.
Sen bize ihanet ettin.
The seller double-crossed us.
Satıcı bizi saf dışı bıraktı.
Andrew double-crossed us?
Andrew bize kazık mı attı?
Frank, take a ride up river and see if they crossed ahead of us. If they cut our track, it's gonna put us between a rock and a hard place.
Frank, nehir yukarıya git, bak, ve eğer bizim önümüze geçmişlerse izimizi bulmamaları için, kayalık alanda gitmeliyiz.
It could be anybody, of course, but what crossed my mind was suppose Bill's having us watched, huh?
Ama bir an için aklımdan... Bill bizi izlettiriyor olabilir mi?
It was not meant to be crossed by us.
Onu aşmak bizlere göre değildir.
Before Hero Shiu crossed the bridge, he directed us to wait for you here!
Shiu Bey ölmeden önce... sizi burda... karşılamamızı istedi!
Look how close we are! What, are you lettin'us get our wires crossed now?
Kafamızın karışmasına izin verme.
They crossed behind us.
Şimdi arkamızdalar.
I have been here before, so don't tell us we have crossed the border when we haven't.
Buraya daha önce de gelmiştim, o yüzden daha geçmeden sınırı geçtiğimizi söyleme.
You have crossed the last great frontier and you have shown us what we are :
Sizler son büyük sınırı geçtiniz ve bize ne olduğumuzu gösterdiniz :
Unless, of course, I got my wires crossed and you caught us speaking without a per... clam it, wise guy!
Yoksa hata yaptımda... bizi konuşurken yakladın... Sesini kes, akıllı çocuk!
So both of us are just gonna have to keep our fingers crossed, okay?
Şimdi ikimiz de parmaklarımızla işaretli yerden tutacağız tamam mı?
But that idea of sex... with other men, you know, it crossed my mind, as it has done with most of us, probably.
Ama bu başka bir erkekle seks yapma fikri aklıma geliverdi. Muhtemelen pek çoğumuzun gelmiştir.
Reports in from Syria inform us that a British soldier crossed the border in the area where you were captured.
Suriye'den gelen bilgilere göre bir İngiliz askeri sizin yakalandığınız bölgede sınırı geçmiş.
Besides us, there's only one other name that's not crossed out.
Bizim dışımızda, sadece bir tane çizili olmayan isim var.
Long enough for us to investigate reports that you'd crossed over to the other side.
Karşı tarafa geçtiğini gösteren raporları incelememize yetecek kadar?
She double-crossed us.
Bizi kandırdı!
The ones that crossed the ocean... that brought with us to America... the villages of Russia and Lithuania.
Okyanusu geçenlerden Rusya ve Litvanya'nın köylerini bizimle birlikte Amerika'ya taşıyanlardandı.
US President Woodrow Wilson crossed the Atlantic to put his idealism to the test.
Amerika Başkanı Woodrow Wilson felsefesini test etmek için Atlantiği geçti.
We have all of us, since we have heard of the accident, made the... the sign of the cross and a mental calculation as to how recently we had crossed by it and how soon we had intended crossing by it again.
Biz kazayı duyanlar, istavroz çektik. Ve ne kadar sık bunu yaptığımızı düşündük. Ve ne kadar sık yapmayı düşündüğümüzü.
If I wanted to expose you, I could have done that six months ago when that file first crossed my desk. Expose us as what?
Eğer seni maruz istedim, olabilir yapılan altı ay önce bu dosya ilk masamın geçti zaman ne olarak bize Açığa
We crossed out names of the dead after we burned the fuselage, so should be a full roster of the rest of us.
Uçağın gövdesini yaktıktan sonra bütün ölülerin isimlerini çıkarmıştık. Kalanların tam bir isim listesi olmalı.
It suddenly crossed in front of us.
Birden önümüze çıktı.
At 3 : 32 this morning, Paris time, US President George Bush announced to this nation the start of the military operation : Iraqi lines south of Basra have been crossed
Bu sabah 03 : 32'de ABD başkanı George Bush yaptığı açıklamada operasyonun başlatıldığını ve ilk Iraklı grupların Basra'nın güneyinde sınırı geçtiğini bildirdi.
The fact that he crossed state lines will let us put him away indefinitely under federal antistalking laws.
Aslında eyalet sınırlarını geçmişse federal kanunlara göre onu süresiz olarak hapse atabiliriz.
And it seems that some of us crossed the sea.
Söylentilere göre okyanusu geçenler bile varmış.
useful 59
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
us too 58
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136