Fan mail tradutor Turco
178 parallel translation
I gotta count my fan mail.
Hayran mektuplarımı saymam lazım.
Is that what you figured... even after the fan mail you knew about that I got in the can?
Hapiste bana gelen hayran mektuplarını gördükten sonra bile mi?
- How's the fan mail this morning?
- Bu sabah hayran mektupları nasıl?
So much for fan mail.
Hayran mektupları için bu kadar yeter.
I guess it's what you'd call fan mail.
- Sanırım sizin fan mektupları dediğiniz şeyler.
The fan mail.
Hayran mektupları.
Want to read my fan mail?
Hayran mektuplarımı okumak ister misin?
Lose the deep-sea helmet, guy, and quit monkeying around. Medusa's been getting a lot of fan mail lately.
Şu derin deniz miğferini kafandan çıkar ve dalga geçmeyi kes adamım.
Lieutenant, we get hundreds, maybe thousands of calls and letters each week, fan mail.
Her hafta binlerce mektup geliyor. Hayran mektubu.
He's the first man in the history of Armed Forces Radio to get fan mail.
Ordu radyosunda hayran mektubu alan ilk kişi olmuş durumda.
More fan mail.
Hayran mektuplarına devam.
Because she said when she'd be living in California and doing her TV shows, she'd make me her assistant, and I'd have to drive her around places and help her answer her personal fan mail.
Çünkü şöyle derdi, Kaliforniya'da çalışırken, kendi programını yaparken onun yardımcısı olacaktım ve de onu bir yerlere bırakmam gerekecekti. Hayran mektuplarına cevap verecektim.
Answering the fan mail is something to do.
Hayranların mektuplarını cevaplamak da bir şeydir.
I got fan mail. Oh, and I think we all know what little handyman gets Self Touchers Quarterly.
Sana faturalar bana hayran mektupları ve sanırım hepimiz küçük el işçisine üç ayda bir çıkan "Kendini Elleyenler" dergisinin geldiğini biliyoruz.
Fan mail, fan mail, fan mail, horse too fat.
hayran mailleri, hayran mailleri, hayran mailleri, beygir çok şişman.
My first fan mail!
İlk hayran mektubum!
Fan mail from some flounder?
Hayran mektubu mu?
I take weeks before I answer my fan mail, if I answer it at all.
Haftalarca mektuplarını beklettim. Bazen cevap bile yazmadım.
I ain't see no fan mail come down here for you, either!
Senin için de kimse gelmedi.
He could answer all your fan mail and stuff.
Mektuplarına falan yanıt verebilir.
This is fan mail.
Bunlar hayranların postaları.
Fan mail?
Hayran postası mı?
You simply crave attention, applause, fan mail.
Basitçe, alkış ve hayran mektubu arzuluyorsun.
Fan mail.
Hayran postası.
Fan mail from women.
Kadınlardan gelen hayran mektupları.
Get fan Mail.
Hayran mailleri alan.
You reading the fan mail?
Taraftar mektuplarını mı okuyorsun?
We've been getting a lot of fan mail lately, and we thought tonight it might be fun to take a look... at a couple of letters from you, the home viewer.
Hayranlarımızdan oldukça fazla posta almaya başladık ve bu akşamın izleyicilerden gelen birkaç mektubu açmak için uygun olduğuna karar verdik.
If someone is following in Harry's footsteps, maybe they sent him fan mail.
Biri Harry'nin yolundan gidiyorsa belki ona hayran mektubu yollamıştır.
No fan mail, just a bunch of old news clippings from the Smallville Ledger.
Hayran mektubu yok. Sadece Smallville Ledger'dan eski kupürler.
Thom, will you stop reading fan mail?
Thom, hayran mektubu okumayı bırakır mısın?
Can you possibly imagine a better way to serve detention than by helping me to answer my fan mail?
Aklına cezanı çekmek için hayran mektuplarıma cevap yazmaktan daha iyi bir yol geliyor mu?
You see, Harry was helping me answer my fan mail.
Çünkü Harry'den hayran mektuplarıma cevap yazmasını istedim.
Well, it isn't fan mail.
Bu hayran postası olmadığı kesin.
I bet they don't all get fan mail.
Eminim hepsi hayran mektubu almıyor.
By the end of the day, we'll have a system in place that tracks your column ideas, your columns written and your columns considered, plus a separate file for your questions, comments and fan mail.
Günün sonunda, biz bir sistem olacak ki sütun fikirler, yazılı sizin sütun parçaları kabul ve sütunlar, sorularınız için artı ayrı bir dosya, yorumlar ve fan posta.
The fan mail might give us some clues.
Hayran mektupları bize ipucu verebilir.
Anything good in the fan mail?
Hayran e-postalarında işe yarar bir şey var mı?
I'll take the fan mail to her, Warren.
Alt tarafı hayran mektubu, Warren.
More fan mail, Charlie.
Yine hayranlarından mektup geldi, Charlie.
Got no fan mail, no paparazzi, no stalkers.
Hayranlarım yok, paparazziler yok, takipçiler yok.
Oh good, fan mail.
Güzel, hayran mektupları.
DNA from the fan mail matches the semen contribution from Ashley's bed.
Hayran mektuplarındaki DNA, Ashley'nin yatağındaki sperm numunesi ile eşleşti.
Maybe we can cross-reference it with her fan mail, we might get lucky.
Hayran mektuplarıyla karşılaştırabiliriz. Şansımız yaver gidebilir.
- Fan mail.
- Hayran mektupları.
Fan mail.
Hayran mektupları.
I mean, not that I'm ceding my stance on a woman's right to choose rhinoplasty, but... you've got fan mail.
Şaşıracaksın. Kadınların plastik cerrahi seçme hakkına dair görüşüm değişse de hayranlarından mektup var.
Fan mail from some flounder?
Hayranlarımdan bir mektup falan mı?
Your fan-mail.
Hayran mailleriniz.
I'm a fan... and her big mouth is perfect for shoving mail in.
Onun koca ağzı, mektupları koymak için birebir.
Oh, you've got fan mail.
Hayran mektupların var.
mail 1462
mails 752
mailman 26
mailer 30
mail subtitling 35
mailing 22
mail address 85
mailed 39
mail account 50
mail you 19
mails 752
mailman 26
mailer 30
mail subtitling 35
mailing 22
mail address 85
mailed 39
mail account 50
mail you 19