Fire me tradutor Turco
3,533 parallel translation
You can't fire me.
Beni kovamazsın.
He said he was going to fire me for yelling at him.
Ona bağırdığım için beni kovacağını söyledi.
You ditch me one more time, no one will have to fire me.
Beni bir kez daha ekerseniz, beni kimsenin kovmasına gerek kalmayacak.
If they fire me, I can always write novels.
Eğer beni kovarlarsa, oturur kitap yazarım.
You'll fire me right?
Beni yakmak istiyorsun, değil mi?
Well, then, why did you fire me?
O zaman beni neden kovdun?
Look, I really, really want this job, Mr. Napoli, and I know you're going to fire me if I tell you what I did, but I would love a future here, and I don't want that to be jeopardized by a moment of... poor judgment.
Bu işi gerçekten istiyorum Bay Napoli ne yaptığımı söylersem beni kovacağınızı biliyorum ama burada bir geleceğim olmasını çok isterim ve itiraf anıyla bunların hepsini kaybetmek istemiyorum.
OK, I'm off or they're fire me.
Artık gidiyorum yoksa kovulacağım.
Why didn't... why didn't you fire me yesterday?
Neden... neden dün kovmadın beni?
Ron, the people at the public forum said they might want to fire me.
Ron, kamuoyu toplantısındaki insanlar benim kovulmamı istediklerini söylediler.
You tried to fire me once?
Beni daha önce bir kere kovmaya mı çalıştın?
So, there's hope, especially if you fire me.
Yani, hala umut var, özellikle beni kovarsan.
You cannot fire me tonight.
Bu gece beni kovamazsın.
God, I'm due on 14, and if I'm late, he's going to fire me.
14. kata kadar yetiştirmem gerek, gecikirsem beni kovacak.
Okay, guys, she didn't fire me.
Tamam çocuklar, beni kovmadı.
You're going to fire me at a planet?
Beni bir gezegene mi fırlatacaksınız?
You can't fire me!
Beni kovamazsın!
You better give it to me before she comes out here and lights you on fire.
Caroline gelmeden ve seni yakmadan onu bana versen iyi edersin.
You're making me wanna fire someone.
Birilerini mi kovmam mı gerekiyor?
Refusal to take this test gives me grounds to fire you for cause.
Bu testi reddetmek bana seni kovmam için bir sebep verir.
But... I would be willing to bet whatever life I got left that the guy doing this is setting fire to everybody you and me love.
Ama geri kalan hayatım üstüne iddiaya varım ki bunu yapan adam senin ve benim sevdiğimiz her şeyi tehlikeye atıyor.
She was gonna let me roast for that Kappa fire forever.
Kappa yangını için sonsuza dek yakacaktı beni.
I've been trying to fire him ever since he invited me out on a Halloween party bus.
Beni Cadılar Bayramı partisi otobüsüne çağırdığından beri onu işten çıkarmaya çalışıyorum.
Me go out to the cemetery to ambush him, but I never fire no shot!
Ben de mezarlığa gittim pusu kurmak için ama ateş etmedim!
Founded the New York Police and Fire Widows Fund. And don't even get me started on Gary Carter.
New York Polisi ve Fire Widows Fund'u kurdu.
You know, honey, you're more likely to hurt yourself... than me, if you fire that.
Biliyor musun, tatlım, eğer onu ateşlersen benden çok kendine zarar verirsin.
Says she can't trust me because I framed Dixon for the fire.
Dixon'a tuzak kurduğum için bana güvenemeyeceğini söylüyor.
He assured me a second shipment of Greek Fire could be en route to Manhattan within hours.
İkinci bir Rum Ateşi sevkiyatı konusunda bana güvence verdi şu saatlerde Manhattan'a doğru yola çıkmış olabilir.
Tell me how a gun registered in your name was used to fire shots at you this afternoon.
Sizin adınıza kayıtlı bir silahın bugün öğleden sonra nasıl ateş etmek için kullanıldığını söyleyin.
And we are live with a big story... just breaking up not long ago, with an undercover operation turned into a bloodbath when Boston homicide detectives opened fire in the warehouse behind me.
Henüz yeni, gizli kapaklı bir operasyonla gerçekleşmiş bir olayla canlı yayındayız Boston Cinayet Masası dedektifleri arkamdaki ambara ateş açtıklarında etraf kan gölüne döndü.
What does she want me to do, set fire to her salwaar?
Ne yapmamı istiyor, şalvarını ateşe mi vereyim?
Me and my captain, we didn't fire nukes at Pakistan.
Ben ve Kaptanım, Pakistan'a nükleer bombaları atan biz değildik.
You want me to fire her?
Onu benim mi kovmamı istiyorsun?
So I decided to fire you. Except you don't work for me in any official capacity.
Ben de seni kovmaya karar verdim çünkü benim için resmi yetki dışında çalışmıyorsun.
You pay me and fire all of your P.R. people, because, buddy, you won't need them.
O zaman sen bir aptalsın. Bana ödeme yap ve tüm tanıtım çalışanlarını kov,... çünkü dostum, onlara ihtiyacın kalmayacak.
You don't have anything to link me to that fire.
O yangınla bağlantımı kanıtlayacak hiçbir şey yok.
Don't tell me you're buying that crap about a fire fairy slipping a note under his door.
Bir ateş perisinin o notu kapının altından yolladığı yalanına inanmadığını söyle.
When somebody fires at me, I fire back.
Lanet olsun, V. Biri bana ateş ettiğinde, ben de karşılık veririm.
He knew Toothless wasn't with me just before the armory fire.
O, cephane yangınından önce Toothless'in benimle birlikte olmadığını biliyordu.
Remind me to fire you.
Hatırlatta seni kovayım
Isn't that what led to Jessica making me fire you in the first place?
Bu Jessica'nın seni kovmamı... -... istemesine yol açmadı mı en başta?
Let me put another log on the fire.
Ateşe birkaç kütük daha atayım.
♪ To ease the fire that within me burns ♪
* Hafifletmeyeceğini içimde yanan ateşi *
You risked the fire to come and save me.
Alevlerin içine girip beni kurtardığın için.
Get me some wood for the fire.
Ateş için biraz odun topla.
If you kill me, I'll fire you.
Bunlar sizinkiler mi?
They didn't fire me, I quit.
Onlar kovmadı, ben istifa ettim.
You, uh... you want me to fire it up?
Takmamı ister misin?
Hey, you just drug me through the fire.
Bana bunca yolu getirdin.
Then I must be a cat stuck in a tree and the fire truck is here,'cause it is time for me to get down!
Ben ağaçta kalan bir kedi olmalıyım itfaiye de burada o zaman benim için hareketlenme vakti.
Yeah, and thanks for letting me fire a few rounds into Briggs's corpse.
Briggs'in cesedine birkaç el ates etmeme izin verdigin için sag ol.