I really love you tradutor Turco
1,560 parallel translation
I really love you.
Seni çok seviyorum.
Mel, you know I really love you.
Mel, seni gerçekten sevdiğimi biliyorsun.
I really love you
Ben sana aşığım.
I really love you.
Seni gerçekten seviyorum.
He wants to tell the heroine that'Natasha I really love you! '
Yıldız Natasha'ya'seni seviyorum'demek istiyorsunuz.'
I really love you to bits and pieces, sweetie.
Böyle konuşmanı seviyorum, tatlım.
*'Cause I really love you *
Benden söz ettiğimiz yeter
Well, thank you. I really love it.
Teşekkür ederim, çok hoşuma gitti.
I mean, you're really gorgeous and really cool, and I'm sure that every single guy on this planet would love to sleep with you, including me.
Gerçekten göz kamaştırıcısın ve çok harikasın, ve eminim ki bu gezegendeki her erkek seninle yatmak ister, ben de dahil.
I'd really love you to come to the ceremony.
Törene gelmeni gerçekten çok isterim.
Well, if you still want to stay, there's a really great Hollywood Halloween party that I'd love to take you to.
Kalmak istersen senin de gelmeni istediğim harika bir Cadılar Bayramı partisi var.
And we would love- - Yeah, I wasn't really talking to you, honey.
Aslında seninle konuşmuyordum tatlım.
George, I really, really love you.
George, seni çok ama çok seviyorum.
If you think true love is marriage, then I'm really not interested.
İsteyen herke, sevip, aşık olup, evlenebilir. Ama ben, gerçekten ilgilenmiyorum.
Honey, I love you, I really do, but...
- Tatlım, seni seviyorum. Gerçekten.
- You know what I really love?
- Gerçekten sevdiğim şey ne biliyor musun?
Do you really think that I don't love him?
Gerçekten de onu sevmediğimi mi düşünüyorsun?
I'm with you, but the way the landlady spoke about them, young couple in love, it's not really adding up.
Bence de, ama ev sahibinin onlar hakkında söyledikleri, aşık, genç bir çift, pek uymuyor.
I really, really still love you.
Seni çok ama çok seviyorum...
- And I really think you love your wife.
- Ve karını sevdiğini düşünüyorum.
You know I'd really just love to talk with you.
Greçekten seninle konuşmak istiyorum.
I loved you, joe. I mean, I really loved you, but nothing's ever gonna make you love yourself.
Yani, seni gerçekten sevdim ama hiçbir şey kendini sevmeni sağlayamayacak.
I know how hard you've worked to find someone to love who would really see you and love you back.
Sevdiğin ve seni gerçekten anlayıp sevecek birini bulmak için ne kadar uğraştığını biliyorum.
'And the fact that I don't really love you.'
Ve seni gerçekten sevmediğim gerçeğinden.
Look, I love you, theresa, and you're really important to me, you know, but i mean, the way things have been going,
Seni seviyorum Theresa. Benim için çok önemlisin.
I'm really disappointed in you, you're pathetic and weak, and I don't love you anymore.
Beni hayal kırıklığına uğrattın, sen zavallısın ve zayıfsın, artık seni sevmiyorum.
As much as I would love to talk video games with you I've got a really splitting headache.
- Morgan, Morgan. Seninle her ne kadar oyunlar hakkında konuşmaktan hoşlansamda şu anda çılgın bir baş ağrım var.
Okay, I know you must be furious with me, and I know you love him and all that, but it's true, Julia, and you really had to know.
Tamam, biliyorum bana çok kızgınsın ve biliyorum ki o adama aşıksın. Ama Julia, bu hikaye gerçek, bunu bilmelisin.
- But I think you're really gonna love it.
-... ama çok seveceğini düşünüyorum
I have been in love with you for a really long time Nurcan.
Ben sana uzun zamandır tutkunum Nurcan.
I'd love to let you savor your moment of victory, but I can't really do that.
Zafer anın zevkini tatmanıza izin vermek isterdim, ama gerçekten buna izin veremem.
Listen, I am simply saying just because she was lying to you, doesn't mean that she didn't really love you.
Şunu demek istiyorum, sana yalan söylemesi seni sevmediği anlamına gelmez.
But if you want to talk some more, I'd--i really would love to help.
Ama eğer konuşmak isterseniz, yardım etmekten mutluluk duyarım.
well, you've always loved me for who i am instead of who i could be, which is really wonderful because let's face it, we both love who i am.
Aslında sen hep beni olduğum gibi sevdin. Bir bakıma bu çok güzel, çünkü ikimizde beni olduğum gibi seviyoruz.
I can't sleep with you because I really do love my wife.
seninle yatamam çünkü karımı gerçekten seviyorum.
I love your daughter, and it's really important to her that you and I get along.
Kızınızı seviyorum, ve sizinle anlaşabilmemiz onun için çok önemli.
It may not mean anything to you, but I want you to know that I really do love you.
Senin için bir anlam ifade etmeyebilir ama bilmeni istiyorum seni gerçekten seviyorum.
I tell you, love and sex are two things that really hang people up.
Diyorum, aşk ve seks insanların kafayı taktığı iki şey.
Tony? Do you know what I would really love?
Tony, şu anda en çok ne isterdim biliyor musun?
The point is, what I have here is special, unique. Yes, you must love it and buy it and mass produce it, and the best part is, it's got really comfy headphones. Yes.
Önemli olan bunun eşsiz ve özel olması.
I really, really love you.
Seni gerçekten seviyorum.
Oh, I love you. I really do.
Seni seviyorum, hem de gerçekten.
that I could really... that I could really come up with was... that, uh, love is... it's more special when you... when you do find it.
Aklıma tek gelen fikir... fikir aşkı bulmanın... daha özel bir şey olduğu.
I don't really know yet what that love means, you know.
Bu sevginin ne anlama geldiğini henüz bilmiyorum.
I really do love you. I know.
- Seni gerçekten seviyorum.
I'm really in love with you.
Sana gerçekten aşığım.
I don't know, I think it bothers you to see him really happy and in love.
Bilemiyorum.Onu gerçekten mutlu ve aşık görmenin seni rahatsız ettiğini düşünüyorum.
And I love you. I really do.
Ve seni seviyorum.Gerçekten seviyorum.
You tell Harlan that if he's up for a little danger, then I'd really love a ride.
Harlan'a söyle, eğer biraz tehlike arıyorsa, ben memnuniyetle varım.
I would really love for you to make the salad.
Salatayı senin yapmanı gerçekten çok isterdim.
Whatever happens out here, I love you, and I really love that car.
Ne olursa olsun seni seviyorum ve arabayı da çok seviyorum.
i really appreciate it 275
i really do 1223
i really like you 290
i really miss you 52
i really don't care 95
i really missed you 63
i really like it 60
i really don't know 273
i really don't understand 26
i really don't 369
i really do 1223
i really like you 290
i really miss you 52
i really don't care 95
i really missed you 63
i really like it 60
i really don't know 273
i really don't understand 26
i really don't 369