I trust tradutor Turco
24,592 parallel translation
If I trust you, how will you fix this?
Güvenirsem hatanı nasıl telafi edeceksin?
How can I trust you?
- Sana nasıl güvenebilirim? !
How can I trust you?
Kim Anne'ye nasıl güvenebilirim?
I trust you licked your wounds by now.
Şimdiye yaralarını yalamışsındır diye inanıyorum.
But why should I trust you?
Ama neden sana inanayım?
I trust anything my client has said up until this point will be struck from the record.
Müvekkilimin şimdiye kadar söylediği her şeyin kayıt dışı tutulduğuna güveniyorum.
I trust in the grand plan.
Büyük plana güveniyorum.
Can I trust you with this?
Sana bunu emanet edebilir miyim?
Now, you're my partner, right? And I trust you.
Sen benim ortağımsın ve sana güveniyorum.
Why should I trust you?
Sana neden güveneyim?
I trust you'll do the right thing, Superman.
Doğru olanı yapacağına güveniyorum, Superman.
I only trust in myself.
- Ben sadece kendime güvenirim.
You stabbed Chairman Jin in the back, and you expect me to trust you?
Başkan Jin'i sırtından bıçaklamışken sana güvenmemi mi bekliyorsun?
I ask all of you to trust me.
Hepiniz bana güvenin.
I don't trust you.
- Ben de sana güvenmiyorum.
No, there were other things, I... trust me, neither one of us believed it at first, either.
Hayır, başka şeylerde vardı. İnan bana ilk başta ikimizde inanmadık.
Doesn't feel like I can trust anyone anymore. Yeah, I know that feeling.
- Artık kimseye güvenebileceğimi sanmıyorum.
Knowing I could trust you made me think about everything completely differently.
Sana güvenebileceğimi bilmek her şeyi tamamıyla farklı düşünmeme neden oldu.
I think they're scared, and they don't know who to trust.
Bence korkuyorlar ve kime güveneceklerini bilmiyorlar.
No, Jessie, it... - I know this sounds crazy, but if you guys just trust me, I think I can lead us through this.
Hayır, Jessie, bunun... kulağa çılgınca geldiğini biliyorum, ama sadece bana güvenebilirseniz, bence bizi bu durumdan çıkarabilirim.
I don't trust this house.
Bu eve güvenmiyorum.
I want V back, but I don't trust Lana, and V wants me back, but not without Lana, and who knows what Lana wants?
V'yi geri istiyorum, ama Lana'ya güvenmiyorum. Ve V beni geri istiyor, ama Lana olmadan değil. Ve kim bilir Lana ne istiyor?
I can't trust her with Frank, not with Monica in town.
Ona Frank konusunda güvenemem, Monica şehirdeyken olmaz.
Even if you think I don't know, trust me, I know.
Bir şey bilmediğimi düşünüyorsan bile... ... güven bana, biliyorum.
Please, just trust me, I know what I'm doing!
Lütfen. Bana güven. Ne yaptığımı biliyorum.
Trust me, I've tried.
Emin ol, denedim.
I have given you many chances, I can't trust you bhai this time if I miss, you can come home and ask my dad "
Sana çok şans tanıdım. Sana güvenemem. Bhai, bu sefer başaramazsam, eve gelip babamdan isteyebilirsin.
You said to trust you and I did.
Sen bu durumda olsan ben sana güvenirdim.
Look, if I were you, I would never trust a human.
Boynunu asla rasgele insanlar için sopaz olamazdım.
I know, but what about the others? They trust me. It's time to improve their lives.
Evet, ama diğerleri ne olacak Kaderleri pençemde yatıyor.
I told if I can not trust you, You will see me again.
Ben yaşlılara inanmadım. Senin içinde olduğunu sanmıyordum.
- I just don't trust her.
- Ona güvenmiyorum.
It's not that I don't trust them.
Onlara güvenmediğimden değil.
It's that I don't trust them.
Ona güvenmediğimden.
I couldn't trust Scianel and I got rid of her.
Scianel'e güvenemezdim, bu yüzden ondan kurtuldum.
I called Lelluccio. I called him because he knows, in first person, what it means to trust Savastano again.
Lelluccio'yu getirdim çünkü, kendisi tekrar Savastano'ya güvenmemin ne demek olduğunu birinci elden bize anlatabilecek bir durumda.
I guess she didn't trust us.
Sanırım bize güvenmemiş.
You could just say to the judge at our next hearing that you trust me, and you think I'm emotionally sound enough to take care of Joanie.
Bir sonraki duruşmada yargıca bana güvendiğini ve Joani ile ilgilenmek için duygusal açıdan yeterli olduğumu söyleyebilirsin.
Because I don't trust him.
Çünkü ona güvenmiyorum.
I don't do deals with people I don't trust.
Güvenmediğim insanlarla anlaşma yapmam.
Of course I can trust you with this.
Elbette emanet edebilirim.
I mean, honestly, there's not that many people I can trust.
Demek istediğim, gerçekten güvenebileceğim çok fazla insan yok.
Now I need this team, right here, right now, to get on side, or I cannot trust you.
Bu takımın işe koyulmak için burada şu anda olmasını istiyorum yoksa size güvenemem.
Your actions indicate that you trust him as a caregiver, so I have acted accordingly and filed a recommendation for his father to take custody until the hearing is settled.
Onu bir çeşit bakıcı olarak kullanıyorsun ben de bu yüzden duruşma tamamlanana kadar çocuğun babasında kalması için bir öneri hazırlayacağım.
I just don't trust you.
Sadece sana güvenmiyorum.
I don't trust how fast you've fallen and I don't trust that it'll last.
Bu kadar çabuk çökmene ve sonra bu kadar çabuk atlatabileceğine inanamıyorum.
Maybe I just would prefer someone I can trust.
Belki de güvenebileceğim birini tercih etmeliyim.
Look, I just plain don't trust Pack.
- Bak, Pack'e güvenmiyorum.
Trust me, I can pack a punch like you would not believe.
Koparmakla kalmam, kökünü bile sökerim.
I know it's hard for you to believe this right now, but trust me, by the end of this day, you and I are gonna be best friends.
Şu an buna inanmanın senin için çok zor olduğunu bliyorum. Ama inan bana bu günün sonunda, sen ve ben en iyi arkadaşlar gibi olacağız.
Trust me, I am no leader.
İnan bana, lider falan değilim.
i trust you 672
i trust you completely 16
i trust your judgment 24
i trust him 106
i trusted you 411
i trusted him 65
i trusted her 22
i trust her 52
i trust you slept well 20
trust me 7875
i trust you completely 16
i trust your judgment 24
i trust him 106
i trusted you 411
i trusted him 65
i trusted her 22
i trust her 52
i trust you slept well 20
trust me 7875
trust 267
trust no one 56
trust yourself 35
trust your instincts 47
trust me on this one 41
trust me on this 103
trust us 78
trust me on that 30
trust him 43
trust you 140
trust no one 56
trust yourself 35
trust your instincts 47
trust me on this one 41
trust me on this 103
trust us 78
trust me on that 30
trust him 43
trust you 140