It happens every day tradutor Turco
76 parallel translation
It happens every day.
Her gün olan bir şey.
It happens every day.
Bu, her gün olur.
IT HAPPENS EVERY DAY.
- Biliyorum.
It happens every day
# Her gün olduğu gibi
It happens every day. What matters is how a person lives with it.
Böyle şeyler her gün olabiliyor, önemli olan şey, insanın bununla nasıl başa çıkabildiği...
It happens every day, you know.
Her gün olan şeyler bunlar.
Believe me, it happens every day.
İnan bana, bu her gün oluyor.
♪ There's a long goodbye ♪ And it happens every day
# Her gün tekrarlanan Uzun bir vedalaşmadır bu #
It happens every day.
Çevremize bir bakman yeterli.
It happens every day. Oh, help!
Her gün oluyor.Aman Tanrım!
It happens every day.
Böyle şeyler her gün oluyor.
It happens every day. Wake up.
Her gün oluyor.Uyan artık.
It happens every day.
Hergün oluyordu.
It happens every day, all around the world.
Bunu biliyorsun.
It happens every day.
Her gün olan bir şey bu.
It's not unusual, it happens every day
Olağandışı değil, her gün oluyor bu.
- It happens every day.
Bu her gün olan şeylerden.
Not that it happens every day, but we're taught that our holy ones... can sometimes linger between this world and the next.
Her gün olmaz ama kutsal olanlarımız, bazen bu dünya ve diğeri arasında gidip gelir.
Murder, burglary, rape... It happens every day since the beginning of human history
Cinayet, hırsızlık, tecavüz insanlığın başladığı tarihten bu yana her gün olur bunlar.
Fifteen-year-old runaways. It happens every day.
On beş yaşında kaçanlar, her gün başımıza geliyor.
- But it happens every day, doesn't it?
Ama bu her gün olan birşey, değil mi?
It happens every day.
Her gün olur.
It's not unusual It happens every day
# Hergün ola gelmesi.. # # alışılmadık değildir. #
- It happens every day.
- Bu her gün oluyor.
It happens every day.
Her gün oluyor.
You can't believe it happens every day.
Bunun her gün gerçekleştiğine inanamıyorsun.
It happens every day.
Böyle şeyler her gün olur.
It happens every day.
Hemen hemen her gün.
- It happens every day.
- Her gün oluyor.
♪ It's not unusual ♪ ♪ It happens every day ♪
* O kadar alışılmadık bir şey değildir, her gün oluyor *
He said, "A hooker died from an overdose. It's very ordinary. It happens every day."
Bana fahişelerde aşırı doz uyuşturucu enjeksiyonunun oldukça yaygın olduğunu, bunu her gün gördüğümüzü söyledi.
♪ And it happens every day
# Ve her gün tekrarlanıyor #
It's a glaring injustice, and it happens to millions every day in Germany.
Apaçık haksızlık bu, her gün Almanya'daki milyonlarca kişinin başına geliyor.
[Fred] Yeah. But you'd be surprised how many people it happens to every day.
[Fred] Evet, ama günde kaç kişi bunu yaşıyor bilsen şaşardın.
But I can't just let go...! 'Cause... every day, whenever anything happens I really want to tell you about it first...
Çünkü... her gün, ne zaman bir şey olsa ilk önce sana anlatmak istiyorum.
Happens every day now. It's complete confusion.
Özür dilerim, señor, bu aralar her gün oluyor.
News happens every day, Robinson, and every day we report it.
Her gün bir haber vardir Robinson, biz de her gün haber yayinlariz.
It's empty now, write in it every day... describe every little thing that happens...
Bu şimdi boş, her gün yaz... en küçük şeyleri bile açıkla...
News happens every day, Robinson, and every day we report it.
Her gün bir haber vardır Robinson, biz de her gün haber yayınlarız.
Yes, it's... this happens to me every Valentine's Day.
Evet, bu... her sevgililer gününde başıma geliyor.
Look, if you're busy, don't bother, but, you know, it's not something that happens every day.
Bak, eğer meşgulseniz, sıkıntı etme, ama biliyorsun bu hergün olan birşey değil.
All that happens in this house is that it's cleaned, every day, and people arrange flowers here.
Burada yapıla tek iş evin her gün temizlenmesi ve çiçek düzenlemeleri de yapıIıyor.
Happens every day, doesn't it?
Her gün oluyor, değilmi?
I wonder every day if I will see you again, if something happens to you if I would know about it.
Her gün seni bir daha görebilecek miyim diye düşünüyorum. Sana bir şey olursa bunu bilebilecek miyim diye düşünüyorum.
Well, it happens to someone, somewhere, every day.
Her gün, bir yerde, birilerinin başına geliyor.
- l'm sure it happens to him every day.
- Her gün başına geldiğine eminim.
This is where it happens. Where the news gets crafted. Then run by your father every day.
Haberler burada şekilleniyor sonra da her gün baban tarafından kontrol ediliyor.
It's just there's a whole half of my life where this happens every day.
Hayatımın yarısında bu şeyler her gün başıma geliyor.
It happens in a small way every day.
Bu her gün küçük miktarlarda olur.
Okay, okay, I know it probably looks insane to be so nuts about trash day but, see, due to cutbacks trash pickup only happens once every two weeks.
Tamam, tamam. Çöp günü için deliye dönmek, çılgınlık gibi görünüyordur. Ama kesinti olduğundan beri 2 haftada bir kere çöp topluyorlar.
I'm sorry it happened, and it's a shame, but it happens to somebody new every day, and they move on with their lives.
Bu olduğu için üzgünüm, olan şey de çok kötü ama bu her gün birilerinin başına geliyor fakat onlar hayatlarına devam ediyor.
it happens sometimes 54
it happens 817
it happens a lot 19
it happens to the best of us 28
it happens to all of us 18
it happens all the time 140
it happens to everybody 16
it happens to be where josh lives 16
every day 1374
it happened to me 43
it happens 817
it happens a lot 19
it happens to the best of us 28
it happens to all of us 18
it happens all the time 140
it happens to everybody 16
it happens to be where josh lives 16
every day 1374
it happened to me 43
it has been a long time 28
it has been a while 26
it happened 362
it happened a long time ago 18
it has begun 40
it has 378
it happened again 60
it happened so fast 92
it happened so quickly 17
it hasn't happened yet 22
it has been a while 26
it happened 362
it happened a long time ago 18
it has begun 40
it has 378
it happened again 60
it happened so fast 92
it happened so quickly 17
it hasn't happened yet 22