It looks like this tradutor Turco
1,659 parallel translation
It looks like this crime has a second story.
Bu suçun bir katı daha varmış gibi görünüyor.
It looks like this guy grabbed everything he could carry and got the hell out of here.
Taşıyabileceği her şeyi yanına alıp buradan çekip gitmiş gibi.
Hey, mom, look at this stain. It looks like this might be water damage.
Hey, anne, buraya su hasar vermiş gibi görünüyor.
It looks like this and it should be in the Machine.
Buna benziyor ve Makine'nin içinde olsa gerek.
Well, it looks like this party's well underway.
Güzel, parti süreci başlamışa benziyor.
It looks like this cave has a newcomer.
Görünüşe göre bu mağaranın yeni bir misafiri varmış.
Just tell Mr. Jones, I saw the sign ban It looks like this place is closed to the public.
Şunu belirtmek isterim, Bay Jones. O levhada, burasının halka kapalı olduğunu yazıyordu. - Sorun değil, sen devam et.
And it looks like this tour thing is actually gonna happen.
Sanırım bu turne işi sahiden gerçekleşecek.
Because it looks like this people think of it as still... even though we know its expanding.
Aslında böyle bir şey. Uzayın genişlediğini bilmemize rağmen insanlar onun olduğu yerde durduğunu sanıyor.
Looks like this is where it started.
Olay burada başlamış gibi.
This is not what it looks like, Gibbs.
Göründüğü gibi değil Gibbs.
But I'm telling you, this car looks like it just came right off the showroom floor.
Ama sana söylüyorum, araba sanki galeriden yeni çıkmış gibi.
I mean, it looks like there was something in all this that he didn't want to come out. Something in his own life.
Bütün bunların içinde kendi hayatında da açığa çıkmasını istemediği bir şey vardı.
And it looks like all this hair is from the same head.
Ve görünüşe göre bütün bu saçlar aynı kafaya ait.
Uh, this looks like it's been knocked around some.
Bu bayağı kullanılmış gibi duruyor.
This is what it looks like.
Öyle görünüyor.
It looks like she's in this warehouse district.
Görünüşe göre depo sahasındaymış.
This place looks like it hasn't been used for a while.
Bu yer uzun süredir kullanılmamışa benziyor.
Yeah, it looks like the rig that took off from the lot this morning.
Bu sabah otoparktan ayrılan araca benziyor.
A.J.Watkins disappeared almost two weeks ago, and this place looks just like night shift left it.
A.J. Watkins kaybolalı iki hafta oldu ama burası hâlâ gece vardiyasındakilerin bıraktığı gibi.
The diamond - it's still a mystery. I mean, you're gonna tell me this guy looks like a sophisticated jewel thief?
Elmas - o hala gizemini koruyor demek istediğim bana söyler misiniz, bu adam deneyimli bir elmas hırsızına benziyor mu?
This is not what it looks like.
Göründüğü gibi değil.
It's not what it looks like? This isn't a half-Naked picture of your ex-Girlfriend
Fotoğrafta t-shirt'ünü giymiş yarı çıplak kişi eski kız arkadaşın değil mi?
... and this looks like the Irish just want to pass it around the outside.
... ve bu, Irish'in topu sadece üçlük çizgisi dışında oynamayı istiyorlarmış gibi görünüyor.
Okay, well, it looks like you've got this under control.
Tamam, güzel, her şeyi kontrol altına almışsın gibi görünüyor.
Mrs. Nugget, this is really not what it looks like.
Bayan Nugget, bu gerçektende göründüğü gibi değil.
This drawing looks like a roach and it's sitting next to a watermelon. So the bug must be a beetle.
Şu hamamböceğine benzeyen resmin yanına karpuz çizilmiş olması kınkanatlı böcek mi demek istiyor acaba?
Seeing us like this, it looks like we have a close relationship.
Şu halimize bakınca yakın bir ilişkimiz varmış gibi gözüküyor.
This is boat looks like... it's faster than your last one.
Bu tekne öncekinden daha hızlı görünüyor.
Since this picture was taken, it looks like you've had a little work done, - around the eyes, I think.
Fotoğrafına bakılırsa, gözünün etrafından bir operasyon geçirmişsin.
- So this is what it looks like. - Hi, Anne-Elise!
Merhaba Anna-Elise!
And isn't it funny that this Thomas Miller looks exactly like the one who's standing right here?
Karttaki Thomas Miller, şu an burada olan Thomas Miller'a tıpatıp benziyor.
I know what you think this looks like, but it's not.
Şu anda aklından neler geçtiğini biliyorum ama öyle değil.
I think it looks nicer like this. Don't you?
Bence böyle daha güzel oldu, ne dersin?
This place looks like a cyclone hit it.
Buradan kasırga geçmişe benziyor.
It looks like they're gonna win this game.
Bu maçı kazanacaklar galiba.
This is what it looks like.
İşte böyle görünüyor.
Whatever this is, it looks like it's not occurring about 90 miles from here.
Bu her neyse, buradan 150 kilometre ötede sorun yok gibi görünüyor.
Except all the other attacks were suicide bombers, and this looks like it's from an RF Receiver, hmm?
Önceki saldırıları yapanlar intihar bombacılarıydı, ama bu Radyo alıcısıyla yapılmış gibi.
This is Margo Moorehead reporting live outside the Culver City Courthouse, where it looks like even more bad news for Blanca Champion.
Ben Margo Moorehead, Culver Şehri Adliye Binası'ndan bildiriyorum ve görünüşe göre Blanca Champion için kötü haberler var burada.
But I've been fixing that old bird since day one, and this thing looks like it's been rolled off the showroom floor.
O eski uçağı ilk günden beri tamir ediyorum ama bu uçak fabrikadan yeni çıkmış gibi.
This thing looks like it's been rolled off the showroom floor.
Bu şey sanki fabrikadan yeni çıkmış gibi.
Okay, it looks like you love fucking this guy.
Tamam. Bu adamla sevişmekten hoşlanıyor gibisin.
It looks something like this.
Şunun gibi bir şey.
- This isn't what it looks like.
- Göründüğü gibi değil.
Hey, if you're wondering, this is what it looks like when all the nurses show up at once.
Eğer merak ediyorsan, hemşirelerin hepsi aynı saatte geldiğinde işte böyle oluyor.
Oh, it looks like phildropped the ball on this one.
Görünüşe göre, Phil iyiden iyiye karıştırmış.
Looks like this guy felixis kind of a one-trick pony when it comes to hits.
İş adam vurmaya gelince kurnaz bir tilki gibi bu Felix.
It's a rock. It looks like a rainbow and it's this big.
Bir taş, gökkuşağı renginde ve tam bu büyüklükte.
From the looks of this place, it looks like you're well-funded.
Yani dışarıdan bakınca buraya sağlam para dökülüyor gibi.
At least this is what it looks like.
Zaten aldığımız duyumlar da o yönde.
it looks delicious 68
it looks great 138
it looks so good 20
it looks good 232
it looks nice 52
it looks awesome 16
it looks amazing 30
it looks like you 17
it looks like rain 21
it looks beautiful 29
it looks great 138
it looks so good 20
it looks good 232
it looks nice 52
it looks awesome 16
it looks amazing 30
it looks like you 17
it looks like rain 21
it looks beautiful 29