Let's be fair tradutor Turco
56 parallel translation
Let's be fair.
Adil olalım.
- Be quiet. - Let's be fair.
Sakin olun.
Now come on, Tommy, let's be fair
Hadi ama Tommy, adil olalım.
Let's be fair now, honey.
Adil davranalım canım.
Let's be fair, Mr. Flannagan.
Adil olun, Bay Flannagan.
Mama, let's be fair.
Anne, haksızlık etmeyin.
Let's be fair and divide it equally.
Adil davranıp eşit olarak bölüşelim.
Let's be fair.
Dürüst olalım.
Let's be fair, he must be feeling very lonely...
Adil olmak gerekirse, çok yalnızlık çekiyor olmalı.
Let's be fair, Della.
Haksızlık etmeyelim Della.
That's right, let's be fair.
Haklısınız, biraz adil olalım.
Let's be fair, though.
Ama hakkını verelim Sam.
Let's be fair
Nazik ol!
I think, in order to be fair... I think it would be a big mistake to let Coach Dale go.
Dürüst olmak gerekirse Koç Dale'i kovmak yanlış olacak.
Jack, let's be fair about this.
Dürüst olalım.
- Let's be fair here you hardly lead a noble life.
Eğer tutuklanmasaydım bundan haberiniz bile olmayacaktı. Biraz açık olalım, Bayan Winchell. Pek soylu bir yaşam sürdürdüğünüz söylenemez.
If we're gonna be revealing, let's be fair.
Açık olacaksak, adil olalım.
- Let's be fair.
- Ama bu görüntüler, onun işini yapmasını engellemedi.
- Let's be fair to investors.
Adil olalım.
Why don't you fill that out, and let's see how fair-minded you can be.
Onu doldur. Bakalım ne kadar adil ve nesnel olacaksın.
Let's be fair.
Adaletli olalım.
Let's just be fair. Let's be reasonable.
Adil olalım, mantıklı olalım.
Well, let's be fair.
Peki, adil olalım.
Let's be fair.
Adil olun.
Well, let's be fair, Helen.
Haksızlık yapma, Helen.
Anakin, let's be fair.
Kendine haksızlık etme.
Let's be fair.
- Adil olun.
Well, let's just hope he... she... Well, let's just hope he... she... can decide if it's gonna be rainy or fair! can decide if it's gonna be rainy or fair!
Umalım da kendisi havanın yağmurlu mu perili mi olduğunu ayırt edebilsin.
Let's be fair.
Dürüst olalım, değil mi?
Let's be fair. These debutantes started coming out of the woodwork after the story broke.
Geçmişte sosyeteye takdim edilen kızların hepsi ortaya çıkıp konuşmaya başladılar.
Then... Let's do this, to be fair.
Öyleyse böyle yapalım, ikimizin de içi rahat olsun.
If that's what you're thinking I advise you to let him go Wouldn't be fair to him
Eğer tek sebebi buysa onu bırakmanı tavsiye ederim.
So we think it's only fair to let our newcomers experience what it feels like to be in your parents'shoes, if only for one night.
Bize göre adil olanı bir geceliğine ailenizin gözetiminde olmamanın, nasıl hissettirdiğini anlamanız.
My brother, let's be fair.
Kardeşim, açık konuşalım.
You, i really can't say anything too negative about you because i don't know you well enough, and it wouldn't be fair to judge you. But life's unfair, so let me get it out of the way.
Sen, senin hakkında olumsuz bir şey söyleyemem çünkü seni iyi tanımıyorum ve seni adil yargılamış olmam.
Let's be fair to each other.
Haydi, dürüst olalım.
Or let me sleep on the sofa while you go to the bedroom'cause it's not fair, I mean, you don't have to be banished from the sofa.
Ya da ben burada yatayım, sen yatağa geç. Adil değil bu kanepede yatmaya mecbur değilsin.
Let's be fair here.
Dürüst olalım.
Let's be fair there.
Hadi biraz adil olalım, Doug.
Jeff, having heard Pierce's side of the story, the only humane thing to do would be to give you a C and let him do his presentation alone, if that sounds fair to you.
Jeff, hikayeyi Pierce'tan dinledikten sonra, sanırım yapılacak en adil şey sana "C" verip Pierce'ın sunumu tek başına yapması. Senin için uygun mu?
There's plenty for both of us, so let's be fair with each other.
İkimize de bolca yetecek kadar var, o yüzden adil davranalım.
And it's not really fair to be with someone and not really let them know who you are.
Biriyle birlikte olup da, gerçek seni tanımasına izin vermemek de adil değil.
Let's be fair now. Fair.
Adil oynayalım.
We're all a mess, okay? Let's be fair.
Bu hepimizin berbat ettiğini bir şey.
Karen, let's be fair.
Karen, dürüst olalım.
Come on, let's be fair.
- İttirmeyi keser misin?
Come on, now, let's be fair. I have cred.
Hadi ama, ben zaten havalıyım.
So let's be fair to everyone and figure it out once and for all.
Herkesin iyiliği için bu işi kesin olarak çözelim.
Bruce, let's be fair.
Bruce, biraz adil olalım.
To be fair, let's toss for it.
Dürüst olmak gerekirse, hadi kadeh kaldıralım.
And... let's be fair...
Ayrıca adil olalım.
let's be friends 72
let's begin 268
let's be real 24
let's be honest 316
let's be serious 19
let's be frank 21
let's be realistic 22
let's be reasonable 29
let's be clear 91
be fair 45
let's begin 268
let's be real 24
let's be honest 316
let's be serious 19
let's be frank 21
let's be realistic 22
let's be reasonable 29
let's be clear 91
be fair 45
fair 232
fairy 82
fairfax 20
fairly 18
fairies 31
fairbanks 24
fair enough 1495
fairy dust 16
fair point 106
fairness 20
fairy 82
fairfax 20
fairly 18
fairies 31
fairbanks 24
fair enough 1495
fairy dust 16
fair point 106
fairness 20
fair lady 16
fair and square 46
fairy tales 18
fair play 60
fairy godmother 19
fair warning 60
fair is fair 49
fair maiden 16
fair dos 19
fair's fair 26
fair and square 46
fairy tales 18
fair play 60
fairy godmother 19
fair warning 60
fair is fair 49
fair maiden 16
fair dos 19
fair's fair 26