None for me tradutor Turco
283 parallel translation
None for me.
- Bu bizim aramızda.
- None for me, thanks.
- Ben almayayım, sağol.
None for me, thanks, and none, I'm sure, for my wife.
- Hiçbirinin benim veya karım için olmadığına eminim.
- None for me.
- Ben istemiyorum.
- No. None for me.
- Yok, istemem.
- None for me.
- Ben istemem.
None for me.
Ben istemem.
None for me! I have to go into town!
- Benim kasabaya gitmem gerekiyor.
None for me, thanks.
Ben almayayım sağ ol.
None for me.
- Beni saymayın.
- None for me.
- Hayır, teşekkür ederim.
- None for me, then?
- Bana yok mu?
None for me.
Ben de istemiyorum.
- No... none for me.
- Hayır, istemem.
They all for you? None for me.
Hepsi senin için mi?
- None for me.
- Bana göre değil.
No, none for me, thank you.
Hayır, ben istemem, teşekkürler.
None for me.
- Benim için yok.
- No, none for me.
- Hayır, ben almayayım.
You had many words for the elders, and yet now none for me!
Ulu kişilere söyleyecek sözün vardı, benim için henüz hiçbir şey yapmadın!
None for me, thanks, Dr. Crane.
Teşekkür ederim, Doktor Crane.
I meant two beers for you and none for me.
Sana iki bira, bana da bira yok demek istedim.
None for me, Uncle Carmine.
Ben de istemem Carmine Amca.
- None for me, Uncle Carmine.
- Ben istemem Carmine Amca.
Thank you very much for thinking of me... and including it just in case Jake, but none for me!
Beni düşündüğün için teşekkürler. Ne olur ne olmaz sen yine de yanına al ama benim için değil.
None for me and none for him.
Biz ikimiz de almayalım.
None for me thank you.
Ben almayım sağol.
- None for me, thanks. - [Laughing]
Almayayım, sağ olun.
- No, none for me.
- Ben de öyle.
You've come to me for help, and I've none to give.
Bana gelmiş yardım istiyorsun, ama yapabileceğim hiçbir şey yok.
None of that stuff for me.
Bunlardan almayayım.
Don't look for me to give you none, because I ain't.
Vereyim diye bakmayın çünkü vermem.
None of that 1 2-year-old, aged-in-the-wood chichi for me.
Şu yıllanmış lüks içkiler bana göre değil.
You don't have to be sorry for me none!
Benim için üzülmene gerek yok!
None of those things work for me.
O şeylerin hiçbiri bende işe yaramıyor.
Let none be hurt for me.
Kimse de benim için incinmesin.
And I knew then that none of it was ever for me.
Sonrasında anladım ki ; tüm yapılanların hiçbiri benim için değilmiş.
That's none of your business, but Shep asked me to come up to the house for supper tonight.
- Bu, seni ilgilendirmez ama Shep beni eve, akşam yemeğine çağırdı.
Well, I only know part of Texas and none of these Texicans is related to me, so why should I fight for them? Right.
İyi de ben Teksas'ın adını bilirdim, Teksaslılar bana anlatmadı ki onlar için, niye savaşmam gerekiyor?
You got no use for me and I got none for you.
Ne sen benim için bir şey yaptın ne de ben senin için.
- There's none, for me.
- Benim için yok.
Seems y'all got the same complaint... but none of you have any reason for me to post Maddox out of town.
Herkes aynı dertten şikâyetçi. Bence hiçbirimizin Maddox'u kasabadan kovmak için geçerli sebebi yok.
I know none of you expects me to give you something for nothing... but I am prepared to give you something for next to nothing.
Kimse bedava mal almayı bekleyemez ama ben size bedavaya yakın bir fiyata mal vereceğim.
Are you telling me... that I can't spend none of this money for 3, 4 years?
Bana bunlardan hiçbirini... 3 veya 4 yıl harcayamayacağımı söylüyorsun?
" Kiss Heather and Sissy for me, and don't fret none, I'm fine.
" Heather'i ve Sissy'yi benim yerime öpün. Merak etmeyin, ben iyiyim.
But none ever wrote music for me!
Ama hiç biri benim için müzik yazmamıştı.
If it wasn't for me, none of this would have happened to you, right?
Ben olmasaydım, bunların hiçbiri başına gelmezdi, ha?
And passes for me and my two best friends to the private party afterwards to be hosted by none other than Mr Burt Reynolds himself.
Ayrıca galadan sonra Bay Burt Reynolds'ın ev sahibi olduğu özel partiye iki arkadaşımla beraber davetiye.
I Swear. None For Me.
Almayayım.
No, because for me, none of this will have happened yet.
Hayır, benim için bunların hiçbirisi daha gerçekleşmedi çünkü.
In the name of Christ, man, beg for his mercy'cause you'll get none from me.
İsa adına merhamet dile çünkü ben sana merhamet göstermeyeceğim.