Once in tradutor Turco
59,633 parallel translation
If only I'd checked in, called every once in a while instead of totally avoiding her.
Keşke boşlamak yerine arada bir de olsa eve uğrasam veya telefon etseydim.
For once in your life, just stay out of it.
Hayatında bir kerecik, bir işten uzak dur.
What you just saw in there?
Az önce gördüğün şey?
Then it's up to us to comb the neighborhoods, find the vehicles, and put a bullet in that son of a bitch once and for all.
Sonra da mahalleleri taramak, araçları bulmak ve o orospu çocuğunun kafasına sıkmak bize kalmış.
I'm sorry. I've got to go and check on my car before I turn in, so...
Kusura bakma ama yatmadan önce arabayı kontrol etmem gerek, yani...
Anne, my sister checked in about a year ago, but I can't find her anywhere.
Anne, kardeşim bir yıl önce buraya gelmişti. - Ama onu bulamıyorum. - Üzgünüm.
The dead guy in England.
Uzun zaman önce İngiltere'de ölmüş herif.
Previously on "blood drive"... than the uptight little Hamlet of meadeville?
Daha önce Kanlı Yarış'ta... Bir aşk iksirini test etmek için Meadeville'in tutucu küçük bir köyünden daha iyi bir yer mi var?
This vehicle is a once-in-a-lifetime sort of thing, you don't sell it.
Bu araba hayatın boyunca karşına bir defalığına çıkacak bir şey.
At least before when I looked in the mirror, I knew who I was, and now... it sounds like bad lyrics, but there's a stranger looking back.
En azından daha önce aynaya baktığımda, kim olduğumu biliyordum. Şimdiyse kötü yazılmış şarkı sözü gibi ama bir yabancı bana bakıyor.
This isn't my first time in a space suit.
- Daha önce de uzay kıyafeti giydim.
This thing in front of you... She was once Reggie the pizza guy's sweet and loving wife.
Önünde durmakta olan bu şey bir zamanlar pizzacının tatlı ve sevimli karısı Reggie'ydi.
Is there a rune for letting you be in two places at once?
Aynı anda iki yerde olmaya yarayan bir mühür var mı?
In fact, to my understanding, you two were involved in a romantic relationship prior to the discovery that you were siblings.
Anladığım kadarıyla, kardeş olduğunuzu öğrenmeden önce aranızda romantik bir ilişki varmış.
Alexander... just so I'm clear... have you ever been in a relationship?
Alexander netleştirmek için soruyorum daha önce bir ilişkin oldu mu?
A couple days ago, I saw Isabelle trying to buy yin fen from a certain reprobate warlock at the Hunter's Moon.
Birkaç gün önce, Isabelle'in yin fen'i almayı denediğini gördüm. Hunter's Moon'daki belli başlı bir savaşçısından.
I ate at this café in Paris, once.
Daha önce Paris'teki bir kafede yemiştim.
You don't get to go in the field until you complete your training.
Önce eğitimini tamamlamalısın.
I fall in love with the soul before the sex.
Seksten önce o kişinin ruhuna âşık oluyorum.
I have never laid eyes on you before in my life.
- Sizi daha önce hiç görmedim.
So before you get in that car and drive back to Modesto, just think about them, okay?
Bu yüzden arabana atlayıp Modesto yoluna koyulmadan önce onları düşün, olur mu?
Not unless he pulls off whatever he's got in mind, before the paradox hits him.
Paradoks onu etkilemeden önce aklındaki şeyi yaparsa iş değişebilir.
That's where this happened, and from them, it was just one bad choice after another, and I guess once you let the darkness inside it never comes out, and now I am trapped in a parallel dimension,
Bu da orada oldu ve sonrasında kötü tercihler ardı sıra dizildi... Sanırım içindeki karanlığı dışarı saldığında bir daha dönüşü olmuyor.
It put tracking nanites in her water, the same once we used to find Malcolm Merlyn.
Suyuna takip nanitleri kattım. Malcolm Merlyn'i bulmak için kullandığımızın aynısı.
According to the Argus database I just hacked, sightings started 3 years ago in Central City.
Şu an hacklediğim Argus veritabanına göre 3 yıl önce Central City'de görülmeye başlanmış.
I'd like to see her in the field at least first.
Önce sahada görmek istiyorum onu.
Yeah. Well, I figure you got to get your share of fast-food before they lock you up in Lompoc for hacking the NSA.
NSA'i hacklediğin için Lompoc Federal Hapishanesine girmeden önce biraz fast food yemelisin diye düşündüm.
Meet Sean Sonus. 3 years ago, he was a player in Central City's criminal underworld and the target of Tina's investigation.
Karşında Sean Sonus. 3 yıl önce Central City'nin yeraltı suç dünyasında bir lidermiş ve Tina'nın soruşturmasının da hedefindeki kişiymiş.
We need to find Boland before she gets involved in something that she can't handle.
Boland'ı, çözemeyeceği bir işe girişmeden önce bulmamız gerekiyor.
Once a bunch of niggers comes in, then'fore you know it, this place is gonna be worth less every year.
Zenciler geldi mi bir de bakmışsın evin değeri gün geçtikçe eriyor.
I mean, Lowlands doesn't start shooting for another three weeks.
Lowlands'in çekimleri üç haftadan önce başlamayacak.
So, just trying to get in some quality time before I go.
Gitmeden önce kaliteli zaman geçirmeye çalışıyoruz.
Once I had to fire someone, and it took hours, but we ended up talking about everything, everything in our lives.
Bir kere birini kovmam gerekti ve saatler sürdü ama sonunda hayatımızda ne var ne yok konuştuk.
I should've nailed myself in the head sooner.
Kafama o çiviyi daha önce çakmalıymışım.
Before Darhk was killed, the citizens of Star City demonstrated there is strength in numbers as they fought against their attackers alongside the Green Arrow, leading Darhk's allies to retreat.
Darhk öldürülmeden önce Star City halkı sayısal üstünlüğü oluşturduklarını göstermiş ve Green Arrow'un yanında yer alarak ve saldırganlara karşı koyarak Darhk yandaşlarının geri çekilmesini sağlamıştır.
Didn't you put China White in prison, like, forever ago?
China White'ı çok uzun süre önce hapse atmamış mıydın sen?
Did we just accidentally hack a DHS drone system?
Az önce kazara Ulusal Güvenlik'in dron sistemini mi hackledik?
- Because before he was taken, Cayden was working on a biometric tracker that could recognize a heartbeat, powerful enough to scan anywhere in the world.
- Çünkü kaçırılmadan önce Cayden, kalp ritmini tanıyabilen bir biyometrik cihaz üzerinde çalışıyordu.
Well, once we get Chase, he'll see all the good Helix can do.
Chase'i yakalayınca Arrow, Helix'in yapabileceği tüm iyilikleri görecek.
Before he was taken, Cayden was working on a biometric tracker that could recognize a heartbeat anywhere in the world.
Kaçırılmadan önce Cayden, nerede olursa olsun kalp ritmini tanıyabilen bir biyometrik cihaz üzerinde çalışıyordu.
Yeah, well, once I heard that Chase was
Evet... Chase'in Prometheus olduğunu öğrenince beni şehre getirteceğini biliyordum.
It's 2 of the 3 components that Justin Claybourne was using to weaponize tuberculosis in Lamb Valley 5 years ago.
5 yıl önce Justin Claybourne'un Lamb Valley'de verem silahı yapmak için kullandığı üç kimyasaldan ikisi.
No. But once you find out Malcolm Merlyn's your biological father, you can pretty much handle anything.
Fakat Malcolm Merlyn'in biyolojik baban olduğunu öğrendikten sonra pek çok şeyin üstesinden gelebiliyorsun.
What I can tell you is that nearly 10 years ago in a moment of- - of immense courage... Robert Queen chose to sacrifice himself so that I might live...
Söyleyebileceğim şey şu ki yaklaşık 10 yıl önce muazzam bir cesaret örneği göstererek Robert Queen sırf benim yaşayabilmem için kendini feda etti.
Ok, Chase has worked with evil Laurel before, but she's currently locked up at Argus, and there is no way that Evelyn is doing this all by herself.
Pekala, Chase daha önce kötü Laurel'le çalışmıştı ama o şu an Argus'ta kilit altında. - Evelyn'in de bunu tek başına yapmasına imkan yok.
A little while ago, I worried to John... That the personal connections that I had were making me vulnerable because as long as there are people in my life that I care for, I have to be something else to protect them.
Kısa bir süre önce John'la dertleşirken özel hayatımdaki ilişkilerin beni zayıf düşürdüğünden bahsetmiştim zira hayatımda birileri oldukça onları korumak için elimden gelenin en iyisini yapmam gerekiyor.
Yeah, look, I'll, um... I'll fill you in on all the gory details once I finish this report.
Evet, bak, ben bu raporu bitir bitirmez, sana tüm çirkin detayları anlatacağım.
Unless Valentine succeeds in raising Raziel, kills everyone with demon blood first.
Valentine, Raziel'ı diriltmeyi başarırsa, önce iblis kanı olanları ölüdürür.
In order to capture him so that he might escape once again?
Yakalayıp tekrar kaçabilsin, diye mi?
Meet me in the cafe we were in before at 9 : 30 on Wednesday.
Çarşamba 9 : 30'da daha önce görüştüğümüz kafeye gel.
I was cleared of any involvement in my husband's disappearance 26 years ago.
Eşimin kayboluşuyla ilgili soruşturmada 26 yıl önce aklandım.
once in a lifetime 20
once in a while 156
once inside 39
ines 33
in fact 10253
internet 115
india 252
invite 16
invasion 24
inter 39
once in a while 156
once inside 39
ines 33
in fact 10253
internet 115
india 252
invite 16
invasion 24
inter 39
instagram 35
interior 21
inside 950
indian 84
indiana 185
intelligent 217
indeed 4544
instant 24
international 47
intel 28
interior 21
inside 950
indian 84
indiana 185
intelligent 217
indeed 4544
instant 24
international 47
intel 28
interpol 81
independence 32
incredible 769
indians 76
insight 19
instead 1488
intelligence 152
internal 17
interview 123
inch 105
independence 32
incredible 769
indians 76
insight 19
instead 1488
intelligence 152
internal 17
interview 123
inch 105