English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ S ] / Stay in line

Stay in line tradutor Turco

172 parallel translation
I have to stay in line for the butcher.
Kasap sırasına girmem gerekiyor.
Stay in line.
Sırada kalın.
Stay in line. If you don't I'll tell the master. Shut up.
Kurallara uy, hocaya söylerim yoksa.
Stay in line.
Yerinizde kalın.
Stay in line and take it easy. You'll get your dough.
- Sakin ol ve sırada bekle Paranı alacaksın
And we can do better, only you have to stay in line.
Ve söz dinlersen daha da iyisini yapabiliriz.
There'll be plenty of tables for everyone! Just stay in line and don't go away.
Millet, gösteri başladığında herkese yetecek kadar masa olacak.
Stay in line!
Sırayı bozmayın!
Try to stay in line.
Sırayı bozmamaya çalışın.
All right, stay in line.
Sıradan ayrılmayın.
Stay in line, let's go.
Sırada kalın, ilerleyin.
Stay in line, please.
Sırayı bozmayın.
Stay in line, please.
Lütfen sıraya girin.
All right, children, stay in line.
Pekala çocuklar, sırayı bozmayın.
You guys stay in line.
Baylar peşimizde kalın.
Move to the right and stay in line.
Sağa geçin ve sıra olun.
Stay in line.
Hizada kalın.
Move to the right and stay in line.
Sağa geçip sıra olun.
I'm not going out unless I know he'll stay in line.
Onun gruba uyacağını duymadan çıkmıyorum ben de.
Stay in line there.
Sırayı bozmayın.
Stay in line!
Rica ediyorum, sırada kalın!
Okay, all of you spirits, please stay in line onl.
Pekala, Bütün ruhlar tek sıra olalım..
Hey, Commandant stay in line!
Emrediyorum sıraya girin!
Stay in line!
Çizgide kalın.
Hell, I won't even have to stay in line to get into the bathhouse!
Hamama girmek için bile kuyruğa girmem gerekmeyecek.
Stay in line. Stand up straight.
Sıradan ayrılmayın.
Stay in line!
Hadi! Kımılda!
Please stay in line.
Kimse sırasından çıkmasın.
That wealth is a threat to the people that want you to stay in line.
O kadar para, ilerlemeni istemeyenler için bir tehdit oluşturur.
Stay in line!
Aynı anda asılın!
Stay in line! Keep it going, Slowpoke!
Dönmeye devam et, devam et inatçı hayvan!
Stay in line behind me.
Arkamda aynı hatta kalın.
Single file now. Stay in line.
Dur bekle.
But it was in line of duty and they'll stay buried for a long time.
Fakat o görev gereği idi ve uzun süre gömülü kalacaklar.
Stay right along in line with them.
Giderken kırmızı işaretleri takip edin.
Stay right in line with them. Follow them little red flags and...
Tek sıra halinde kalmaya çalışın.
No, I've decided to stay in the line of work I'm in.
Hayır, halen yaptığım işe devam etmeye karar verdim.
Stay in line.
Uzaklaşmayın.
While you're in this jail, you stay on that side of the line and you and I will get along fine.
Bu kodeste olduğun sürece o çizginin gerisinde durursan, sen ve ben çok iyi geçiniriz, anladın mı?
Just stay in line.
Sırada kalın.
No. But if I were you, I wouldn't stay in the line of fire.
Ama yerinde olsam, ateş hattında kalmazdım.
Stay on the line, in a few moments you'll hear the voice of a friend.
Hatta kalın, birazdan bağlanacaksınız.
Stay in line.
Sırayı bozmayın.
General in the fight that is coming, I want you to stay back from the main line.
General... yaklaşan çatışmada, ön safhadan uzak durmanızı istiyorum.
You can stay in this line all day, you'll still get one of these. They are no good.
Bütün gün bu kuyrukta bekleyip, bir tane alsanız bile işe yaramıyorlar.
Well, the extra day I got Greenspan to stay was useless... that liberal idiot is on his way back to Washington right now... to recommend that they rescind our license to go on line.
Greenspan'in ilaveten kalmasını sağladığım gün işe yaramadı... O liberal salak, bağlantı kurmamız için gereken lisansın reddedilmesini önermek için Washington'a dönüyor şu an.
Okay, to finish off our field trip, we're going to take a very special guided tour through the botanical gardens, so let's stay in one line, keep together in a group.
Tamam, bu alandaki gezimizi bitirip çok özel, rehberli bir turla botanik bahçelerini gezeceğiz. Tek sıraya geçip grupla beraber kalın.
That's it- - stay together in one line...
Tamamdır. Tek sıra halinde kalın...
I, of course, would stay on line in order to monitor everyone.
Kesinlikle, herkesi izlemek için... ben burada kalırım.
Then how come you didn't stay in his eye line?
O zaman neden görebileceği bir yerde değildin?
Stay in line.
Sıraya girin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]