English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ T ] / That sounds lovely

That sounds lovely tradutor Turco

85 parallel translation
That sounds lovely.
Senin adına sevindim.
[Coughing] That sounds lovely, dear.
¢ İ Kulağa çok hoş geliyor tatlım.
That sounds lovely.
Kulağa çok hoş geliyor.
Oh. Well, that sounds lovely, Dharma, and we'd be honored -
Bu kulağa çok hoş geliyor Dharma ve gelmekten onur..
That sounds lovely.
Çok güzel olmalı.
Oh, that sounds lovely.
Ne kadar harika.
That sounds lovely
Kulağa hoş geliyor.
That sounds lovely.
Çok hoş olur.
That sounds lovely.
Kulağa hoş geliyor.
Well, that sounds lovely.
Kulağa çok hoş geliyor. Ne zaman gidiyoruz?
That sounds lovely.
Ne güzel.
Well, that sounds lovely, but I really don't have the time.
Kulağa çok hoş geliyor, ama gerçekten hiç zamanım yok.
Well, that sounds lovely.
Kulağa çok hoş geliyor.
That sounds lovely.
Kulağa harika geliyor.
Well, that sounds lovely.
Şey, kulağa hoş geliyor.
- That sounds lovely. - Great.
- Çok güzel bir fikir.
- That sounds lovely.
Kulağa harika geliyor. Tamam.
Well, that sounds lovely.
Kulağa hoş geliyor.
Oh, that sounds lovely.
Bu harika olur.
- That sounds lovely.
- Güzel görünüyor.
That sounds lovely, but... i'm sorry, honey. I have some work to do.
Çok hoş düşündünüz ama üzgünüm tatlım, yapmam gereken işler var.
Oh, that sounds lovely.
Kulağa çok hoş geliyor.
That sounds lovely.
- Çok güzel bir fikir.
That sounds lovely.
- Gerçekten harikaymış.
Oh, that sounds lovely.
- Kulağa hoş geliyor.
- in the doctors'lounge this evening. - That sounds lovely.
-... iyi yolculuklar partisi vereceğiz.
Oh, that sounds lovely.
- Çok hoş duruyor.
Oh, that sounds lovely, but Gaby is having her annual barbecue on saturday.
Oh, çok hoş, fakat bu cumartesi gabby geleneksel barbeküsünü veriyor.
That sounds lovely, William!
Bu çok hoş gözüküyor William!
That sounds lovely.
Kulağa güzel geliyor.
Yes, that sounds lovely. Good.
Hayır, kulağa hoş geliyor.
Ooh, that sounds lovely.
Çok hoş bir fikir.
( Heart beating ) That sounds lovely, doesn't it, Aidan?
Ne kadar hoş değil mi, Aidan?
Oh, that sounds lovely.
Kulağa hoş geliyor.
Wow, that sounds lovely.
Vay, kulağa çok lezzetli geliyor.
- Thank you, that sounds lovely. - Great.
Teşekkürler, güzel olur.
Well, I think that sounds positively lovely.
Bence bu kulağa gayet hoş geliyor sevgilim.
I was sitting at a piano, that lovely channel one, completely out of tune piano that just sounds...
Ve bu çok heyecan vericiydi. Ciddiyim.
That sounds lovely.
Onu getir ve Melissa'ya söyleme.
Sweetie, as lovely as that idea sounds, we're not perfect.
- Tatlım, kulağa çok hoş geliyor ama mükemmel değiliz.
Your majesty, forgive me for saying so... but that sounds... just lovely.
Majesteleri, beni affedin ama... bunlar sadece... hoş sözcükler.
Lovely as that sounds, I'm gonna have to take a rain check.
Kulağa hoş geliyor ama... Alacağım olsun, diyelim.
That sounds... lovely.
Harika.
Well, that sounds like a lovely dream, sweetheart.
Çok güzel bir rüyaya benziyor, bir tanem.
Well, uh, as lovely as that sounds, I wasrt really planning on seeing Naomi today.
Kulağa harika geliyor, ama bugün Naomi'yi görmeyi planlamıyorum.
- As lovely as that sounds, I'm a few years away from having a duck quack off in my face.
- Kulağa ne kadar hoş gelse de yüzümde bir ördeğin bağırması için daha birkaç senem var.
As lovely as that story sounds, it's just not gonna end up that way.
Kulağa aşk masalı gibi geliyor ama öyle bitmeyecek.
That world sounds lovely.
O dünya kulağa hoş geliyor.
That sounds lovely.
Bir uçak.
- No, that's sounds lovely.
- Yok, ıstakoz harika olur.
Lovely as that sounds, Beverly's parents are here because I have the Tween Adventure Camp tomorrow.
Kulağa çok hoş gelse de, Beverly'nin ailesi burada çünkü yarın "İkiz Macera Kampı" var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]