The glasses tradutor Turco
2,157 parallel translation
And in 3D with the glasses, it's incredible.
Ve 3 boyutlu gözlüklerle, inanılmaz bir şeydi.
Or maybe it's the glasses.
Belki de gözlüklerin etkisidir.
She was a brainiac, but without the glasses.
Gözlükleri olsa tam bir dahi olurdu.
Give it to me, you will break all the glasses.
Ver bana onu.Bütün bardakları kıracaksın.
Wanna lose the glasses?
Gözlüğünü çıkarmak istermisin?
And now I will do the same... without the glasses!
Şimdi yine aynısını yapacağım... gözlüksüz!
The glasses dear governor.
Gözlük, Sayın Vali'm.
And I miss... I miss the glasses.
Ve... gözlüklerini özledim.
The glasses aren't coming back Marvin.
Gözlükler geri gelmeyecek, Marvin.
The shorter balding gentleman in the sweater wearing the glasses- - that has got to be Perseus. I have a visual.
Gözlüklü, süveter giyen kısa kel adam Perseus olmalı.
No doubt the glasses and cane were a disguise.
Şüphesiz gözlükler ve bastonla kılık değiştirmişti.
And then that man with the glasses, he showed up at the hospital.
Sonra, gözlüklü bir adam hastaneye geldi.
With the glasses, are you literally blind?
Beyefendi, gerçekten kör müsünüz?
Jacob, bring the glasses.
Yakup, bardakları getir.
What's his name... with the glasses and heavy beard.
Adı neydi... gözlüklü ve çok püsküllü.
- Just for the glasses.
- Gözlük için.
I'm not asking you to pay for the glasses.
Gözlüğün parasını ödemeni istemiyorum.
I'll pay for the glasses.
Gözlüğün parasını ödeyeceğim.
You'll replace the glasses.
Gözlüğü değiştireceksin.
You even put on the glasses.
Gözlükleri bile takmışsın.
What about the glasses?
Peki ya gözlükler?
Guy in the gray shirt with the glasses.
Gri gömlekli gözlüklü adam.
- Who is the guy with the glasses?
- Gözlüklü adam kim?
Anne Tremblay, even though she didn't wear glasses, was maybe like all the other brainiacs, a PhD,
Gözlükleri olmasa da Anne Tremblay de bütün dahiler gibi belki de biraz farklıydı.
Looks like I ain't the only one around here gonna be needing glasses.
Galiba burada gözlüğe ihtiyacı olan tek kişi ben değilim.
You know, with the dickish glasses and that.
Anlarsın ya, şu salak gözlüğün falan.
Now I'd like that we raise our glasses to Grace who is a nominee for the Pulitzer prize for photography.
Şimdi kadehlerimizi Grace'e kaldırmak istiyorum. Çektiği fotoğrafla Pulitzer Ödülüne aday gösterildi.
And two glasses of water, inside the tap
Ve 2 bardak su, muslukta.
I wish I could say the same, but my glasses are all scratchy.
Ben de aynısını söylemek isterdim ama bu gözlükler çok kaşındırıyor.
There was a guest- - they go, "Can you hold my baby?" So I held the baby and our photographer superimposed my glasses and my head.
"Bebeğimi tutabilir misiniz" dedi. Ben de aldım. Sonra fotoğrafçı ona gözlük ve saç monte etti.
She came into the kitchen, drank several glasses of water.
Mutfağa geldi birkaç bardak su içti.
The same glasses, you see?
Bakın aynı gözlükler, gördünüz mü?
Yeah, you're not the only one who saw the world through irony-colored glasses.
Evet hayatı bir ironi içinde gören sadece sen değilsin.
Hold the hat and glasses!
Sıkı tutunun millet!
The sample in one of the wine glasses tested positive for remian.
Şarap kadehlerinden birinden alınan örneğin Remian olduğu belirlendi.
Well, if there's anything I can do... you didn't just happen to find alec's glasses the other night, did you?
Peki, eğer benim yapabileceğim bir şey varsa... Geçen gece Alec'in gözlüklerini bulman tesadüf değildi değil mi?
â ™ ª It's so hard to see the rainbow â ™ ª â ™ ª Through glasses â ™ ª â ™ ª Dark as these â ™ ª â ™ ª Maybe â ™ ª â ™ ª I'll be able â ™ ª
* Gökkuşağını görmek çok zor * * Bu kadar koyu... * *... gözlüklerden * * Belki *
He was considering surgery, but I liked the way he looked in his glasses.
Ameliyat olmayı düşünüyordu, ama o gözlüklerle olan görünüşünü seviyordum.
There are shot glasses in the housewere.
Ev eşyaları bölümünde bardaklar olacak.
Do we put the 3D glasses on now, dadda? Not yet, Keidy.
Artık üç boyutlu gözlüklerimizi takabilir miyiz, babacık?
But all my glasses are dirty, so let's pretend that you made it to the couch...
Ama tüm bardaklarım kirli olduğundan içkini alıp kanepeye geçmişsin gibi davranalım.
I got some granny glasses perched down the bottom of my nose.
Bir de nine gözlüğü taktım ve burnumun ucuna kadar indirdim.
but.... magic glasses or not, I'm sure you can read the words.
Sihirli gözlük olmasa da, sihirli heceleri okuyabileceğini biliyorum.
The guy with glasses
Gözlüklü herif.
The one who apparently dared you to chug three glasses of wine before he got back, or there'd be trouble.
Görünüşe göre o gelene kadar üç bardak şarap içeceğine dair iddiaya girdiğin adam yoksa bir sorun vardır.
My client? The ach? You more glasses the beautiful thin women.
Müşterilerim ince, güzel kadınlarda daha çok içki siparişi veriyorlar.
Oh, you mean the blonde with glasses at the bar.
Barda elinde bardak olan sarışını söylüyorsun.
We raise our glasses, to two explorers who gave their lives who reached as far as man has ever reached and paid the ultimate price.
Bardaklarımızı, hayatlarını feda eden insan oğlunun ulaştığı en uzak yere giden ve bunun en ağır bedelini ödeyen iki kâşife kaldırıyoruz.
Just going to do a little freestanding comedy, and if at the end everybody wants to raise their glasses to pam and jim, then so be it.
Sadece biraz ayaküstü komedi yapacağım ama sonunda Pam ve Jim için herkes kadeh kaldırmak isterse, varsın öyle olsun.
Where's the baggy sweatshirt? Those red glasses?
Sarkık kazağın ve şu kırmızı gözlüklerin nerede peki?
You know those movies where they have the really beautiful woman, but they put her in the big glasses and tie her hair back and have her march around in the big baggy clothes, but then the turn comes, the penny drops, and the ugly duckling magically transforms into a swan?
Hani, şu filmlerdeki güzel kadınlara, kalın çerçeveli gözlükler takıp, saçlarını arkadan bağlarlar ve vücudunu da kalın ve bol elbiselerle gizlerler, sonra bir anda fazlalıklar yok olur, ve çirkin ördek güzel bir kuğuya dönüşür, değil mi?
glasses 220
glasses clink 30
the godfather 48
the great gatsby 18
the guardian 21
the good wife 16
the gate 46
the game 119
the girl 422
the gun 223
glasses clink 30
the godfather 48
the great gatsby 18
the guardian 21
the good wife 16
the gate 46
the game 119
the girl 422
the gun 223
the gardener 44
the game is over 59
the good stuff 48
the greater good 16
the game has changed 18
the game's over 47
the games 17
the good old days 37
the ghost 58
the guard 38
the game is over 59
the good stuff 48
the greater good 16
the game has changed 18
the game's over 47
the games 17
the good old days 37
the ghost 58
the guard 38
the gas 49
the ground 30
the girlfriend 25
the guy 205
the good ones 20
the gold 48
the great 49
the government has a secret system 84
the gods 44
the governor 73
the ground 30
the girlfriend 25
the guy 205
the good ones 20
the gold 48
the great 49
the government has a secret system 84
the gods 44
the governor 73