Touch me tradutor Turco
8,043 parallel translation
- Don't touch me!
- Dokunma bana!
Hey... don't touch me.
Hey, dokunma bana!
If you print the apology, no one will touch me.
Özrü basarsanız, kimse benimle iletişime geçmez.
You... touch me.
Dokun bana.
You touch me.
Dokun bana.
Don't touch me!
- Dokunma bana!
Don't touch me, pervert!
Sakın bana dokunma, sapık!
But I have been known on occasion to let it touch me.
Ama onun bana dokunduğu olmuştur.
No don't touch me.
Yapma.
Please don't touch me. Just get the fuck off me, please.
Uzak dur benden lütfen.
- Please, don't touch me, please.
- Bana dokunma, lütfen!
No, don't touch me.
Olmaz, sakın dokunma bana.
No other woman will touch me.
Başka hiç bir kadın bana dokunamayacak.
Don't ever fucking touch me again.
Sakın bana tekrar dokunmaya kalkma.
- Do not touch me.
Dokunma bana.
- Don't fucking touch me!
- Sakın bana dokunayım deme!
Don't fucking touch me!
Dokunma bana!
Don't you touch me!
Sakın bana dokunma!
Touch me, slow.
Dokun bana, yavaşça.
- Don't you touch me.
- Dokunma bana!
It's my fucking job, and don't you ever fucking touch me again.
Kahrolası işim! Bir daha bana sakın dokunayım deme!
Ohh! Don't touch me!
Dokunma bana!
Don't touch me.
Dokunma bana.
Don't fucking touch me.
Sakın bana dokunayım deme! - Oley.
You can't even touch me, Spider-Man.
Bana dokunamazsın bile Örümcek Adam.
Don't touch me.
Bana dokunma.
I have no desire for an Oriental woman to touch me above the waist.
Asyalı bir kadının belden aşağıma dokunmasını istemiyorum.
If you ever touch me like that again... If you ever grab me like that I'm gonna fucking kill you!
Bana bir daha öyle dokunur, elimi kolumu tutarsan seni öldürürüm.
Don't touch me, you big, fat lout!
Bana dokunma, seni koca, şişko, kaba herif!
My mother doesn't touch me if she can avoid it.
Annem, bana zorunda kalmadıkça dokunmaz.
She used to touch me a lot, in a motherly way, when I was little.
Eskiden, ben küçükken, bana bir anne gibi çok dokunurdu.
Don't you ever touch me like that.
Sakın bana bir daha öyle dokunma.
- Damn it, don't touch me!
- Lanet olsun, dokunma bana!
Don't touch me!
Dokunma bana.
♪ Touch me now ♪
# Dokun bana şimdi #
Don't touch me.
- Dokunma bana.
Don't like me to touch that?
Böyle yapmamdan hoşlanmadın mı?
- Yes it did touch a nerve. If you don't mind me saying so.
- Evet, canımı sıktı.
Don't do it again! I won't touch her again... until she asks me.
Ona bir daha dokunmayacağım eğer bunu benden o isterse.
Why won't you let me touch you?
Niye sana dokunmama izin vermiyorsun?
Let me touch you.
İzin ver sana dokunayım.
A little bird told me you'd lost your touch, so... a little lobster confirmed it.
Ufak bir kuş, bana tüm maharetini kaybettiğini söyledi, buradaki küçük ıstakozumuzda bunu doğruladı.
You guys used to do this thing where you would walk up to me... touch my skin and then like taste it and think for a minute, and then say :
Eskiden beni nerde yakalasanız bana bunu yapardınız... tenime dokunur, tadına bakar, biraz düşünüp şöyle derdiniz :
- Let me touch it.
- Dokunmama izin ver.
Let me touch it.
Bırak dokunayım.
- Man, don't touch me.
- Bana dokunma.
Put me back in touch.
Beni iletişime sokun.
Anything you chaps down there, can do to put in touch with them... well, it will be a warm beer on me.
Siz aşağıdaki beyler, onlarla iletişim kurmam için yardım ederseniz bana sıcak bira ısmarlamış kadar olursunuz.
Then I'll have to play Miss Touch-me-not
O zaman benim de Bayan Banadokunma'yı oynamam gerek.
Don't touch me, dude.
- Dokunma bana.
Do you think you can help me get in touch with Kristinn?
Kristinn ile iletişime geçmem için bana yardımcı olabilir misiniz?