We are back tradutor Turco
2,603 parallel translation
We are back.
Döndük biz.
So we are back at square one.
Yani başladığımız yere dönüyoruz.
Yup. We are back in the ice cream business.
- Evet, dondurma işine başladık yine.
We are back on main road.
Anayola döndük.
We are back from space!
Uzaydan yeni döndük.
Three weeks ago, he was replaced by Hugh Hibbert, and we are back in the running.
Üç hafta önce onun yerine Hugh Hibbert geçti. Yani yeniden kovalıyoruz.
We are not turning back.
Geri çekilmiyoruz.
- We are not going back.
- Geri çekilmiyoruz.
Okay, we're gonna get back on the 5 we're gonna drive for about 60 miles and then we're gonna see that burger joint and we are gonna stop there...
Tamam, otoyola geri döneceğiz... 100 km. yol gideceğiz... sonra hamburgerciyi göreceğiz... ve orada duracağız.
- Hey, when are we gonna go back?
Ne zaman dönüyoruz?
And I'm glad that the Seahawks are losing and we're winning, but I gotta take Danny McDaniels back to Baltimore, all right?
Seahawks'ın kaybedip bizim kazanıyor olmamıza da sevindim ama Danny McDaniels'ı Baltimore'a götürmem gerek, tamam mı?
Are we going to be back by Thursday?
- Evet? Perşembe günü dönmüş olur muyuz?
Here we are relying on the penguins to come back for us.
Oturup penguenlerin bizim için dönmesini bekliyoruz.
You are saying that we sent out a signal and we got back an alien response?
Yani şimdi sinyalimizi yolladığımızı uzaylıların yanıt verdiğini mi söylüyorsun?
Are we going back in?
İçeri mi döneceğiz?
In case you're wondering, we are never coming back.
Merak ediyorsanız bir daha asla gelmeyeceğiz.
In being able to access past lives, we are able to treat illnesses that may have started back thousands, even trillions of years.
Geçmiş yaşamlara erişimin münkün olması, Geçmişte başlayan hastalıkların tedavi edilebilmesini de sağlar Binlerce, hatta trilyonlarca yıl öncesini.
And thankfully, we are, all of us, working at breakneck speeds and in unison towards capturing the mind's fatal flaws and correcting it back to its inherent state of perfect.
Ve şükürler olsun ki, biz, hepimiz, çok yüksek hızlarda çalışıyoruz ve beraber zihnimiz ölümcül hataları yakalasa bile ve onu mükemmelliğin doğal hali ile düzeltebiliyoruz.
Cola. " And we are... back.
Ve geri döndük.
Those of us who are, we children of the tides, must return to it again and again until the day we don't come back, leaving behind only that which was touched along the way.
Öyle olanlarımız ; biz medcezirin evlatları usanmadan tekrar tekrar yuvamıza dönmeliyiz ta ki yol boyunca, izlerimizden başka bir şey bırakmadan geri dönmeyeceğimiz güne kadar.
Maddy, I'm sorry, but it's got to be big enough to hold a G.P. S... so it's either that or we convince him that pagers are back in style.
Maddy, kusura bakma ; ama o şey GPS barındıracak kadar büyük. Yani ya o olacaktı ya da bizimkini çağrı cihazlarının yeniden moda olduğuna ikna edecektin.
Is this gonna come off the seats or are we gonna have to steam clean everything before my mom comes back?
Bu devam edecek mi yoksa annem dönmeden her şeyi temizleyecek miyiz?
Are we gonna get back on the boat in the middle of the night without any gas?
Hiç benzinimiz olmadan bota geri mi döneceğiz gecenin ortasında?
and the only boats that remain, are dusty relics littering the shoreline as we look back on the anniversary of this tragic event were left to wonder, if it happened here can it happen again.
.. ve kıyıda bir çok tekne var artık bir harabe şeklinde. Bu trajik durumun yıldönümüne baktığımızda.. .. bu durumun tekrarlayıp, tekrarlamayacağı akıllardaki soru
- We are on the way back now.
- Şu anda dönüyoruz.
In a climate where others are cutting back, we continue to grow.
Başkalarının pes ettiği bir ortamda, biz büyümeye devam ediyoruz.
We are going back.
Dönüyoruz.
We are going forth, not back.
İleri gidiyoruz. Geri değil.
Kate, how the hell are we going to get there and back to the cars before it gets dark?
Kate, hava kararmadan oraya nasıl gidip sonra da arabalara geri döneceğiz?
For the first time, we are going back empty handed.
İlk kez, eli boş dönüyoruz.
We are eating, ain't no one wanna look at her whipped up back!
Yemek yiyoruz burada, kimse yaralı bir sırt görmek istemiyor.
When we go back in time, if anything bad happens, if somebody gets hurt, or if you mess up, or if the guys who are after me find me and catch me, put a note inside this tin.
Zamanda geri döndüğümüzde, kötü bir şey olduğu takdirde misal biri zarar görürse ya da bir hata yaparsan veya peşimdekiler beni yakalayacak olursa bunun içine bir not bırak.
This is a new day and we are taking back our public schools.
Bu yeni bir gün ve devlet okullarımızı geri alıyoruz.
We are putting the narrative back in the porn, baby, and...
- Pornolara artık bir hikaye ekliyoruz tatlım ve...
We are going to get the card back and replace it with a new one.
Kartı geri alıp başka bir tanesiyle değiştiririz.
So are we gonna give him his dog back?
Verecek miyiz köpeği adama?
Now, look, the--the priority here is to get you guys both back to earth and back in school in a week, and we are gonna do it!
Şimdi, bakın, buradaki önceliğimiz siz beyleri dünyaya döndürmek ve bir hafta içinde okula geri göndermektir. Ve böyle de yapacağız!
Get on in the back, can't be later than we are.
Arkaya geç bakalım, çok daha fazla gecikmeyelim.
We are overjoyed at the recent return of one of our own back into our fold.
Aramızdan birinin yakın zamanda cemaatimize geri dönmüş olmasına fazlasıyla sevindik.
So I am top pharmaceutical salesman in my division for seven years, but I plow my money back into deferred stock because there is this new cholesterol pill that we are developing that is going to blast Lipitor right off the market.
Ben, bölgemdeki en üst düzey ilaç satıcısıyım, yedi yol boyunca ama paramı adi hisse senedine sürüyorum, çünkü geliştirdiğimiz yeni bir kolesterol hapı var, Lipitor'u marketten tamamen silecek bir ilaç. Sadece, Gıda ve İlaç Kurumu onayı için biraz sabretmemiz gerek ama FDA bizi onaylamıyor
According to... Are we going back to Regi's?
Regi'ye mi dönüyoruz?
* Oh, morning come bursting, the clouds * * amen * * lift off this blindfold * * let me see again * * and bring back the water * * let your ships roll in * * in my heart, she... * What are we doing back here, Keith?
Tekrar buraya neden döndük, Keith?
We are going to take back our country.
Şehrimizi geri almaya gidiyoruz
Look, Ryan, I absolutely believe that we have strong feelings for each other, but memories are starting to come back and I'm less certain that this is what we should be doing.
bak Ryan birbirimize karsi gercekten guclu hisler besledigimize inaniyorum ama anilar gelmeye basliyor ve artik ne yaptigimiz hakkinda emin degilim.
We are on our way to getting our power back.
Güçlerimizi almak üzereyiz.
So for this week's assignment, we are going back in time... to the songs of "Saturday Night Fever."
Bu haftanın ödevi olarak... zamanda yolculuk edip "Cumartesi Gecesi Ateşi" filminden şarkılar söyleyeceğiz.
Are you sure you don't want to do this when we get back?
Geri döndüğümüzde aynı şeyleri tekrar yapmak isteyebileceğinden emin misin?
Oh honey, we are so glad to have you back but you really don't remember anything?
Canım, sana kavuştuğumuz için çok mutluyuz. Ama sahiden hiçbir şey hatırlamıyor musun?
Are we welcoming you back?
Geri dönüyor musun?
We are going back in ten minutes. Okay?
On dakika sonra dönüyoruz, tamam mı?
So right now we're gonna go back in there and give that nice man a cup of tea and tell him we are doing everything in our power to find his daughter. And don't ever promise an outcome we can't deliver.
Yani şu an içeriye gidip o iyi adama çay ikram edeceğiz ve kızını bulmak için tüm gücümüzü kullandığımızı söyleyeceğiz.
we are going 52
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are 2563
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are fucked 33
we are coming 52
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are 2563
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are fucked 33
we are coming 52