We need money tradutor Turco
1,311 parallel translation
But we need money.
Fakat paraya ihtiyacımız var.
We need money, Mrs Hartford.
Paraya ihtiyacımız var Bayan Hartford.
We need money, Zbo.
Paraya ihtiyacımız var, Zbo.
We need money for the doctor.
Doktor için para lazım.
- We need money! You know that, Lindsay!
Bunu biliyorsun Lindsay.
You want a new car? - We need money to pay for these things.
Bunlar için paraya ihtiyacımız var.
And we need money for some repairs... so I'm gonna need $ 2,000 from each of you and $ 5,000 from you.
Ve tamirat için biraz paraya ihtiyacımız var... ikinizden de 2000 bin dolar almam lazım, ve senden de 5000 dolar.
How much money do we need?
Ne kadar paraya ihtiyacımız var?
No, we don't need to take the money.
Hayır, para istemeye ihtiyacımız yok.
We need cloth and money!
Bize giysi ve para lazım!
But we'll need some money to do that.
Evet, ama bunun için para gerekecek.
If I don't have toys, we don't need money, and you can stay with me.
Oyuncaklarım olmazsa paraya ihtiyacımız olmaz ve benimle kalırsın.
But we need good drivers to put this asshole and his money together.
Ama bu sersemle parası arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarmalıyız.
Damn it, we need that money!
Lanet olsun, o paraya ihtiyacımız var.
We need to spend a little money on the pump out there.
Dışarıdaki pompa için biraz para gerekiyor.
Okay, but we need time to procure the money and we want assurance that nothing have happened to the child!
Tamam, ama parayı temin etmek için zamana ihtiyacımız var... çocuğa birşey olmadığına dair güvence istiyoruz.
We need to organize an office, w-w-we need uh, workshops, mmm test benches, where do we get the money for it?
Ofis bulmamiz gerekir, Atölye gerekli, fabrika gerekli, Bütün bunlar için nerden para bulacağız?
We need all the money we can get now...
Bize para lazim, simdi alabiliriz...
They always say, you know, you need a hit single and we had a sort of hit single with Money.
Hit bir single'a ihtiyacınız var diyorlardı. Ve money gibi bir hit single'mız vardı.
We really need the money.
Bu paraya gerçekten ihtiyacımız vardı.
We're going to need money.
Paraya ihtiyacımız olacak.
As a human being, I also understand that when a woman's alone... Here we go. And in need of money, can do things that she'll later regret.
Bir kadın yalnızsa ve paraya ihtiyacı varsa, sonradan pişmanlık duyacağı şeyler yapabilir.
We need ya to lend us the money for the mold work'cause, uh, well, uh, we--we don't have it.
Küf işi için bize borç vermen gerekiyor çünkü... bizde yok.
Just what we need : Another Wall Street asshole with money.
Bir bu eksikti, zengin bir Wall Street budalası daha.
You know we're probably gonna need some money.
Biraz paraya ihtiyacımız olacak.
We need something that will get us money tomorrow.
Bize yarın para kazandıracak bir şey olmalı!
The guys you need to be working are the guys... who wouldn't have come if we hadn't been throwing money at them.
Beraber çalışmanız gereken herifler para ödemediğimiz... henüz gelmemiş olanlar olmalı.
OK, even a monkey could do it - but we need the money, Ella.
Tamam, maymun bile bunu yapabilir - fakat paraya ihtiyacımız var, Ella.
- We need to get us some money.
- Biraz para bulmalıyız.
We need someone to give us money.
Bize para verecek birine ihtiyacımız var.
Hirachand Seth, we have a great need of money.
Seçimler 6 ay sonra olucak ve biz..
- Look we're gonna need till the afternoon to get the money.
- Bak parayı alabilmek için öğleden sonraya kadar zaman gerekli.
Well, we're gonna need a bouncer, for sure. I mean, Mike's the money, I'm brains, you would be the brawn.
Sulu göz ve güçlü şarkı.
We need that money.
O para bize lazım.
we still need that money.
O paraya ihtiyacımız var.
And we need more money to buy two tickets to Europe.
Ve Avrupa seyahati için 2 uçak bileti parasına ihtiyacımız var.
We need to make a profit before we go contributing money.
Gidip parayı vermeden evvel, bundan kar elde etmemiz lazım.
That's why we only work when we need the money.
Paraya ihtiyacımız olunca, çalışırız bu yüzden.
We don't need heavy machinery to make money in London.
Yemeğini yedin mi?
We need that money.
O paraya ihtiyacımız var.
We need an asset-based guarantee so we know we'll get our money back.
Parayı geri alabileceğimize dair mal varlığı garantisi gerekiyor.
We just need his money.
Gerekli olan tek şey, parasıydı.
We can't give them the satisfaction of telling them that I need money, okay?
Bizimkilere söyleme.
See, we don't need this dirty, filthy everyday money.
O yüzden bu pis, iğrenç paralara ihtiyacımız olmayacak.
Because we need the money.
Çünkü para lazım.
She's going to get the best care there is, Ash... which means we're going to need a lot of money.
En iyi şekilde bakılacak, Ash. Bu da çok paraya ihtiyaç olduğu anlamına geliyor.
Listen, the thing is, if we want to make real money... we need to put one big bet on while Yvonne's still on the inside.
Dinle konu şu, büyük para kazanmak istiyorsak Yvonne hâlâ işin içindeyken bir tane büyük bahis yapmalıyız.
WE NEED CASH, AND YOU CAN GET A CRAPLOAD OF MONEY WITH JUST YOUR CREDIT CARD AT THOSE PLACES.
- Bize para lazım ve böyle yerlerde kredi kartıyla para çekebiliriz.
GREAT. NOW WE NEED GAS, WE DON'T HAVE ANY MONEY.
Benzin lazım ve paramız yok.
We need to find this guy before he makes off with the money.
Parayı bitirmeden bu herifi bulmalıyız.
And if you need money, help finding a place for you and Ava to live... we want you to know that we're here for you.
Birşeye ihtiyacın olursa ; para, Ava'yla kalacak bir yer... bilmeni isteriz ki, sana yardım için buradayız.
we need you 478
we need to talk 2172
we need to do something 65
we need to meet 31
we need your help 455
we need to hurry 56
we need each other 57
we need to talk about something 20
we need 272
we need help 267
we need to talk 2172
we need to do something 65
we need to meet 31
we need your help 455
we need to hurry 56
we need each other 57
we need to talk about something 20
we need 272
we need help 267