Without us tradutor Turco
2,993 parallel translation
You'd deported without us.
Biz olmasak sınır dışı edilmiştin.
I told you June couldn't do it without us.
June, biz olmadan yapamaz demiştim.
He dies with or without us.
Bizle ya da biz olmadan ölecek o da.
Can you imagine Korea without us?
Biz olmadan Kore'yi hayal edebiliyor musun?
They won't start without us.
Biz olmadan başlamazlar.
I guess they decided to start without us.
Biz olmadan başlamaya karar verdiler galiba.
They're taking off without us!
Bizsiz başlayacaklar!
Well, proposing the three-way was bad, starting without us was worse, finishing in the hallway was the nail in the coffin.
Üçlü teklif etmen zaten kötüydü. Bizsiz başlaman daha da kötüydü. Olayı koridorda bitirerek de ipini çekmiş oldun.
The only thing that we need to figure out is what makes them think they can't live without us for the next three years while we infect the host and bleed them dry.
Çözmemiz gereken asıl şey 3 yıl boyunca bizsiz yaşayamayacakları düşüncesini onlara nasıl vereceğiz ; Şirketi etkileyip, iliklerini kuruturken.
It's great to see Pym is doing so well without us.
Pym'in biz olmadan da iyi olduğunu görmek çok güzel.
They went without us?
Bizsiz mi gitmişler?
Well, in all fairness, you did just say that you planned to steal it without us, right?
Tarafsız düşünürsek, sen de hazineyi bizsiz çalmayı düşündüğünü söylemiştin, değil mi?
But it's okay, because the band found another gig, and I told them to go without us.
Ama sorun değil, çünkü grup başka bir konser buldu. Ve ben onlara gelmeyeceğimizi söyledim.
No, no, no, Veev, you can't send me out there without us in sync on this.
Hayır, hayır, Veev, bu işte birlikte olmalıyız beni böyle gönderemezsin.
Without us, the world will be a far less dramatic place.
Biz olmadan dünya, daha az dramatik bir yer olacak.
Go back and tell her that I beg her forgiveness, that I want no more conflict between us and that henceforth I shall do nothing without her consent.
Şimdi yanına gidip ondan af dilediğimi ve aramızda bir anlaşmazlık olmasını istemediğimi, bu yüzden de uygun bulmadığı bir şeyi yapmayacağımı söyle.
Without powers, the others would hold us back.
Güçleri olmadan diğerleri bize yük olur.
Julius can't sell without talking to us.
Bizimle konuşmadan böyle bi şey yapamaz.
It's because there's no life for either of us without the other.
Çünkü birimiz olmadan ötekimiz yaşayamayız.
Live it without me because there is no place for us together.
Hayatını bensiz yaşa, çünkü birlikte olamayız.
To take us to a place without magic.
- Bizi büyüsüz bir yere götürebilir.
But without your sword, you're no match for any one of us.
Ama kılıcın olmadan birimizle bile baş edemezsin.
Only it comes from without, not from within... from the deceits perpetrated by the worst among us.
Yalnızca bu ilham içimden değil dışarıdan geliyor. İçimizdeki en kötülerin attığı kazıklardan.
With or without power, your father can help us.
Gücü olsun olmasın, baban bize yardım edebilir.
Well, maybe we can pull it off without the three of us.
Belki de bunu 3 kişi olmadan da halledebiliriz.
Without the skull, we can't stop Eben and the witch hunters from killing us.
Kafatası olmadan Eben ve cadı avcılarının bizi öldürmelerini engelleyemeyiz.
A thing, like we pretend to hear something, which justifies us entering the premises without a warrant, that kind of thing.
Mevzuu işte bir şey duymuş gibi yapıp arama izni olmadan eve dalışımızı yasallaştırma şeyi.
♪ she sends me comfort coming in from above ♪ Treiber won't let us do anything without House.
Treiber, House olmadan bir şey yapmamıza izin vermez.
Don't leave town without talking to us first, okay?
Haber vermeden şehri terk etmeyin, tamam mı?
I mean, most of us die without coming anywhere close to that sort of magic.
Yani, çoğumuz bu sihre hiç bir yerde ulaşamadan ölürüz.
So, it feels good, to know that we're gonna walk down the aisle without a secret between us, you know?
Aramızda gizli saklı sırların olmaması bizi yeni bir yola sürüklüyor, anlıyor musun?
Your DIA instructed us to make sure she got through customs without a hitch.
DIA, gümrükten hiçbir sorunla karşılaşmadan geçmesini istedi.
You mean you just spiked it without telling us? !
Bizi de çivilemeden buradan neden kaybolmuyoruz diyorum!
Probably changed it without telling us.
- Muhtemelen bize söylemeden değiştirmiştir.
You really don't think Oz would sell contra without talking to us?
Cidden Oz'un bize söylemeden Contra'yı satacağını düşünmüyorsunuz, değil mi?
None of us would be here without them.
Onlar olmasa hiçbirimiz burada olamazdık.
We achieved a military command, but did not speak to us without your ID code.
Biz bir askeri komuta, ancak elde Kimlik kodu olmadan bizimle konuşmadı.
I think they will end their loans and take us without a fight.
Ben onların kredi sona erecek düşünüyorum ve savaşmadan bizi.
But afterward, it-it was like that tension was all we... had really, and without it, all we were left with was that... well, those things that drove us crazy about each other.
Ama sonrasında, sanki aslında elimizdeki tek şey o çekimmiş, onu farkettik. O olmayınca da elimizde bir şey kalmadı. Sadece birbirimizi sinir eden huylarımız, davranışlarımız.
Judge was gonna ding us anyway without Jordan.
Şu evrakları savcılığa ulaştır.
Maybe we'd be better off going through life without thinking there's something good waiting for us down the road.
Belki de yolun sonunda bizi iyi şeylerin beklediğini düşünmeden yaşasak daha iyi olur.
If we go in there without a case, they'll fail us.
Eğer elimizde bir şey olmadan karşılarına çıkarsak bizi bırakırlar.
A few years later my father taught us to bloodbend anytime... without the need of the full moon.
Birkaç yıl sonra babam bize dolunaya gerek kalmadan günün istediğimiz saatinde kan bükebilmeyi öğretti.
If you don't let us stop it, you are going to leave a ten-year-old girl without a father.
Durdurmamıza izin vermezsen.. on yaşında bir kızı babasız bırakacaksın.
Here's the news, he just took us all down without breaking a sweat.
İşte haberler, o daha yeni hepimizi zorlanmadan yendi.
One child arrested for murder, and the other can't look at us without contempt, divorced but living under the same roof.
Bir çocuğumuz cinayetten tutuklu ve diğeri iğrenmeden bize bakamıyor. Boşandık ama aynı çatı altında yaşıyoruz.
You're gonna complete the transfer of Southfork without extorting another dime from us.
Southfork'un devrini, bizden tek kuruş dahi almadan gerçekleştireceksin.
Whoever this joker is... He took all of us down without breaking a sweat!
Bu adam her kimse hepimizi zorlanmadan yendi!
Are you going to see the bride without informing us?
Bize haber vermeden mi gelini görecektin?
Let's talk about for a second because arresting Austin's chief of staff for murder without being able to prove it ruins the senator's career and doesn't help us, either.
Şimdi biraz da şunu konuşalım Austin'in baş müsteşarını kanıtımız olmadığı hâlde cinayetten tutuklamak senatörün kariyerini mahveder ve bize de pek yararı olmaz.
It'd be irresponsible for us to let you persist without oversight.
Bizim gözetimimiz olmadan senin bu işi tek başına yönetmen bizim için sorumsuzluk olur.
useful 59
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
us too 58
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136