You inspired me tradutor Turco
229 parallel translation
- But you inspired me.
- Ama ilhamı bana sen verdin.
Well, you inspired me.
İyi fikir.
You inspired me.
Bana ilham verdin.
- You inspired me.
- Bana ilham verdin.
You inspired me to become a surgeon.
Cerrah olmamı sağladınız.
You inspired me to be a man that I had only ever dreamed about being.
Sen bana olmayı hayal edebildiğim adam olmam için ilham verdin.
- Let's just say you inspired me.
Bana ilham verdin diyelim.
It is a poem you inspired me to write.
Senden aldığım ilhamla bu şiiri yazdım. "
You inspired me, honey, the way that you inspire everybody.
Bana ilham verdin. Herkese verdiğin gibi.
You inspired me to create my own musical composition.
Kendi müzik kompozisyonumu oluşturabilmem için bana ilham verdin.
You inspired me to do my greatest work.
En büyük işim için bana ilham verdin.
And you inspired me to keep trying, so I did it and I sold my animations and...
Ve bana devam etme gücü verdin, ben de uğraştım ve çizgi filmimi sattım, ve...
You inspired me to write this... and, uh... I figure if you could put yourself on the line... to find that girl, I can do the same.
Bunu yazmam için bana ilham verdin. Eğer sen o kızı bulmak için riske giriyorsan... ... ben de aynısını yapabilirim diye düşündüm.
Don't you want to know what about you inspired me?
Neyinden ilham aldığımı öğrenmek istemez misin?
You inspired me, Grace. With your bravery.
Cesaretinle bana ilham verdin Grace.
You inspired me to use my juice to put that together.
Gücümü kullanıp bunu yapmak için bana sen ilham verdin.
You inspired me to do rude things with him last night.
Dün akşam edepsiz şeyler yapmam için bana ilham verdin.
You inspired me...
... bana ilham verdin.
You inspired me to protect the Earth.
Dünyayı kurtarmak için ilham verdin bana.
Inspired me, or whatever you call it.
- İlham veren, ya da her ne diyorsan ona.
Oh, but it's so utterly silly of you to compare me... with those inspired immortals.
Ama beni bu ölümsüz yeteneklerle... karşılaştırmanız son derece saçma.
All the same, you've never inspired me.
Değişen bir şey olmaz, bana asla ilham vermedin.
You have very little reason to be pleased with him... because his stubborn determination... has inspired me... to alter the terms of our offer.
Ondan memnun olmak için haklı gerekçeleriniz olmalı... çünkü onun bu inatçı hali... bana ilham verdi... ve teklifimizin şartlarını değiştirmeye karar verdim.
You inspired me.
Senden güç aldım.
You've inspired me.
Bana ilham verdin.
You must have some pretty big guns coming up... but consider me inspired.
Sağlam silahların var demek. Ama ben de varım diyorum.
That fake inspired you to loan me, a guy fired off his job, $ 2,500?
O üçkağıtçı, seni, işsiz bir adama 2500 dolar borç vermeye mi itti?
I want you to know that it took a lot of guts to come out how you did and that you've inspired me to do the same even though that may mean a discharge from the service.
Şunu bilmenizi isterim ki, yaptığınız şey gerçekten çok.. .. cesurcaydı ve mesleğimden kovulmama sebep olsa bile.. .. aynı itirafı yapma konusunda bana ilham verdiniz.
Because you think that the best way to get in touch with a woman is kill her mother? II know it sounds absurd, but a real event inspired me.
Biliyorum size saçma geliyor ama, gerçek bir olaydan esinlendim.
- What you wrote inspired me.
- Yazdıkların bana ilham verdi.
What you've put into this case, you've even inspired me and I'm uninspirable.
Bu dava için feda ettiklerinle beni bile etkiledin... ben ki hiçbir şeyden etkilenmem.
You've just inspired me to hire a D.J... so thank you.
Bir D. J. Tutmam konusunda bana ilham verdin. Bu yüzden teşekkür ederim.
You don't know how many dreams you had inspired in me.
bana ne düşler verdin bilemezsin.
You really inspired me, okay, a tear.
Bana gerçekten ilham verdin, göz damlası.
Saying that you destroyed villages and missed me! I'm glad that I inspired you!
Köyleri bombalarken benden ilham alman ne kadar hoş!
Sir, what you did for my people... Well, it inspired me to join.
Efendim, halkım için yaptıklarınız - bu ekibinize katılmama ilham oldu.
When I spoke those words to you, you so inspired me. I realized we had much work to do, so I called an emergency rehearsal.
Size o sözleri söylediğimde bana öyle ilham verdiniz ki çok işimiz olduğunu fark edip, herkesi acil provaya çağırdım.
But I was doing it to try to inspire the men, sir, in the way that you've inspired me.
Diğerlerine ilham vermek istedim, tıpkı sizin bana verdiğiniz gibi.
You two have inspired me.
Bana ilham verdiniz.
You told me you were inspired into a new strategy.
Yeni bir strateji hakkında ilham geldiğini sanıyordum.
You guys inspired me to go after my dream to become a famous singer.
Ünlü bir şarkıcı olma... hayalimi gerçekleştirmek için bana ilham kaynağı olduğunuz.
IT'S JUST, WELL... SEEING YOU TWO HAS... HAS REALLY INSPIRED ME TO, UH,
Ah.. siz ikinizi böyle görmek... bana gerçekten ilham kaynağı oluyor.
All right, look, look, look Just give me another chance and I promise you will leave here inspired
Selam.
You're the one who inspired me to be a surgeon.
Benim cerrah olma sebebim sensin.
At first you actually inspired me.
Başta bana ilham vermiştin.
By the way, I hope you won't be offended... the painting you gave me as a gift... the one Jeanne brought me... the other night I was inspired by something... a felt hat.
Bu arada umarım kızmazsın, ama... bana hediye ettiğin resim... Jeanne'ın getirdiği... Geçen gece birden ilham geldi...
You were inspired, but when I needed you to stand by me, you blew me off!
Kendine geldin, ama arkamda durmana ihtiyacım varken, beni sattın!
You've inspired me to walk to my car.
Arabaya yürümemden ilham aldın.
And now you've inspired me to leave.
Ve şimdi gidişimden ilham aldın.
You know, Cassie, you've inspired me.
Cassie, biliyor musun, bana ilham verdin.
But you have inspired me.
Sen bana ilham verdin, eğer sen de öğrenebilirsen... belki bir gün yürüyebilirim.