You will be dead tradutor Turco
416 parallel translation
But you will be dead soon if you do not come quickly.
Ama çabuk olmazsan sen birazdan öleceksin. - Ya Karen?
But as things stand at the present, you will be dead within a very few moments of your landing at Batoumi tomorrow morning.
Ancak vaziyet böyle giderse yarın sabah Batum'a ayak bastıktan kısa süre sonra ölmüş olacaksın.
But it also says soon you will be dead, and I have never known you in peace.
Diğer yandan da diyor ki "yakında ölecek" ve ben seni huzur içinde hiç tanımamış olacağım.
You will be dead to men, but you'll be alive in death.
İnsanlara göre ölü olacaksın, ama ölümün içinde yaşayacaksın.
In a few moments you will be dead.
Birkaç dakikaya ölmüş olacaksınız.
By dawn, you will be dead.
Gün doğmadan öleceksin.
By dawn... you will be dead!
Gün doğmadan öleceksin.
You will be dead soon!
Yakında ölmüş olacaksın!
You will be dead before I am.
Benden önce ölmüş olacaksın.
But you will be dead in a moment and the credit would be gratuitous.
Ancak bir saniye sonra öleceksin ve bu takdir de boşa gidecek.
But we who have guarded the outpost for you will be dead by the time you take possession of this planet.
Ama ileri karakolu koruyan bizler siz bu gezegeni aldığınızda ölmüş olacağız.
In one year and one day... you will be dead!
Bir yıl bir gün sonra ölmüş olacaksın!
You will be mine, or you will be dead!
Ya benim olacaksın ya da ölü!
Look dead or you will be dead.
Ölmüş görünün yoksa ölürsünüz.
It is the sentence of this court, that one month from this day, you will be shot till dead in accordance with the laws of the land.
Mahkemenin kararı : Bölge kanunları gereği, bu günden 1 ay sonra kurşuna dizileceksin.
By noon tomorrow you will be dead.
Yarın öğlen ölmüş olacaksın!
I'll be found dead in me bed in the morning... stiff with fright, and me death will be on you.
Sabah yatağımda korkudan donmuş halde ölü bulunurum. Sorumlusu da siz olursunuz.
Only how it will be tomorrow going into school and asking a lot of questions about dead history, and you...
Yarının nasıl geçeceğini okula nasıl gideceğimi ve geçmişle ilgili vereceğim cevapları. Ve seni...
Okay, I'll get off your ship, but if that man was aboard, you and most of your crew will be dead before you're halfway to Santiago!
Peki, gemini terk ediyorum. Eğer o adam bu gemide bulunduysa, sen ve tayfanızın çoğu daha Santiago yolunu yarılamadan ölmüş olacaksınız!
"By the time you read this letter I will be dead..."
"Sen bu mektubu okuduğun sırada ben ölmüş olacağım..."
By the time you read this letter I will be dead.
Sen bu mektubu okurken ben ölmüş olacağım.
Soon you will be gone, and a stranger will come to tell me you're dead.
Yakında gideceksin ve sonra bir yabancı öldüğünü bildirmeye gelecek.
Should Matahachi be dead, what will you do?
Matahachi öldürülmeli, sen ne yapacaksın?
I'll guarantee you there will be a string of dead Chernes from here to the Territory.
Seni garanti ederim ki buradan ülkenin içlerini kadar her yere Cherne sülalesinden oluşan ölüler zinciri yaparım.
So that I may be dead sure that you will never open your lips on the matter.
Böylece ben de iyice emin olmalıyım ki bu konuda ağzını asla açamayasın.
But you pull a gun on me again and one of us will be a dead friend.
Ama bana bir daha silah doğrultursan, ikimizden biri ölü bir arkadaş olur.
The country you were taught to know will be dead... and that's how it should be.
Senin bildiğin o ülke artık yok. Öyle de olmalıydı zaten.
I'm sure Kikui will be delighted to see you all dead.
Kikui'yi memnun etmek için hepimiz öleceğiz.
" My dearest Judy, by the time you hear this tape, I will be dead.
Canım Judy bu bandı dinlediğin zaman, ben ölmüş olacağım.
The outcome will be just the same... only you'll be dead... and no one will even know how you died.
Savaş devam edecek. Sonuç aynı olacak sadece sen ölmüş olacaksın ve nasıl öldüğünü bile kimse bilmeyecek.
When you read this, I will be dead.
Sen bunu okurken, ben ölmüş olacağım.
But even if I did, what difference does it make? I mean, to you, since you will both soon be dead?
Ve senin için ne kadar önemli olursa olsun yakında ölmüş olacaksın.
He will... and if it turns out that Sondra got dead... before you picked up her things... you could be in a lot of trouble- - accessory to murder.
Edilecek. Ve eğer Sandra, eşyalarını sen almadan önce öldürüldüyse başın belaya girebilir. Cinayete suç ortaklığı.
And you will be withdrawn from the water and hanged by the neck until you are dead.
Sonra sudan çıkartılıp ölmeniz için boynunuzdan asılacaksınız.
There, poor Flopsy's dead and never called me "mother" - and soon you will all be dead.
Zavallı Flopsy öldü, bana asla anne diyemeden. Yakında hepiniz öleceksiniz.
If he's not dead, you will be!
O ölmezse, sen ölürsün!
Alive or dead, you will be rewarded.
Ölü yada diri, büyük ödül vereceğim!
Come on... If you take one step further Your general will be dead!
Dünyanın en iyisiyle boy ölçüşemez hadi... durun yoksa generaliniz ölür!
Maybe when you can face me with a sword You will already be dead under my sword
Ama karşıma kılıçla dikilsen bile yüzümü göremeden ölmüş olursun!
When it's gone, the boat will be blown off... and you'll be dead in the sea.
Mumlar söndüğünde, gemi havaya uçacak... ve siz denizi boylayacaksınız.
Then you will be among the dead.
Sizde ölüler arasında olacaksınız.
And for ten years you will have neither your Zone, nor anything! And I'll be dead in the meantime.
Ve bu on yıl boyunca ne Bölge'n ne de başka şeyin olmayacak ve bu arada ölmüş olacaksın.
Your dog will be dead tomorrow, you bum!
Köpeğini unutabilirsin, yarına kadar ölcek, serseri!
You will be a dead man the next time you speak.
Bir daha konuşursan, ölü bir adam olursun.
And you will be too, dead and wet and cold.
Ve sen de öleceksin. Ölü ve ıslak ve soğuk olacaksın.
The dead one will be you.
Ölen sen olacaksın.
" My darling husband, by the time you read this, I will be dead.
'Sevgili kocacığım, bunu okuduğunda ben ölmüş olacağım.
If they find out you've seen this, your life will be worth less than a truck load of dead rats in a tampon factory. Go quickly.
Çabuk git.
Sure, you'll be dead. And everybody will say Blanche killed her.
Tabii, sen öleceksin ve herkes de "Onu Blanche öldürdü!" diyecek.
Or you, my dead mother and my father will all be able to talk to each other and none of you are gonna need a medium to do it.
Yoksa sen, ölü annem, babam ve ben oturup birbirimizle istediğimiz zaman konuşabiliriz Ve senin dışında hiçbirinin bunu yapmak için medyuma ihtiyacı yok.
If that prick fails to change his sentiments, if you fail to amend your faith, we will be all dead in a few weeks!
Eğer o kalleş fikirini değiştirmezse, eğer sen aklını başına almazsan, birkaç hafta içinde hepimiz ölmüş olacağız!
you will be 199
you will see 125
you will regret it 32
you will die 193
you will understand 30
you will have 22
you will not 133
you will come 25
you will fail 20
you will never 26
you will see 125
you will regret it 32
you will die 193
you will understand 30
you will have 22
you will not 133
you will come 25
you will fail 20
you will never 26