Your ass tradutor Turco
20,073 parallel translation
Then don't let the door hit your ass on the way out.
O zaman dikkat ette çıkarken kapı kıçına çarpmasın.
I could shove it up your ass.
Diyene bak.
You don't want to be eight months pregnant freezing your ass off while half a dozen mutts drag you sideways across the ice.
Sekiz aylık hamileyken bir düzine köpeğin üşümene falan bakmadan seni buzlu yolda karşıya geçirmesini istemezsin değil mi?
I so much as hear you breathed a word to one of them again, and I bust your ass.
Onlardan biriyle tek kelime konuştuğunu duyarsam buraya bir kilo madde bırakıp icabına bakarım.
Why don't you get out of here before I kick your ass?
- İcabına bakmadan çekip gitsene.
Be careful or someone might kick your ass.
Dikkat et, biri senin kıçını tekmeleyebilir.
You know little Foster's gonna kick your ass to high heaven, don't you?
Küçük Foster'ın ağzına sıçacağını biliyorsun değil mi?
How about I kick your ass like a woman instead?
Bir kadın gibi kıçınızı tekmelememe ne dersiniz?
I'm stuck here, but I can be stuck here and compliant, or I can be a pain in your ass, so take me to him now.
Ben, burada şaşırıp Ama ben burada sıkışmış ve uyumlu olabilir Ya da tam bir baş belası olabilir Yüzden şimdi ona götür.
It's either that or jonesey sends me back in time To save your ass again.
Jonesey beni eninde sonunda kıçını kurtarmam için gönderecek.
Yeah, seeing as how we are going back to the Catacombs... and it's the closest thing I can think of to Hell... you bet your ass I'm gonna drink this.
Cehenneme en yakın yer olduğunu düşündüğüm Yeraltı Mezarlığı'na gideceğimizi göz önünde bulundurursak... Bunu içeceğimden emin olabilirsin.
Listen, Garroway, do you think I'm trying to be a pain in your ass?
Dinle Garroway, senin başına bela olduğumu mu düşünüyorsun?
Honey, I would shove my hand up your ass and control your mouth like a Muppet if it would win you an Oscar.
Sana Oscar kazandıracak olsa kafamı götüne sokup ağzını kukla gibi oynatırdım.
Get your head out of your ass.
Aklını başına topla Diane.
Bet your ass I'm bringing one tomorrow.
Yarın bir tane getirdiğimde görürsün.
I got a Tom Ford waiting for your ass upstairs.
Yukarda seni bekleyen bir Tom ford var.
Want me to whup your ass again?
Kıçını tekrar teklememi mi?
If you're feeling like you have a little bit left, maybe get your ass back on the football field and we can do it again there.
Eğer içinde biraz kalmışsa belki de kıçını kaldırıp sahaya çıkarsın ve orada devam edebiliriz.
Shove it up your ass and shut up!
Parmağını götüne sok da çeneni kapat!
You don't need a lecture, but I am gonna take your ass to school.
Azara ihtiyacın yok ama senin kıçını okula götüreceğim.
Did you see what she went through to save your ass?
Seni kıçını kurtarmak için.. .. neler yaptığını görmedin mi?
Can I see you pop a bottle of champagne - with your ass?
- Götünüzle şampanya açışınızı görebilir miyim?
That guy kicked your ass.
Kıçına tekmeyi vuran eleman.
Nah, they're comin'to deport your ass.
Hayır, senin kıçını sınır dışı etmeye geliyorlar.
Do that again, and I'll kick your ass.
- Bir daha yaparsan seni döverim.
Wes, sit your ass down!
Wes, otur!
You gotta bust your ass now, mama.
Kendini zorlamalısın biraz, güzelim.
And you're standing up here, freezing your ass off playing guard dog when what you really need is probably three days'sleep.
Ve burada durmuşsun, donarken bekçi köpekliği oynarken götünü yırtıyorsun büyük ihtimalle üç günlük uykuya ihtiyacın varken.
I just saved your ass... and you're worried about what he thinks?
Şimdi senin kıçını kurtardım... ve sen hala onun ne düşündüğünü mü umursuyorsun?
Well, while you're working on it, son, do me a favor and pull your head out of your ass.
Bana bir iyilik yap ve biraz daha sıkı düşün evlat.
- Watch your ass.
- Götü kolla.
So, you can kill, die, or sit on your ass and watch Hell's Kitchen burn... but this war is bigger than you, or me, or any of our... problems.
ÖLdürebilirsin, ölebilirsin ya da burada oturup Cehennem Mutfağı'nın yanışını izleyebilirsin ama bu savaş senden, benden ya da bizim herhangi problemimizden daha büyük.
Aside from saving your ass... you have no idea what I've protected you from.
Kıçını kurtarmam dışında seni neyden koruduğuma dair hiçbir fikrin yok.
You bet your ass.
- Herhalde lan.
- To your broke ass.
- Çulsuz.
I drop a kilo in here and I bust your ass so that you never see the light of day.
Bir daha gün yüzü bile göremezsin.
Maybe I move into class action and I represent these good people and we sue your hospital's ass off?
Belki de bir sınıf hareketi başlatırız ve bu iyi insanları temsil ederim hastaneye dava açıp kıçına beraber tekmeyi basarız?
Your dumb ass didn't see me?
Seni geri zekalı beni görmedin mi?
Maybe if you're lucky, they'll put your washed-up ass in the asshole accountants'hall of fame.
Belki de şanslıysan o buruşuk kıçını pislik muhasebeciler müzesine koyarlar.
Get your black ass upstairs and apply some soap.
O kara kıçını yukarı çıkar ve bir sabun sür.
And when this is over, I will help you raise your pain-in-the ass boyfriend from the dead.
Ve bu bittiği zaman, senin baş belası erkek arkadaşını tekrar diriltmene yardım edeceğim.
Sure would be Nice for your brother get off of his drunk ass, wouldn't it?
Ayyaş abin götünü kaldırsa fena olmazdı değil mi?
Yeah, well, maybe he want a spell away from your nagging'ass.
Belki de şu lanet dırdırından kaçmak istemiştir.
Get your ass inside.
Gir bakalım sen içeri.
You got your cop friend off his bony ass.
- Polis dostunu harekete geçirmişsin.
Do you want to be a dumb-ass for the rest of your life and reblog shit other people wrote, or do you want to be a real journalist?
Hayatının geri kalanında aptal olarak kalmak ve diğerlerinin yazdıklarını mı paylaşmak istiyorsun? Yoksa gerçek bir gazeteci mi olmak istiyorsun?
I know you like to cover your own ass and pretend you're doing everyone else a favor.
Kıçını nasıl koruduğunu... ve herkese iyilik yapar gibi göründüğünü biliyorum.
Because every time I see your sad-ass face, I remember where I am.
Çünkü ne zaman boktan suratını görsem nerede olduğumu hatırlıyorum.
This time, I figured I come down there and light a fire under your department's ass.
Bu sefer kendim gelip departmanınızı harekete geçireyim dedim.
If the Yakuza have their sights set on something bigger than your spoiled little rich ass, then I will take care of them.
Eğer Yakuza'nın senin şımarık zengin kıçından başka ilgilendiği şeyler de varsa onlarla ben uğraşırım.
So after that horrible decision, you made it worse. You tried to kill him and ruin us to save your own political ass.
Yani o yanlış fikirsen sonra daha da kötüye gitti onu öldürüp bizi de mahvederek kendini kurtarmaya çalıştın.
your ass is mine 21
your assistant 26
asshole 2839
asset 31
assemble 17
assassin 93
assholes 240
assist 33
assistant 97
assistance 19
your assistant 26
asshole 2839
asset 31
assemble 17
assassin 93
assholes 240
assist 33
assistant 97
assistance 19
assault 257
assets 23
associate 36
assembly 27
asses 44
associates 33
assured 23
asswipe 30
assad 25
assassins 48
assets 23
associate 36
assembly 27
asses 44
associates 33
assured 23
asswipe 30
assad 25
assassins 48
assi 23
assed 60
assuming 53
assistants 16
assistant director 50
assassination 25
ass bitch 48
assistant manager 21
asshat 23
ass man 43
assed 60
assuming 53
assistants 16
assistant director 50
assassination 25
ass bitch 48
assistant manager 21
asshat 23
ass man 43