Я узнала кое tradutor Turco

Прошлой ночью я узнала кое-что из истории.

Dün gece biraz geçmişi karıştırdım.

Я узнала кое-что о себе и о тебе.

Kendim hakkında bir şeyler öğrendim ve senin hakkında.

Но я узнала кое-что. которые невозможно исправить... если только у тебя есть сила воли.

Hayatta düzeltemeyeceğin çok az hata vardır... yeter ki cesaretin olsun.

Я узнала кое-что о Мари.

Mary ile ilgili bazı şeyler öğrendim.

Скажем,.. я узнала кое-что о кое-ком и скажем, что она оставит это при себе.

Birisi hakkında bir şey öğrendim ve şöyle diyelim, aldırmayacakmış.

И еще я узнала кое-что.

Ve birşey öğrendim.

И я узнала кое-что о твоем юношестве.

Bu evraklardan senin Çocukluğun hakkında bir şeyler öğrendim.

Да, и я узнала кое-что о себе непосредственно сегодня.

Evet ve kendim hakkında bir şey öğrendim bugün.

Я узнала кое-что интересное о трёх людях, оказавшихся в ловушке.

Tuzağa düşen üç kişi hakkında biraz önce ilginç şeyler buldum.

Я узнала кое-что, что представляет интерес для тебя.

Sizi ilgilendirebilecek bir şey öğrendim.

Я узнала кое-что о Максе Хансене.

Max Hansen'la ilgili bir şey öğrendim.

Я узнала кое-что о Люси, и в это очень... очень сложно поверить.

Lucy hakkında bir şey öğrendim. Bu gerçekten inanması çok zor bir şey.

Кстати, я узнала кое-что-интересное о Говарде и Бернадет.

Baksana, Howard ve Bernadette ile ilgili ilginç bir haber aldım.

Да. Ну, я узнала кое-что еще об аварии.

Evet, kazayla ilgili yeni bilgiler almıştım.

Но я узнала кое-что новое, Маркус.

Ama yeni bir şey öğrendim Marcus.

Да. Мне показалось, что я узнала кое-что. Один из друзей Беньямина сказал, что он покупал навесной замок для того места, где играл в баскетбол.

Evet, Benjamin'in okul arkadaşlarından biri onu asma kilit alırken görmüş ama basketbol oynadığı bir yer içinmiş.

Знаю, вы чрезвычайно заняты, но я узнала кое-что очень тревожное о мисс Адамс.

Çok meşgul olduğunuzun farkındayım. Bayan Adams hakkında ilginç bir bilgiye ulaştığım için rahatsız etmiştim.

Но я узнала кое-что о себе.

Ama kendim hakkında bir şey öğrendim.

Но я узнала кое-что интересное о самом камне.

Ama taşın kendisi hakkında ilginç bir şeyler öğrendim.

- Думаю, я узнала кое-что от сестры.

- Sanırım kız kardeşinden bir şey buldum.

Я кое-что узнала.

Bazı şeyler buldum.

- Я кое-что узнала.

- İlginç bir şey öğrendim.

Я узнала, что Фиби кое на что наткнулась в Книге.

Bugün Phoebe'nin bir şeylerde doğru söylediğini anladım.

Нет, не получу, это вторичное наказание. Я кое-что узнала в тюрьме, Ник.

Hayır, edemezler. "Tekrar yargılanamaz" denen bir şey var.

я кое - что узнала о новом "янки".

Yeni Yankee'yi tanımaya çalışabilirdim.

На самом деле, я думаю, что эта небольшая экскурсия была хорошей идеей, потому что теперь я наконец узнала кое-что о тебе.

Evet. Aslında bu küçük gezi iyi bir fikirdi. Çünkü sonunda senin hakkında bir şey öğrendim.

Да, я хочу сказать, что искала её в течении многих лет. И три месяца назад кое-что узнала.

Evet, yıllarca ağız aradıktan sonra üç ay önce bir şey öğrendim.

Меня перехватили, и... Я узнала, что отец кое-что мне оставил.

Biri... beni yakaladı ve babamın bana bir şey verdiğini söylediler.

Я кое-что узнала, Молли.

Burada bir şey öğrendim, Molly.

Я сама узнала от кое-кого ещё.

Ben başkasından duydum.

Кристин, я хочу, чтобы ты кое-что узнала первой.

Christine, önce senin öğrenmeni istedim.

Донна. Я кое-что узнала. О присяжном номер 11, Кэлвин Тобер.

Dinle, 11 numaralı jüri, Calvin Tober hakkında bir şey buldum.

Давай я тебе кое-что скажу Я узнала это после того как мы расстались

Sana, ayrıldıktan sonra kendimle ilgili keşfettiğim bir şey söyleyeyim mi?

Я кое-что узнала о Грейс сегодня.

Bugün Grace'le ilgili bir şey öğrendim.

Знаешь, я тоже кое что о тебе узнала

Biliyorsun, ben de senin hakkında bir kaç şey öğrendim.

Я кое-что узнала, и это возможно первая вещь, о которой я не могу рассказать вам, девочки.

Bir şey buldum ve bu sizinle paylaşamayacağım ilk şey olabilir.

Слушай, я сегодня узнала о тебе кое-что действительно удручающее.

Bak, bugün seninle ilgili cidden üzücü şeyler duydum.

- Но что более важно, Когда я украла кулон у Бонни, узнала кое-что еще...

- Daha önemlisi bunu Bonnie'den çaldığım zaman başka bir şey daha keşfettim galiba.

Я кое-что узнала, Джоан.

Bir şey öğrendim, Joan.

Но я только что кое-что узнала о своей маме, поэтому мне надо уезжать.

Ama az önce annemle ilgili bir şey öğrendim ve, gitmem gerekiyor.

Я кое-что изменила, когда узнала, что мой отец умер.

Babamın öldüğünü öğrenince birkaç değişiklik yaptım.

Далия, Скотту нравится кое-кто другой, и я хочу, чтобы ты узнала это от меня, потому что это я.

Dalia, Scott başka birinden hoşlanıyor ve bunu benden duymanı istedim çünkü, benden hoşlanıyor.

По-моему, я только что кое-что узнала.

Sanırım bir şey öğrenmiş oldum.

Хотя в деле Джейка не все еще было понятно, я осознала, что дело Метти не осталось нераскрытым - оно было завершено, т.к. я, наконец, кое-что узнала.

Siz gidin, yapmam gereken bir arama var. Bana bakma, yürümeye devam et, telefonunu çıkart ve konuşuyormuş gibi yap.

Я кое-что узнала о Уолдоне :

Walden gölü ile ilgili bir şeyler keşfettim.

Если бы он сказал в Париж, мы бы поехали вместе и я не узнала того, о чём мне рассказали, так что я кое-что проверила и...

Eğer Paris dediyse, Yanına gideceğim ne konuştuklarını bilmiyorum, yani gidip kontrol etmeliyim...

Бэн, Рамона, я хочу вам кое-что рассказать За 10 лет моего брака я узнала

Ben, Ramona, size 10 yıldan fazla süredir devam eden bu evlilikten neler öğrendiğimi söylemek isterim.

Но я кое-что узнала.

Ama bir şeyler buldum.

Я кое-что узнала сегодня.

Bugün bir şey öğrendim.

Я узнала, что двое наших сотрудников скрывают кое-что от нас.

Bizden bir şey saklayan iki çalışan olduğu bilgisi kulağıma geldi.

Я кое-что узнала.

Bir olayın peşindeyim, baba.