English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Ben yapacağım

Ben yapacağım tradutor Inglês

7,566 parallel translation
- Hayır, bunu ben yapacağım.
This one's mine.
Ben yapacağım.
It's me.
Ve evinizden taşınarak bundan kurtulacağınızı düşünmeyin çünkü herkes suratınızın neye benzediğini bilecek çünkü emin olun yüzünüzü Amerikalılar'ın hafızasına kazıyacağım çünkü bunu ben yapacağım, ve tüm dünyada bunu benden daha iyi yapacak birisi yok!
And forget about ever leaving your house again because they will know your faces because I will make sure they are etched into the American memory because that is what I do, and there is no one better in the entire world at it than I am!
Ben yapacağım.
I'll do it.
Sizin yerinize bunu ben yapacağım.
I took care of it for you. And yet, haha, hoho...
Benim adım Angelo ve garsonluğunuzu ben yapacağım.
My name is Angelo and I will be your waiter.
Beyim, Ben yapacağım.
Sir, I will lift it.
Ne yapmalı? Ben yapacağım, ha?
What am I supposed to do, huh?
Ben kendi işimi yapacağım, sen de kendi işini.
I'll handle my business, you handle yours.
Ne yapacağım ben?
What am I gonna do?
Ben o manyak, ne yapacağı belli olmaz intihara meyilli polisim.
I'm the crazy, unpredictable cop with a suicidal streak.
Ve ben şimdi duymak istediğim şeyi bana söylersen, senin için elimden gelen herşeyi yapacağım.
And I will do all I can for you if you tell me right now what I need to hear.
Ne yapacağım peki ben?
What the hell am I supposed to do?
Ben eşim ve çocuklarımla beraber olacağım ve Axl ailesiyle şehirde olacak. Noel yaklaşırken birbirimizi merak edeceğiz ama telefon açmak için gurur yapacağız.
I'll be with my husband and children, and Axl will be across town with his family, each wondering if the other is having a merry Christmas, but each too proud to pick up the phone.
Ee ne yapacağım ben?
Then what am I supposed to do?
Ne yapacağım şimdi ben?
What am I gonna do?
Kış gelir, peki ben ne yapacağım?
Well, winter comes, so what will I do?
Sanırım ben Kuvira'nın bu gözde... iki adamıyla ne yapacağımı biliyorum.
- I think I know just what to do With a couple of kuvira's top men. Snap!
- Ben yapabilirim ve yapacağım!
I can do it, and I will do it.
Ben şeyi bekliyordum ne yapacağımızı çözmeyi.
I was... I was waiting, you know, to figure out, you know, what we were gonna do, so I could probably do some furniture shopping.
Ne yapacağım şimdi ben?
What am I gonna do now?
Bugünlerde bir gün ben de büyük çıkışımı yapacağım.
One of these days, I'm gonna get my big break, man.
- Ben seninle röportaj yapacağım.
- I'm interviewing your ass.
Bu yüzden ben hâlâ hayattayım, sen ise daha yerde yatan cesede ne yapacağını bilemiyorsun.
It's why I'm still alive and you've got a corpse there that you have done nothing with.
Ben ne yapacağımı biliyorum.
I know what I'm going to do.
Ne yapacağım burada ben?
What do you think I'm gonna do?
Ben Franklin hakkında yaptığımız konuşmadan biliyorum, zeki çocuksun bu yüzden sana anlayacağından emin olduğum bir açıklama yapacağım.
I know from our Ben Franklin conversation that you're smart, so I'm gonna explain something to you that I know that you'll understand.
- Seninle ne yapacağım ben?
What am I supposed to do with you?
Ben mutfağa seğirtip dinlemiyor numarası yapacağım.
So, I'm just gonna go in the kitchen And pretend I'm not listening.
Korkunç bir şey oldu ve ben ne yapacağımı bilmiyorum.
Something horrible has happened, and I don't know what to do.
Kötülüğün yargılamasını burada ben yapacağım!
here and now!
Eğer ona sorarsan ben sana yapacağımı bilirim.
If you do, I won't let you get away with it.
Ben de kendi kızımın utanç verici şeyler yapacağını sanmazdım ama yaptığı her şey bizi utandırıyor.
I didn't think that my own daughter would do anything that would be humiliating either but she really does go around doing things that are humiliating.
Ne yapacağım ben!
What should I do!
Hayır, hayır! Ne yapacağım ben?
No!
- Ne yapacağım ben...
What should i do...
Ne yapacağım ben?
Oh. what am I going to do?
Ne yapacağım ben?
What am I going to do?
Ben kalıp çalışma odasında pratik yapacağım.
I'm going to stay and practice in the practice room.
Ben tahmin edeyim, bahçe işi falan yapacağımız tutarsa diye mi?
Oh, let me guess, in case you want to do a little impromptu gardening?
- Bununla ne yapacağım ben Agu?
And what am I gonna do with this, Agu?
Ben aşağıya inip tamirat yapacağım.
I'm gonna go down and do some repairs.
Çok alçaktalardı ve ben ne yapacağımı şaşırmıştım.
They were so low and I was so lost.
Ben de öyle yapacağım.
I'll do the same.
Tamam, sen üzerine düşeni yaptın, sanırım ben de benimkini yapacağım.
All right, well, you held up your end of the bargain, so I guess I will hold up mine.
- Siz eğleniyorsunuz ama ben ne yapacağım?
You know, you guys are funny, but what am I gonna do? Seriously.
- Hayır, sen biliyorsun, ben bunu yapacağım.
Come on. - No, you know, I'll do it.
Endişelenme, Nicholas paranı alıyorum ama önce, sen ve ben parti yapacağız.
Don't worry, Nicholas, I'm taking your money. But first you and I, we're gonna party.
Ben de konuşmamı yapacağım.
I will deliver my remarks.
Ben'e götürelim, ne yapacağımıza o karar versin.
Then let's take it up to Ben and let him decide.
Ben sadece arkadaşımız Ben hakkında biraz araştırma yapacağım.
I'm gonna just do a little research on our friend Ben.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]