Bir fikrim yok tradutor Inglês
3,590 parallel translation
Korkarım bir fikrim yok.
I'm afraid I've no idea.
En ufak bir fikrim yok.
I have no idea.
Pekâlâ, şu an neye baktığım konusunda en ufak bir fikrim yok.
Okay, I have no idea what I'm looking at here.
Hiç bir fikrim yok ama adamı görmek istiyorsanız, burada.
No clue, but, uh, if you want to see him live and in person, he just got here.
Ne hakkında konuştuğunuza dair bir fikrim yok.
I have no idea what you're talking about.
Hiç bir fikrim yok, fakat havaalanında buluştuğu kişi söyleyebilir.
I have no idea, but the person he met with at the airfield might.
O konuda bir fikrim yok ancak babamın iki gece önce bir şey çalmadığına eminim.
I don't know anything about that, but I'm positive my father didn't steal anything two nights ago.
Nasıl bir şey olduğu konusunda hiçbir fikrim yok.
I have no idea what this is like.
Ne yapacağıma dair en ufak bir fikrim yok.
I have no idea what to do.
Hiç bir fikrim yok.
I have no idea.
Hiç bir fikrim yok.
No idea.
Bahsettiğinden en ufak bir fikrim yok, Astrid.
I-I have no idea what you're talking about, Astrid.
Bilgin olsun diye söylüyorum, sen ve bu ikisinin bahsettiği şey hakkında en ufak bir fikrim yok.
For the record, I have no idea what you or these two are talking about.
Neden bahsettiğin hakkında en ufak bir fikrim yok.
I don't know what you are talking about.
Desen eşleştirmesi hakkında hiç bir fikrim yok
Guests said the foreigners, but the craft
Hiç bir fikrim yok.
I have no idea
Neden bahsettiğiniz hakkında en ufak bir fikrim yok.
I have no idea what you are talking about.
Söylediklerin hakkında en ufak bir fikrim yok.
You know, I ain't got a clue what you're talking about.
Neler olduğuyla ilgili hiç bir fikrim yok.
And I have no idea what is going on.
Şu an hiç bir fikrim yok.
I've no idea where yet.
Neden bahsettiğiniz hakkında bir fikrim yok.
I don't know what you're talking about.
Neden bahsettiğiniz hakkında bir fikrim yok, tamam mı?
I don't know what you're talking about, OK?
Ne yaptığına dair hiç bir fikrim yok ve ne zaman birşeyler anlatsan uykum geliyor
I have no idea what you do. Every time you tell me, I fall asleep.
Ne yaptığıma dair hiç bir fikrim yok.
I just don't have any idea what I'm doing.
Onun hakkında en ufak bir fikrim yok.
I don't know nothin'about that.
- Üzgünüm, bir fikrim yok.
- Sorry. I have no idea.
Ne dediğin hakkında en ufak bir fikrim yok. Bu yüzden sadece bunu alacağım.
I don't--I don't know what you're talking about, so I'm just gonna take this.
Önerileri hakkında en ufak bir fikrim yok, keşke bilseydim.
I've no idea that they offer, I wish I knew.
Dürüst olmak gerekirse, burası ne kadar eder bir fikrim yok.
To tell you the truth, I don't have any idea what this place is worth.
- Hiç bir fikrim yok.
- I have no idea.
Kesinlikle hiç bir fikrim yok canım, fakat his olarak doğru gibi, Değil mi?
I've absolutely no idea, darling, but it feels true, doesn't it?
Tamam, onayladığım gerçek İngilizce kelimeleri kullanıyorsun ama ne dediğin hakkında bir fikrim yok.
Okay, you're using actual english words that I recognised but I've no idea what you're saying.
Gerçek hikayenin... ne olduğuna dair hiç bir fikrim yok.
I have no idea what the actual story is. None whatsoever.
Ve ne yapacağıma dair bir fikrim yok aslında
Now, we both know that you're a english major with a completely useless degree in creative writing, but you do have good taste in comics.
Ve ayrıca babalarım ve... ülkemin babaları sayesinde... savaşın ne olduğu hakkında... hiç bir fikrim yok.
And also because, thanks to my fathers and the fathers of my countrymen, I have no idea what war is.
Hic bir fikrim yok.
I've no idea.
Çekmeye devam et. Neler olacağına dair bir fikrim yok.
Keep shooting, and I have no idea what's going to happen next.
Gelen parayla ilgili hiçbir fikrim yok, ama bir şey biliyorum.
I have no idea where your money come from, but one thing I know.
Bu işin sonuyla ilgili hiç bir fikrim yok. Zar zor biliyor bir kız, senin yanında öldürüldü.
A girl you barely know, had near got you killed.
Nerede olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok, adını bile bilmiyorum.
I haven't the slightest idea where she is. I didn't even know her name.
Telefonuna ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok.
- I've got no damn clue about what happened to his phone.
Ama en son kimin ateşlediği konusunda bir fikrim yok.
But no suggestion as to who fired it last.
Yıllar önce, bir gün, uyandım ve fark ettim ki, büyük servetimle ne yapacağım konusunda hiçbir fikrim yok.
One day, years ago, I woke up and I realised that I hadn't a clue what to do with all my money.
Kafam çorba oldu, bunun ne anlama geldiğiyle ilgili hiç bir fikrim yok.
Well, I'm so messed up, I have no idea what that even means.
Bir fikrim yok.
I had no idea.
Bir fikrim yok.
I have no idea.
Herhangi bir fikrim yok.
I had no idea.
- Hiç bir fikrim yok.
I have no idea.
Angela'ya bunun benim iyi bir fikrim olduğunu söylemeye gerek yok.
No need to tell Angela that this was my very good idea.
- Hiç fikrim yok çünkü 1024-bitlik bir şifresi var.
- No idea.
Teknedeki o adam bir şey arıyordu, ne gibi bir şey, fikrim yok.
That guy on the boat was looking for something, and what that something is, I have no idea.
bir fikrim var 616
fikrim yok 54
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
fikrim yok 54
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok bir şey 967
yoktu 131
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16