Bir şey bilmiyorum tradutor Inglês
4,074 parallel translation
Gerçekten bir şey bilmiyorum.
I really don't know anything.
"Hayır, bayım, mücevher siparişiyle ilgili bir şey bilmiyorum."
"No, sir, I know nothing of no jewellery order."
Hiç bir şey bilmiyorum!
I don't know anything!
Başka da bir şey bilmiyorum.
I don't know anything else about him.
Bir şey bilmiyorum ve patronlarım da evde yoklar.
I know nothing and my employers aren't home.
Bu konu hakkında bir şey bilmiyorum.
I don't know about this.
Hakkında bir şey bilmiyorum.
Don't know nothing about it.
- Bir şey bilmiyorum.
I don't know anything.
Pek bir şey bilmiyorum.
So I don't know much.
- Bir şey bilmiyorum.
- I don't know anything.
Bir şey bilmiyorum. Size söyledim.
I don't know anything, I told you.
Bununla ilgili hiç bir şey bilmiyorum.
I don't know anything about it.
Bir şey bilmiyorum.
I know nothing about it.
Aslında, MPresario'nun kredi kartı olayıyla ilgili çok bir şey bilmiyorum.
The thing is, I don't really know that much about MPresario's credit-card scam.
Ben bir şey bilmiyorum.
I know nothing.
İkinci kopya hakkında bir şey bilmiyorum.
I don't know anything about a second copy.
Yemin ederim, bir şey bilmiyorum.
I don't know anything, I swear.
Senin hakkında hiç bir şey bilmiyorum.
I don't know anything about you.
Yemin ederim bu konu hakkında bir şey bilmiyorum.
I swear I knew nothing about this.
Yangın hakkında bir şey bilmiyorum.
Who is she, Nigel? I don't know anything about a fire.
Bu konuda bir şey bilmiyorum. Arabasını gölün orada gördüm.
I don't know anything about that, but I saw his car at the lake.
Bakın ben bir şey bilmiyorum, onu görmedim.
Look, I don't... I don't know. Didn't see him.
Onun hakkında hiç bir şey bilmiyorum.
I don't know anything about him.
Her şey bir yana, bu imkansız bir durum gibi görünüyor ve başka neyi farklı yapabilirdim, bilmiyorum. Ama en iyi arkadaşımı en iyi arkadaşımı bir tünelde korkmuş ve yalnız bir hâlde uyanmaya terk etmek?
Everything else, it just seems like this impossible situation, and I don't know what I would have done differently, but... leaving my... leaving my best friend to wake up, scared and alone in a tunnel?
Bu konuda bir şey bilmiyorum. Sana inanmak istiyoruz Kawika.
We got witnesses that say members of the Kapu beat him up.
Bilmiyorum, ama Zoe dün gece daha iyi hissetmek istediysen yapabileceğin bir sürü şey vardı.
I don't know, but Zoe, if you wanted to feel better last night, there are many things you could have done.
Ben... Bende bir şeyler değişti bir şey bozuldu veya aksine düzeldi, bilmiyorum.
I... something's changed in me, something's broken, or maybe something's fixed, I don't know.
Bilmiyorum, böyle bir şey var.
I don't know if it's out of my blood. I'm just...
Peki, sana neler oluyor bilmiyorum, garip şey, ama bana bir cevap gerek.
Okay, I don't know what's going on with you, creepy, but I need an answer.
Hayır, hayır, sadece eğer bir şey, bilmiyorum yani tüm geleceğimi belirleyecekse eğer 19.95'ten daha fazla tutmasını beklerdim.
No, no, I just think that if something's gonna, I don't know, determine the course of my whole future, I'd want it to cost a little more than $ 19.95.
- Belki işte bir şey olmuştur, bilmiyorum.
Maybe something's going on at work. I don't know.
Bilmiyorum Papa Cenapları. O zaman pek bir şey bilmiyorsun!
I don't know, Holiness.
Böyle bir şey nasıl yapılır, onu bile bilmiyorum.
I don't even know how something like that gets arranged.
Bunun ne olduğunu bilmiyorum ama biz yanlış bir şey yapmadık.
I don't know what it is, but we didn't do anything wrong.
Bir şey bilmiyorum.
I don't know nothing.
Neyin peşinde olduğunu bilmiyorum. Bu konuda nasıl bir şey yapacağım?
If I don't know what he's up to, how am I gonna do anything about it?
Çünkü bu iş nasıl bitecek bilmiyorum ama bana bir şey olursa umarım hâlâ Carl'ın vaftiz annesi olursun.
'Cause I'm not sure how all this is gonna play out, but I was hoping that you'd still be Carl's godmother if something should happen to me.
Şu yeni arkadaşı, Regina o yaraları nasıl oldu bilmiyorum ama ben asla öyle bir şey yapmam.
This new friend of hers, Regina... I don't know how she got those bruises, but I would never do something like that.
Bir şey bilmiyorum.
I don't know anything.
Bilirsin bir süreliğine bir şey yaparsın, sonra meşgul olursun, bilmiyorum, sonra da umursamazsın işte.
Ah, you know... you do something for a while, people get busy then... I don't know. You just let it go.
Niçin burada olduğumu bilmiyorum fakat kesin olan bir şey var ki her şey geçmişe uygun olarak gerçekleşiyor.
don't know why I'm here now, but one thing is certain, everything happens exactly as in the past.
Sen benim babamsın ve sana bir şey olursa ne yaparım bilmiyorum.
You're my dad and I don't know what I'd do if anything ever happened to you.
Bilmiyorum. Sana bir şey soracağım.
Let me ask you something.
- Bilmiyorum, ama çok büyük bir şey.
I don't know, but it sounded really big.
Sanki bir şey bekliyor gibi. Mesaj ya da sinyal gibi bir şey. Bilmiyorum ama kötü bir şey bence.
It's like he's waiting for something, you know, like, a message or a signal of some kind.
Bilmiyorum Ryan ya başka bir şey varsa?
But I don't know, Ryan, what if there was something else? Something in the blood?
Evet, bir filmin nasıl bir şey olduğunu nasıl açıklarım bilmiyorum.
Yeah, I don't know how to explain what a movie is.
- Bilmiyorum, sadece içinde onun başına kötü bir şey geldiği yönünde bir his olduğunu söylemişti.
She just said that she had this weird feeling that something was wrong with him.
- Bilmiyorum, pek bana göre bir şey değildi.
I don't know, it just wasn't for me.
Ormandan gelen bu acayip bir ses vardı ve şey gibiydi... Bilmiyorum.
There was this crazy sound that came out of the woods, and it was like a...
Her gün buraya gelip, istediğin gibi biri olmaya çalışıyorum ve nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum bile.
I come in here every day trying to be who you want me to be and I don't even know what that is.
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46